1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. CAN’ın ve ‘Denktaş’ların trajedisi
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

CAN’ın ve ‘Denktaş’ların trajedisi

A+A-

“Can’ın borçları vardı, yaşadığımız ekonomik dar boğazda mazbata mağduruydu ama yanlış yolu seçti, tüm bunların bedelini kendi canıyla ödemesi doğru değildi...”
Amcası Serdar Denktaş’ın bu mesajı, sanırım, onca acıya rağmen, en sorumlu konuşma oldu.

***

‘Denktaş’ ailesinin yaşadığı trajedilere, bir yenisi eklendi ne yazık...
Raif Denktaş’ın trajik ölümü sonrasında babasız büyüyen Can, bu kez, aynı kaderi, babasının ismini taşıya Raif’e miras bıraktı...
Babasının öldüğü yaştan, hepsi üç sene fazla seçti yaşamayı, erken bir vedayla sarstı onca sevenini...
Oysa, özellikle sosyal medyada içi içine sığmaz bir profili vardı Can Denktaş’ın, isyanlarını gizlemiyor, toplumsal olaylara sürekli tepki veriyordu.
Elbette, ‘gördüğümüz’ yüzüydü bu sadece... Galiba biraz ‘yalnız’ kaldı...

***

Hastanede, o en sıkıntılı saatlerde, bir süre ailenin yanında bulundum...
Ve doğrusu ayrılırken, “Can, bunu atlatır, ayağa kalkar” dedim, kendime...
Babasının mezarı başından aramış kuzeni Rauf’u...
“Yanına birkaç kişi daha al, babamın mezarına gel” demiş..
Belki ‘yardım’ istemişti...
Belki ‘kararsızdı’ henüz...
Rauf anlatırken, “İlk  anda, amcamın mezarını çaldılar sandım” diyor...
Sonra... Mezarlığa gittiklerinde, arabayı park ettikleri an duymuşlar silah sesini...
Hemen aranmış, hem Devlet Hastanesi hem de YDÜ...
Hatta ilk Devlet Hastanesi’nin ambulansı gelmiş mezarlığa, “YDÜ Hastanesi’ne gidelim” demişler, “Yok” demiş şoför, “yetkim yok...”
O anda gelen YDÜ Hastanesi ambulansına koymuşlar, sedyeye uzanırken, “Oğluma iyi bakınız” demiş Can... Ve hastanede, acilde, şuuru açıkmış yine, amcası Serdar Denktaş’a da tekrarlamış ‘vasiyet’ gibi sözlerini...

***

İlk ameliyatından sonra “hayati tehlikeyi atlattı” denmişti aileye...
Sonra, yeniden kanama olmuş...
Ve kurtarılamamış Can...
Evet, borçları vardı, iki evini satmıştı, istediği gibi gülmemişti hayat yüzüne.
Ama... Yapmamalıydı bunu... Yanlıştı...
Karın boşluğuna tuttuğu tabanca, dede yadigarıydı ve ‘Rauf Denktaş’ yazıyordu üzerinde...
Onca ‘evlat’ acısından sonra, bir de ‘torun’ acısına tanıklık etti böylece, dolaylı da olsa dedesi...
Oysa, bu aile, yeterince zamansız acı yaşamıştı.

Bu yazı toplam 4084 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar