Sami Özuslu

Sami Özuslu

By pass

A+A-

 

Günlerdir ‘erken seçim’ ve ‘güvensizlik oyu’ tartışmalarıyla iç siyasete odaklandık.
Ancak tek önemli konu bu değil.
Kıbrıs sorununda yaprak kıpırdamıyor uzun süredir ve daha da epeyce bu durum devam edecek gibi görünüyor.
Bunun en önemli nedeni de Güney’de devam edene ekonomik krizin Anastasiades’in elini kolunu bağlaması, Rum kamuoyunda liderleri çözüm yönünde motive edici en ufak bir kıpırtı olmaması...
Bizim taraf, yani müzakereleri Kıbrıslı Türkler adına sürdüren Eroğlu bu vaziyetten oldukça memnun...
Zaten son bir yıldır, yani Hristofyas’ın ‘aday olmama’ kararı verdiği andan itibaren müzakere yapılmadı ve bu yüzden Derviş Bey enerjisini UBP’deki kavgalara kullandı.
Dün akşam iki lider ‘zoraki’ de olsa bir yemekte buluştu, ancak yakınlarda Kıbrıs’ta bir gelişme yaşanması ihtimali pek yüksek değil...
**
Kıbrıs sorununda böylesi bir durgunluk dönemi yaşanıyor, ama dünya da dönmeye devam ediyor.
Bölgedeki gelişmelere bakılacak olursa, Kıbrıs sorunu bazı konuları bloke etmeyi sürdürecek, ancak diplomaside bunları aşabilme niyeti ve iradesi olursa, belki de ‘Kıbrıs sorunu çözülmeden bu konularda milim kıpırdama olmaz’ argümanı dahi çöpe atılabilecek.
Radikal yazarı Murat Yetkin’in makalesinden öğrendik ki TC Enerji Bakanı Taner Yıldız “Akdeniz’deki gazı Avrupa’ya taşımak için Kıbrıs sorununu beklemeyebiliriz” demiş.
Hatta devam da etmiş, “Kıbrıslı Türklerin payını da biz öderiz” ifadesini kullanmış.
Bu sözler ne anlama geliyor acaba?
**
Bu açıklamanın ne anlama geldiğini en fazla Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun anlaması lazım.
Zira Taner Yıldız açık ve net bir şekilde “Kıbrıslı Türkleri by pass edebiliriz” demeye getiriyor.
Çünkü Kıbrıslı Türklerin ülkeye ait zenginlikler üzerinde hakkı var ve bu hak gökten zembille inmedi!
Bu hak ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’nin eşit ortağı’ olmaktan kaynaklanıyor.
Yani garanti ve ittifak antlaşmaları ile Kıbrıs Cumhuriyeti anayasası olmasa, Kıbrıslı Türklerin bu hakkından sadece ‘teorik’ olarak söz edilebilecekti.
Pratikte ve uluslararası hukukta ise öyle bir haktan bahsedilemeyecekti.
İşte Taner Yıldız’ın açıklamasının önemi buradan kaynaklanıyor.
Eğer Türkiye Akdeniz’deki doğal gazı Avrupa’ya bugünkü konjonktürde taşımaya hazır olduğunu deklare ediyorsa, demek ki Kıbrıs Cumhuriyeti ile bir masa etrafında oturacak ve yine Kıbrıs Cumhuriyeti ile bazı evraklara imza atacak!
Başka yolu var mıdır doğal gazı Avrupa’ya Türkiye üzerinden taşımanın?
**
Derviş Eroğlu müzakerelerin donmuş halinden ve Güney’in isteksizliğinden memnun-mesut olabilir.
Ancak kişisel olarak Kıbrıs’ta bölünmüşlüğü isteyen bir ideolojiye sahip olması, toplumun bu şekilde her hakkını yitirmesine seyirci kalmasını haklı çıkarmaz!
Oturduğu koltuğun sorumluluğu, Kıbrıslı Türklerin haklarını korumasını gerektirir.
Bu yüzden Taner Yıldız’ın açıklamalarını hem Eroğlu, hem de herkes dikkatle okusun, incelesin.
Anlaşılan o ki, Doğu Akdeniz’de yepyeni stratejiler çiziliyor.

Bu yazı toplam 1993 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar