“Bu, halkın haraca bağlanmasıyla eşdeğerdir”
Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği Başkanı Cafer Gürcafer, Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği Başkanı’nın inşaat ve gayrimenkul sektöründe mafyalaşma olduğuna dair iddialarının ‘mesnetsiz’ olduğunu savundu.
Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği Başkanı Cafer Gürcafer, Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği Başkanı’nın inşaat ve gayrimenkul sektöründe mafyalaşma olduğuna dair iddialarının ‘mesnetsiz’ olduğunu savundu. Yazılı açıklama yapan Gürcafer, halkın kendi gayrimenkullerini emlakçı aracılığı ile satmasının zorunlu kılınmaya çalışıldığını ileri sürerek, “Bu halkın haraca bağlanmasıyla eşdeğerdir” dedi.
Gürcafer, YENİDÜZEN'in manşetine yansıyan Emlakçılar Birliği Başkanı Hasan Sungur'un iddialarını "siyaset üzerinde baskı" olarak nitelendirdi.
Müteahhitler Birliği’nin çalışma ve amaçları ile ilgili bilgi veren Gürcafer, Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği tarafından hazırlanarak İçişleri Bakanlığı’na gönderilen ‘Emlakçılar Birliği Yasası’nda “sakıncalı” gördükleri hususları rapor halinde ilgili bakanlığa sunduklarını kaydetti.
Gürcafer açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği olarak tavrımız açıktır. Eğer kendi ayakları üzerinde duran bir ekonomi istiyorsak kayıt dışı olan her şeyi kayıt altına almamız gereklidir. Emlakçılık mesleğini icra edecek olan özel ve tüzel kişilerin de kayıt altına alınmasını ve bunun bir yasa ile düzenlenmesini destekliyoruz. Ancak, halkın kendi gayrimenkullerini emlakçı aracılığı ile satmasının zorunlu kılınmaya çalışılması, halkın haraca bağlanmasıyla eşdeğerdir ve biz buna asla müsade etmeyeceğiz. Avrupa ülkelerindeki uygulamalara bakıldığında da, burada yapılmak istenenle benzer bir uygulamaya rastlamak mümkün değildir. Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği Başkanı’nın yerel bir gazetemize vermiş olduğu demeçte, ülkenin mafya sarmalı içerisinde olduğunu ve bundan kurtulabilmek için ivedi olarak ‘Emlakçılar Birliği Yasası’nın Meclis’ten geçirilmesi gerektiğini ifade etmiştir.
Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği Başkanı’nın basına verdiği bu bilgilerin hiçbir temele dayanmayan, mesnetsiz bilgiler olduğunu, asıl amacının siyaset üzerinde baskı oluşturarak yasayı dar bir zümrenin çıkarları doğrultusunda istediği gibi geçirebilmek için acımasızca manüpülasyon yaptığını kamuoyunun bilgisine getiririz.”