1. HABERLER

  2. RÖPORTAJ

  3. "Cenevre fikri Moskova'nın değil Kıbrıs'ın"
"Cenevre fikri Moskova'nın  değil Kıbrıs'ın"

"Cenevre fikri Moskova'nın değil Kıbrıs'ın"

Rusya’nın Lefkoşa Büyükelçisi Stanislav Osadchiy, Esra Aygın’a konuştu…

A+A-

esra-001.jpg

ESRA AYGIN

Rusya’nın Lefkoşa Büyükelçisi Stanislav Osadchiy, Rusya’nın, 12 Ocak’ta Cenevre’de gerçekleştirilecek Kıbrıs Konferansı’na  katılması fikrinin Moskova’da değil Kıbrıs’ta doğduğunu belirterek, iki liderin bu yönde karar vermesi halinde, ülkesinin BM Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesinden biri olarak Cenevre’de olacağını belirtti.

Sözlerine Rus Büyükelçisi Andrey Karlov’un uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybetmesinin ardından kendisine iletilen mesajlara teşekkür ederek başlayan Osadchiy, bu “trajedinin ardından bizlere taziye dileklerinde bulunan tüm Kıbrıslı Türklere şükranlarımızı sunmak istiyorum. Sayın Akıncı’nın da dediği gibi Kıbrıslı Türkler böylesi korkunç olaylara sessiz kalmıyorlar. Her iki toplumdan da anlayış ve destek gördük. Kıbrıs’ın insanları uluslararası terörizme karşı verilen mücadelenin sarsılmaz destekçileridir” dedi.

Kıbrıs’ta yaşayabilir bir çözümü desteklediklerinin altını çizen Büyükelçi,  Rusya’nın Kıbrıs’ın güvenlik yapısında oynamak istediği herhangi özel bir rol olmadığını belirtti ve “Eğer iki toplum bize ihtiyaçları olduğuna karar verirse, o zaman konuyu değerlendirmeye hazırız” diye konuştu.

 

CENEVRE FİKRİ KIBRIS’IN: Osadchiy: Rusya’nın Kıbrıs ile ilgili uluslararası konferansa katılması fikri Moskova’dan değil, Kıbrıs Cumhuriyeti hükümetinden doğdu. Eğer iki lider, orada BMGK daimi üyelerine ihtiyaçları olduğuna karar verirlerse, bizim temsilcimiz de orada olacaktır.

 

  • 12 Ocak’ta Cenevre’de gerçekleştirilecek Kıbrıs Konferansı’na kimin katılması veya kimin katılmaması gerektiği ile ilgili tartışma devam ediyor. Siz de bir süre önce yapmış olduğunuz bir açıklamada Kıbrıs sorununun güvenlik boyutunun Rusya’nın da yer alacağı uluslararası bir konferansta görüşülmesi gerektiğini söylemiştiniz. Kıbrıs Konferansı’nda yer almak Rusya için neden önemli?
  • Osadchiy: Rusya’nın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin daimi bir üyesi olarak Kıbrıs ile ilgili uluslararası konferansa katılması fikri Moskova’da doğan bir fikir değildi. Bu fikir Kıbrıs Cumhuriyeti hükümetinden doğdu. Bu talebin mantığı da basit – müzakereler BM Güvenlik Konseyi kararları çerçevesinde yürütüldüğüne göre ve nihai çözüm, ilgili bir başka karar ile onaylanacağına göre,  Güvenlik Konseyi üyelerinin iki toplumun kararları hakkında bilgi sahibi olması lazım. Eğer iki lider orada BM Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesine ihtiyaçları olduğuna karar verirlerse, bizim temsilcimiz de orada olacaktır. Tekrar vurgulamak istiyorum: Konu, egemen bir ülke olarak Rusya’nın kendi çıkarları için orada bulunması değil, Güvenlik Konseyi daimi üyelerinin müzakere sürecine yardımcı olmak için orada bulunmasıdır.

 

  • Çözüm durumunda Kıbrıs’ta nasıl bir güvenlik çerçevesi olması gerektiği ile ilgili Moskova’nın bir görüşü var mı?
  • Osadchiy: Herkesçe çok iyi bilinen bir formül var; o da, bir toplumun güvenliği, diğer toplumun doğal bazı pozisyonları görmezlikten gelinerek elde edilemez. Hem Kıbrıslı Rumların hem de Kıbrıslı Türklerin bu konu ile ilgili mantıklı argümanları var. Bu yaklaşımların arasında köprü kurmak kolay değil, ama liderlerin bilgelikle her iki topluma da mümkün olduğunca uygun bir çözüm bulabileceklerine inanıyoruz. Yunanistan ve Türkiye’nin de zıtlıklara saplanıp kalmak yerine, güvensizlik ve korkularını yenmekte Kıbrıslılara yardımcı olması önemli. Bu, “Anavatanlar” olarak onların görevi.

 

ADADA ROL İSTEMİYORUZ: Osadchiy: Rusya’nın birleşik Kıbrıs’ta oynamak istediği özel bir rol yok. Eğer iki toplum bize ihtiyaçları olduğuna karar verirse, o zaman bu konuyu değerlendirmeye hazırız. Rusya adada kesinlikle askeri bir varlık peşinde değil.   

