“Bu zamanda kolay mı dört çocuğa bakabilmek?”
YENİDÜZEN bu kez Lefkoşa Surlariçi'nde yaşayanlara, ekonomik krizden nasıl etkilendiklerini sordu
Dövizin yükselmesiyle artan fiyatlardan, her kesimdeki yurttaş olumsuz anlamda etkilendi. Peki hayat pahalılığı insanları nasıl etkiliyor? İnsanların en çok şikayet ettiği konular neler?
Dila ŞİMŞEK
Dövizin yükselmesiyle artan fiyatlardan, her kesimden yurttaş olumsuz anlamda etkilendi. Peki hayat pahalılığı insanları nasıl etkiliyor? İnsanlar en çok neyden şikayetçi? Yenidüzen, Surlariçi’nde yaşayan insanlara yaşam koşullarını sordu.
Herkesten alacağı olduğunu ve artık eskisi gibi iş yapmadıklarını anlatan esnaf, dert yandı. Kimisi ise, çocuklarının masrafını bile karşılayamadığını aktardı. Surlariçi’nde yaşayan insanlar, temel ihtiyaçlarını karşılamanın bile onlar için neredeyse bir ‘lüks’ olduğunu, durumları zaten kötüyken daha da kötüye gittiğini kaydetti
İşte yurttaşın anlattıkları:
Günay Artikoğlu: “Asgari ücret nereye kadar yeter ki…”
“Hayat bizim için zaten pahalıydı, artık geçinemeyeceğimiz kadar pahalı oldu. Bunun dövizle bir etkisi yok, döviz düştüğü halde fiyatlar aynı. Yaşam koşulları ödeyemeyeceğimiz kadar pahalı, çünkü asgari ücret kazanıyoruz. Asgari ücret neye yeter ki? Ben okulda hademelik yapıyorum. Dört tane de çocuğum var. Geçirdiğim bir kaza sonrası ayağım sakatlandı, topallayarak yürüyorum, nereye kadar çalışabilirim ki? Hiç kolay değil… Çocuklarımın okul taksitlerini ödeyemiyorum. Elektriği ödeyemiyorum... Aylık kazancımız masrafımızı bile karşılamıyor. Zar zor geçiniyoruz. Hükümetin de elinden gelen bir şey yok. Ne maaşlarımız yükseliyor, ne de temel ihtiyaçlarımızın fiyatları düşüyor. Bu zamanda kolay mı dört çocuğa bakabilmek?”
Sabriye Akgöz: “Halk hep veresiye istiyor”
“Ben bir buçuk senedir bu bakkalı işletiyorum. Önceden toptancılar daha insaflı davranırdı fakat şu an durum öyle değil, her şey nakite döndü. Ekonomik kriz herkesi vurdu. Buradaki insanlar da mecburen veresiyeye yönlendi. Defterim hep borçluların listesiyle dolu, ay sonunda gelip ödeyeceklerini söylüyorlar fakat ödeyecek para yok. Dışarıdan çok alacağım var fakat hiç alamıyorum. Çok kötü durumdayız. Poşetler bile para ile satılır oldu… İnsanlar bu kadarını nasıl karşılasın? Temel ihtiyaçlarını almaya zorlanan insanlara bir de poşetten para isteniyor. Yapacak bir şey gerçekten yok, varsa da bilemiyorum… Dört çocuk annesiyim, biri üniversite, biri lise, biri ortaokulda diğeri ise bebek. Onlara harçlık veremez hale geldim. Masraflarımızı çok zor karşılıyoruz. Zaten aylık kazancımız da düştü. Hiçbir şeye yetişemiyorum. Halimiz ne olacak bilmem.”
Shoib Ahmad: “Temel ihtiyaçlarımı zar zor karşılıyorum”
“İki seneden fazladır Surlariçi’ne taşındım. Kiralar burada daha ucuz diye taşınmıştım. Şu anda ise boyacılık yapıyorum. Pakistan’dan çok büyük umutlarla gelmiştik… Fakat özellikle son altı aydır hiçbir şey bizim için kolay olmadı. Aldığım para hiçbir şeye yetmiyor. Kiram yükseldi, elektrik su yükseldi, yaşam koşulları çok pahalı oldu. Biz zaten buraya fakirlikten gelmiştik, burada hayat buluruz sanmıştık. Fakat bırakın eğlenceyi veya gezmeyi, temel ihtiyaçlarımı zar zor karşılıyorum. Aynı zamanda eve para da yollamaya çalışıyorum. Anlayacağınız çok zor. Önceden aldığım şeylere neredeyse üç katını ödüyorum. Bu şekilde yaşamak bizi çok yıpratıyor.”
Ahmet Ramiz: “Saç kestirmek, burada yaşayanlar için bir lüks”
“Ben tam altmış senedir Surlariçi’nde berberlik yapıyorum. Burayı avucumun içi gibi iyi bilirim. Önceden işlerim çok iyiydi. Dükkan çok kalabalık olurdu. Fakat şu son birkaç senedir işlerim azalmaya başladı. Özellikle bu aylarda çok düştü. Artık kimse gelmiyor. Bu bölgede yaşayan halkın maddi durumu hiç iyi değil, hepsinin imkanı çok kısıtlı. Dışarıdan insan da, park yeri sıkıntısı yaşayacağı için gelmiyor. Burada son zamanlarda açılan yeni berberler var, onlar iyi işliyor, çünkü rekabet büyük, fiyatları çok düşürmek zorunda kalıyorlar ki müşteri çeksinler. Dediğim gibi bu bölgede yaşan insanların, yemek, elektrik gibi sorunları varken, bunları karşılayamıyorken saç kestirmek, tıraş olmak ihtiyaçlarının yanında lüks kalıyor. Şimdi masraflarımı karşılayabilmek için bu dükkanı işletiyorum ama biz evde iki kişiyiz, çocukları olanlar ne yapıyor, nasıl geçiniyor bilemiyorum.”