“Burası Elçiliğin” dediler
AKM kütüphanesinin yenilenmesi için gönüllü olarak proje hazırlayıp girişim yapan iç mimar Aslı İzveren, TC Lefkoşa Büyükelçiliği engeline takıldığını iddia etti
Bir buçuk yıl önce hazırladığı projeyi yetkililere sunan ancak binanın TC Elçiliği'ne verildiğini bizzat Elçilik’te çalışan bir yetkiliden öğrendiğini iddia eden İç mimar Aslı İzveren, “Elçilikteki bir sorumlu bana orasının Elçiliğin olduğunu söyledi. AKM ile ilgili planları olduğunu öğrendim. Elçiliğin arka kapısından AKM’ye bağlanıp Elçiliği genişletme planları var” dedi.
“Elçilikteki bir sorumlu bana orasının Elçiliğin olduğunu söyledi. Pencereyi açtı aşağısı kalabalıktı ve oraya sığmadıklarını söyledi. AKM ile ilgili planları olduğunu öğrendim. Elçiliğin arka kapısından AKM’ye bağlanıp Elçiliği genişletme planları var”
Didem MENTEŞ
Atatürk Kültür Merkezi kütüphanesinin çağdaş bir merkez haline dönüştürülmesi için gönüllü olarak proje hazırlayıp yenileme girişimi yapan İç Mimar Aslı İzveren, binanın TC Lefkoşa Elçiliği’ne verildiğini iddia etti, “Bana, burası elçiliğindir, yönünde konuştular” dedi.
YENİDÜZEN, Atatürk Kültür Merkezi’ne yönelik iddiaları TC Lefkoşa Büyükelçiliği Basın Müşavirliği’ne sordu, ancak, henüz bir yanıt alamadı.
1.5 yıl önce hazırladığı projeyi yetkililere sunan ancak binanın TC Elçiliği'ne verildiğini bizzat Elçilik’te çalışan bir yetkiliden öğrendiğini öne süren İzveren, “Elçilikteki bir sorumlu bana orasının Elçiliğin olduğunu söyledi. AKM ile ilgili planları olduğunu öğrendim. Elçiliğin arka kapısından AKM’ye bağlanıp Elçiliği genişletme planları var” dedi.
YENİDÜZEN gündeme getirmişti
YENİDÜZEN’in TC Lefkoşa Büyükelçiliği’nin mevcut binasına ‘sığışamadığı’ gerekçesiyle genişleme çalışması yaptığını dün gündeme getirmişti.
İlk kez 2016’da bir teknik ekibin Atatürk Kültür Merkezi’nde inceleme yaptığı öğrenilirken, geçtiğimiz hafta özellikle kütüphane bölümünde yeniden gözlem gerçekleştirdiği yazılmıştı.
İç Mimar İzveren:
“Neden bizim çağdaş bir toplum merkezimiz olmasın dedim”
Aslı İzveren kütüphane projesi girişimiyle ilgili yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Bir buçuk sene önce yeğenimi sosyal bir alanımız olmadığı için AKM’nin kütüphanesine getirdim, içerisi bomboştu. O anda bizim kütüphanemizin neden çağdaş ülkelerdeki gibi modern bir kütüphane olmayıp, içerisinin bomboş kaldığını düşündüm.
İçerisinin fotoğraflarını çektikten sonra kütüphane için ne yapılabileceğimi düşündüm. Kendi başıma kafamda taslak çıkardım. Çağdaş ülkelerde toplum merkezleri nasıl olur diye araştırdım. İlk önce Lefkoşa Belediyesi’ne giderek Mehmet Harmancı ile görüştüm. O bana kütüphanenin Eğitim Bakanlığı’na bağlı olduğunu söyledi. İşi uzatmak istemediğimden, Maliye Bakanı Serdar Denktaş’tan randevu aldım. Tabi oraya gittiğimde yurt dışındaki örnekler ve kendi taslak çalışmamı hazırladığım dosya ile gittim. Serdar Denktaş’a sunum yaptım, dosyayı inceledi ve çok beğendi. Böyle bir şey neden bizde de olmasın dedi ve mutlu olduğunu söyledi. O dönemin Kültür Dairesi Müdürü Nilay Tunçalp’ı arayıp görüştü. Bütçenin Maliye Bakanlığı’ndan çıkacağını, yol göstermelerini söyledi. Ben Nilay Hanım’dan randevu alıp gittim. Kütüphane Müdürü de geldi. AKM’nin peyzajcısı da geldi. Dediler ki; “bizim burada bir tadilatımız oldu. Mimar Burhan Atun başkasının gelip bir tadilat yapmasına izin vermez. Bazı kolonlardaki görsel alanlara da dokundurtmaz”. Ben de ‘Amacım var olan bir şeyi güzelleştirmektir, bir şeyi yıkıp döküp yapmayacağım’ dedim. Nilay Hanım tadilat yapıldığı için tekrardan böyle bir şeye ihtiyaç olmadığından söz etti. Onlara bu konu ütopik geldi, ben de onları kırmadan teşekkür ederek oradan ayrıldım. Daha sonra yine Serdar Denktaş’ın yanına gittim ve Kültür Dairesi’nden sonuç alamadığımı, onlara bunun ütopik geldiğini söyledim. Denktaş da ‘ben de bu projeyle ütopik şeylerin gerçeğe dönüştüğünü ispatlamak isterim, lütfen sen çalışmana başla’ dedi. Ben planımı yaptım, bunun için bir ekibe ihtiyacım olduğu için birkaç arkadaşıma teklif götürdüm. Birkaç arkadaşım bana destek verdi”
“Elçilikteki sorumlu binanın Elçiliğin olduğunu söyledi”
“Bu süre içerisinde Bir gün bir iş için Elçilik’te bulunmam gerekmişti. Orada benim bu projemi bilen birisi konuyu açtı. Elçilikteki bir sorumlu da bana orasının Elçiliğin olduğunu söyledi. Elçiliğin AKM ile ilgili planları olduğunu öğrendim. Elçiliğin arka kapısından AKM’ye bağlanıp Elçiliği genişletme planları var. Oradan ayrıldıktan sonra tekrar Serdar Denktaş’a gittim ve konuyu aktardım. Denktaş da konuyu araştıracağını, bir takas konusu olduğunu söyledi. Sanırım Dereboyu’ndaki fidanlığa karşı AKM’nin yeri takas yapılarak kullanılıyor. Serdar Denktaş bu proje için başka bir yer önerdi ama ben istemedim. Çünkü burası merkezdir. Surlariçi’ne, okullara yakındır. Hazır olan bir yer ve işleyen bir personel var. Niye başka bir yere gidelim? Ondan sonraki süreçte bu işin çok duyulmasını istemedim çünkü seçim zamanıydı. O nedenle biraz geri durdum. Sanatçı, yazar ve herkesi destek vermeye çağırdım. Emin Çizenel sergi yapmıştı, onlar gündeme getirdi ama yine bir şey çıkmadı”