Sene 2013.

Medyada Lefkoşa’da inşaat sırasında çöken binaların resimleri dolaşıyor. Her gün Lefkoşa’nın bir bölgesinde inşaat çökmesi yaşanıyor. Müteahhit karnesi olmayan kaçak müteahhitlerin inşaat yapması ve denetimsizlikle karşı karşıyayız.

O zamanlar ben yeni belediye meclis üyesi olmuş ve LTB Teknik İşler ve Kentsel Tasarım Komitesinin başkanlığını üstlenmişim. 27 yaşında bir gencim ve iş yapmak için har har ediyorum.

Belediye meclis üyesi seçilene kadar mimarlar odasında yönetim kurulu üyeliği yaptığımdan paydaş mentalitesine gönülden inanıyorum.

O dönem belediye başkanı olan Kadri Fellahoğlu’na gidiyorum ve bir Lefkoşa İnşaat Sektörü Çalıştayı başlatmak istediğimi söylüyorum.

Amacım vize bürosu olan odaları, müteahhitler birliğini ve şehir planlama dairesini bu çalıştayda bir araya getirmek ve Lefkoşa’da inşaat sektörünün yaşadığı sıkıntılara çözüm bulmak.

Kadri Başkan “Tabii ki Onur” diyor ve çalışmaya onayı veriyor. “Siz bir araya gelin, konuyu çok paydaşlı bir şekilde teknik olarak tartışın ve karar üretin, ben de belediye iradesi olarak bu kararları uygulayacağım” diyor. Ve tam da bu vizyondan dolayı yapı denetimi başkentte mümkün oluyor.

6 ay çalışma yapıyoruz. Mimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Elektrik Mühendisleri Odası, Makina Mühendisleri odası, Müteahhitler Birliği, Şehir Planlama Dairesi ve LTB İmar Şubesi ile birlikte bazen saatler süren toplantılar yapıyoruz.

Komite başkanı olarak toplantıda paydaş anlayışını en önde tutmaya çalışıyorum ve bu yaklaşım gerçekten de işe yarıyor. Tüm teknik insanlarla enine boyuna süreci tartışıyoruz. Tartışıyoruz dediysem, öyle üstünkörü de değil. Her detayı, çıkabilecek her sorunu ele alıyoruz. Ülkemiz ölçeğine en uygun yapı denetimine ulaşmak hedefindeyiz.

Paydaşlarla birlikte çalışma yaklaşımımız o kadar etkili oluyor ki, o dönemde kendi aralarında çekişme yaşayan 4 oda çok verimli toplantılar yapmaya başlıyor. Hatta bir noktada Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Başkanı odalara kendi yönetim kurulu toplantısında sitem bile ediyor: “Bizim toplantılarda atışıyorsunuz, Onur’un komitesinde el ele ilerliyorsunuz”

UZUN SÜREN ÇALIŞMANIN SONUCUNDA 2014 YILININ OCAK AYINDAN İTİBAREN YAPI DENETİMİNİ LEFKOŞA TÜRK BELEDİYESİ SINIRLARI İÇERİSİNDE DEVREYE KOYUYORUZ. YANİ TAM 6 YIL ÖNCE.

Bu sistem uygulamaya geçtikten sonra Lefkoşa’da yaşanan inşaatların çökmeleri bıçak gibi kesiliyor. Özellikle kaçak müteahhitliğin önlenmesi, inşaatların mühendis ve mimarlar tarafından denetlenmesi ve süreçlerin daha sağlıklı hale gelmesi Lefkoşa’da can ve mal kayıplarını ciddi oranda azalıyor.

Bu sistem 6 yıla yakın bir süredir Lefkoşa’da uygulanıyor ama maalesef hala ülkenin tümünde uygulamaya konulmuş değil. Hala ciddi şekilde tek uygulandığı yer Başkent Lefkoşa’dır.

Devlet geçtiğimiz hafta kendi binasında yaşadığı yıkım ve denetimsizlikten dolayı artık uyanmalıdır.

Aynen Kadri Fellahoğlu Belediye Başkanlığında yapıldığı gibi KTMMOB ile bir paydaş sürecine girmeli ve yapı denetimini kendi binaları dahil tüm ülke genelinde uygulamalıdır.

Çünkü yapı denetiminin önemini kavradığımız gün eğer geç kalınan bir gün olursa, kaybedeceğimiz sadece mal değil aynı zamanda canlarımızdır!

Sanırım bunu anlamak için 1999 yılında Türkiye’nin yaşadığı acılı deprem tecrübesine bakmak yeterlidir.