Girne’de her gün çok katlı binalar yükseliyor.

Bakıldığında “Girne’de gelişme yaşanıyor” gibi yanlış bir algıya neden olabilir. Çünkü bir yerde yüksek binalar gelişmenin değil, yokoluşun habercisidir genelde…

Bunu Kıbrıs’ın güneyinde de, özellikle Limasol’da görmek mümkün. Şimdi çok pişmanlar ama çok geç.
Daha önce de yazdık, yazmaya devam edelim. Bir dönem önce Girne’deki kat sınırı 3-4’tü. Ortaya çıkan bir gökdelen projesinden dolayı o zamanki UBP hükümeti gelen tepkilerden sonra “tamam, gökdelen olmasın ama kat yüksekliği 10’a çıksın” diyerek bir düzenleme yaptı.

Nasıl bir düzenlemeyse!..
Şimdi Girne, her gün 9 kat, 10 kat yükselen binalarla yok oluyor. Şehircilikte bekleyen de onlarca böyle çok katlı projeler var.

Tabii ki çok katlılık yasal duruma getirildiği için Şehircilik de onay vermek durumunda kalıyor ama Daire yöneticilerinin içinin rahat olduğunu sanmıyorum.

***

Bu köşedeki fotoğrafta görüldüğü gibi her gün böyle çok katlı binalar yükseliyor Girne’de… Yükselirken iki bina arasında mesafe ancak 10 ayak… Yani pencereden pencereye tabak uzatmak mümkün! Neredeyse hava almak bile artık mümkün olmayacak.

Binalara onay verilirken park yeri olması durumu da var ancak bu park yerleri sonradan kapatılıyor, ambar oluyor veya daire yapılıp kiralanabiliyor!

Yeşil alan başka bir sorun… Yükselen binaların yeşil alanı yok. Yeşil, her geçen gün azalıyor.
Yine yangına karşı müdahale edecek bir sistem yok. İtfaiyenin yüksek merdiveni yok, binaların yangın merdivenleri yok, binada çıkabilecek herhangi bir yangına karşın binanın bir emniyet teşkilatı yok.

***

Ama tüm bunlara karşın her sabah uyandığınızda karşınızda çok katlı bir binanın inşaatını görüyorsunuz.
Girne Belediyesi çok katlı binalarda yeşil alanın ve park sorununun olduğunu, yeni bir düzenleme gerektiğini söylerken 10 kata karşı çıkmayacağını söylüyor ama öğrendiğime göre 10 kattan da fazla kata olumsuz bakmıyor.

Halbuki 10 kattan da yüksek veya 10 kat değil, eski kat uygulamasına yani 4 kata indirmek gerektiğini düşünüyorum.

Şehir plancılarının da aynı düşüncede olduklarını sanıyorum.

Bu yüzden İçişleri Bakanımız Teberrüken Uluçay’a çağrımdır, ricamdır;

Çok geç olmadan Girne’nin geleceğini kurtarmak için faaliyete geçmeli, uzmanları, şehir plancıları Girne’yi kurtaracak planlar hazırlamaları için görevlendirmeli.

Yokoluşun çanları çaldı çünkü…