Bu teslimiyetçi yapının daha fazla devam etmesi mümkün değildir.
Birleşik Kıbrıs Partisi Dışilişkiler Sekreteri Salih Sonüstün, 2016-2018 Ekonomik protokol ayrıntılarının ortaya çıkmasının ardından, protokolde yer alan maddelerin Kıbrıslı Türklerin yok oluş sürecini hızlandırarak, hem ekonomik, hem siyasi olarak Ankara
Sonüstün yaptığı basın açıklamasında “ Ankara’daki AKP hükümeti Kıbrıs’ın kuzeyini kontrolü altında tutacağı, siyasi ve ekonomik yapısını dilediği gibi şekillendireceği, yargı ve güvenlik sistemine istediği an müdahale edebileceği bir alt yapı oluşturma çabasındadır” dedi.
Su protokolü ile yağmur suyuna kadar tüm yeraltı kaynaklarını Türkiye’den gelecek AKP yanlısı bir tekele devredileceğine vurgu yapan Salih Sonüstün, ekonomik protokolün imzalanmasının ardından da Elektrik, Telekomünikasyon ve Limanlar gibi halkımıza ait kurumların da tekellere devredilerek Kıbrıslı Türklerin elinde ne varsa Ankara’ya teslim edileceğine işaret etti.
“ Kıbrıs Türkünü yok ederek, kendi evinde misafir konumuna getirmek istiyorlar” diyen Sonüstün, CTP- UBP hükümetinin ve kurulacak olan UBP- DP hükümetinin de kendi insanının sonunu hazırlayacak antlaşmalara imza koyan, ülkesine ve insanına ihanet eden siyasiler olarak tarihe geçeceklerine vurgu yaptı. “ Hem CTP,hem UBP hem de yeni hükümette yer alacak DP yetkilileri insanımızın yok oluş sürecine koydukları ve koyacakları imzalarla eşit oranda günahkâr olacaktır. Hiçbiri diğerini suçlayarak bu günahtan aklanamaz” dedi.
“ Bu teslimiyetçi yapının daha fazla devam etmesi mümkün değildir. Göz göre göre insanımızın yok oluşuna imza atılmasına seyirci kalamayız. Bu protokollerin uygulanmaması, ülkemizin ve insanımızın çıkarlarını korunması için halkımızla birlikte mücadele etmeye, dik durmaya her zamankinden daha çok ihtiyaç vardır” diyen Sonüstün, 2016-2018 Ekonomik protokolünün yeni vatandaşlık verilmesi ile ilgili maddesinin de hem Kıbrıs sorunun çözüm sürecini berhava edecek, hem de Kıbrıslı Türklerin siyasi iradesini elinden alacak bir dayatma olduğunu söyledi.
“ Tek çıkar yol bu dayatmalara karşı durarak,bu ve benzeri protokolleri toptan reddetmektir. Bugüne kadar boyun eğerek gelinen nokta insanımızı yok oluşa sürüklemiştir” diyen Sonüstün , ülkesini ve insanını seven, gelecek nesillerin onurlu, ayakları üzerinde durabileceği ve kendi evinin efendisi olabileceği bir yarına sahip olabilmesi için var olan düzene karşı mücadelenin şart olduğunu vurguladı. Sonüstün, başarıya ulaşabilmek için“ Tüm barış, çözüm ve demokrasi güçleri ile birlikte halkımız ortak mücadelenin paydaları olmalıdırlar. Birleşik Kıbrıs Partisi ortak mücadelenin zorunluluğunun bilincinde, bu güne kadar olduğu gibi bundan sonra da ortak mücadelede ısrar etmeye devam edecektir” dedi.