 

  • Moskova birleşik Kıbrıs’ın güvenlik yapısında herhangi bir rol oynamak istiyor mu?
  • Osadchiy: Rusya’nın adada oynamak istediği özel bir rol yok. Eğer iki toplum bize ihtiyaçları olduğuna karar verirse o zaman konuyu değerlendirmeye hazırız.

 

  • Moskova’nın Kıbrıs’ta bir üs istediğine dair söylentiler var. Bunlar doğru mu?
  • Osadchiy: Söylentiler söylentidir. Rus Dışişleri Bakan S. Lavrov, Kıbrıs’a geçekleştirdiği son ziyarette mevkidaşı Sayın Kasulidis ile birlikte Rusya’nın adada kesinlikle askeri bir varlık peşinde olmadığını net bir şekilde ortaya koydu. Dahası, Suriye’deki başarılı operasyonumuz, ülkemizin, bölgede askeri tesislere sahip olmaksızın gerekli eylemleri gerçekleştirebilecek kapasitede olduğunu ortaya koydu. Ve bir başka çok önemli neden daha var: Bizler Kıbrıslıların askeri bir kampta yaşamalarını istemiyoruz, çünkü halihazırda adada büyüklüğüne ve nüfusuna kıyasla çok fazla yabancı asker var.

 

  • Birleşik bir Kıbrıs’ın karşı karşıya kalabileceği en büyük güvenlik riskleri nelerdir sizce?
  • Osadchiy: Kıbrıs’ın bulunduğu bölge maalesef bugünlerde çok çalkantılı. Umuyoruz ki, uluslararası toplumun ortak çabası ile komşu Suriye’deki durum yakında biraz olsun istikrara kavuşacaktır. Aynı şey kendi iç sorunları ile yüz yüze olan Türkiye için de geçerli. Ve tabii ki terörizm tehdidini unutamayız. Modern dünyada artık hiç kimse aşırılıkçıların korkunç eylemlerine karşı korunaklı değildir. Kıbrıslılar için ideal seçenek yaşayabilir ve kapsamlı bir çözüme ulaşmaktır ki, insanların endişe verici koşullara rağmen barış içerisinde yaşayabileceklerini dünyaya göstersinler.

 

MOSKOVA ÇÖZÜMÜ DESTEKLİYOR: Osadchiy: Yaptığımız tüm resmi  açıklamalarda, Kıbrıs’ta en kısa zamanda her iki toplumun da kabul edebileceği yaşayabilir ve kapsamlı bir çözüm bulunmasına olan güçlü desteğimizden söz ediyoruz.

 

  • Özellikle son zamanlarda Rusya’nın çözüm ile ilgili pozisyonuna dair olumsuz haberler ve spekülasyonlar var. Bu konuda ne söyleyebilirsiniz?
  • Osadchiy: Yaptığımız tüm resmi açıklamalarda Kıbrıs’ta en kısa zamanda her iki toplumun da kabul edebileceği, yaşayabilir ve kapsamlı bir çözüm bulunmasına olan güçlü desteğimizden söz ediyoruz.

 

  • Kıbrıs çözümünün güvenlik boyutunun bölgede daha geniş bir etkisi olacağına inanıyor musunuz?
  • Osadchiy: Bu konuda şimdiden bir şey söylemek zor çünkü toplumların müzakerelerde vereceği kararı bilmiyoruz. Tıp doktorlarının ana ilkelerinden biri “primum non nocere”dir. Yani “Öncelikle, zarar verme!” Bu kural burada da geçerli olabilir, çünkü bazı dış aktörlerin güvenlik konusunda kendi çıkarları doğrultusundaki bazı fikirleri empoze etmeye çalıştığını görüyoruz. Eğer bu fikirler kabul edilirse bunların kesinlikle olumsuz etkileri olacaktır.

 

  • Kıbrıs müzakereleri hakkında ne düşünüyorsunuz? Tarafların çözüme yakın olduğuna inanıyor musunuz?
  • Osadchiy: 2016 yılında müzakere süreci çok yoğun bir şekilde ilerledi. Her iki lider de müzakere başlıklarında yer alan bazı zorlukların üstesinden gelme konusundaki samimi isteklerini ortaya koydular. Hiç şüphesiz, Sayın Nami ve Sayın Mavroyannis başkanlığındaki müzakere ekipleri de çok zor işler başardılar. Mevcut durumda, her iki toplumun da çözümün parametrelerinin nasıl şekilleneceği konusunda genel bir fikri var. Ne var ki, cevaplanması gereken birçok soru da var. Örneğin, Kıbrıs’taki BM Barış Gücü’nün önemli rol oynayacağı çözümün uygulanmasının parametreleri gibi. Şu anda, çözümün toprak ve güvenlik boyutu odakta. Samimi bir şekilde, iki tarafın Cenevre’de pozisyonları arasında uzlaşma sağlamasını ve ileriye doğru daha net bir resim ortaya koyabilmesini umuyoruz.

 

Bu haber toplam 4576 defa okunmuştur