ÇOK konu girdi araya...
YAZI kaldı.
Kalmasın (!)

***

Türk Hava Yolları (THY) bir dünya devi oldu.
Kendini aştı...
Bu yazı THY'nin 'göz kamaştıran' başarısını gölgelemesin...
HAKSIZLIK olur...

***

Hani geçenlerde Ercan'dan İstanbul'a kalkacak THY'nin 09:40 uçağı 'teknik arıza' ile iki kez havalanamamıştı ya!
Ve yolcular neredeyse 7 saat alanda beklemiş, birer meyve suyuyla avutulmuştu.
O uçakta vardım!..

***

Teknik arıza doğaldır, yaşanır.
Üstelik yerde fark edilmesi başarıdır, şans değil pilotların işine özeni, ciddiyetidir.
Ama koskoca THY, üstelik de tek bir hava alanı varsa ülkede...
Buraya bir 'yönetici', birkaç 'halkla ilişkiler uzmanı' görevlendirmez mi?
Kimse gelip yolculara "Bir derdiniz olabilir mi?", "Bağlantılı uçuş planlayan var mı?", "Sağlık sorunu, ameliyat randevusu, acil işi olan kim var?" diye sormaz mı?
'İnsan'ı odak almadan 'büyümek' sürdürülebilir mi?

***

Nitekim bir yaşlı amcamız, diyabete yönelik ameliyatını ertelemek için saatlerce telefonda ter döktü.
Bir diğer iş insanımız, Rusya bağlantılı uçağına yetişemedi.
Kimseler de sormadı, ilgilenmedi bu dertlerle...
Türk Hava Yolları lütfen Kıbrıs operasyonunu biraz daha dikkate alsın!

***

Ve son söz:
Hani dedim ya, 7 saatlik beklentide birer meyve suyu ikramı oldu, diye!
KOOP meyve sularımız niye tercih edilmiyor ki?
THY de katkı koymazsa, kurumlarımızı yaşatmak çok kolay olmaz.
Bir de uçağa girişte dağıtılan gazeteler; Kıbrıs Türk basınından üçer gazete alsanız, kurum hissetmez bunu ama önemli bir katkıdır medyamıza...
Kıbrıs'tan kazandığınızı biraz daha fazla Kıbrıs'a bırakınız, ne olur!
Bu ülke 'uçmuyor' çünkü!