KKTC’nin resmi haber Ajansı TAK, 25 Mayıs Cumartesi günü, “… Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, bugün KKTC’yi ziyaret edecek, temas ve incelemelerde bulunacak…” diye başlayan bir haber yayınladı…

-*-*-

TAK’ın haberine göre, Cevdet Yılmaz’ın ilk durağı Güzelyurt olacaktı. 
TAK, “Başbakan Ünal Üstel ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ilk olarak Güzelyurt Soğuk Hava Deposu ve Entegre Tesisleri bilgilendirme toplantısına katılacak” diye yazdı.

-*-*-

Yine TAK’a göre, “… Üstel ve Yılmaz, ardından Güzelyurt Hastanesi inşaat alanında incelemelerde bulunacak”tı!

-*-*-

Yılmaz öğleden sonra da yine Başbakan Üstel ile birlikte Maraş’ta incelemelerde bulunacak ve Gazimağusa MAGEM’de de vatandaşlarla bir araya gelecekti!

-*-*-

Ve TAK’ın verdiği programda, “… Cevdet Yılmaz’ın Gazimağusa ziyaretinin ardından akşam saatlerinde adadan ayrılması planlanıyor” ifadesi de mevcuttu!

-*-*-

Tuttuk biz de yazı yazdık ve dedik ki, “en azından bir akşam kalsaydınız Sayın Cevdet Yılmaz!”…

-*-*-

Sonra ortalık dedikodu kaynadı!
Meğer, Yılmaz, aslında Cuma gecesi KKTC’ye gelmiş!
Yani bir gece de kalmış, Cumartesi Güzelyurt’a gitmiş ama akşamüstü Mağusa’daki program iptal edilmiş!

-*-*-

Dedikodular mı?
Yılmaz, Cuma gecesi havaalanında yalakalık zirvesine ulaşan bir karşılama töreni istememiş…
Yine de “koltuğum da koltuğum”cular; havaalanına gitmişler!

-*-*-

Yılmaz, uçaktan inmeden görevlilere, “apronda tek kişi istemiyorum” demiş!
Yalakasyon ekipleri VIP Salonu içinde sıralanmış…
Soğuk bir şekilde elleri sıkılmış…
Akabinde de Yılmaz, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu ile birlikte araca binip vızzzz!

-*-*-

Bizim yalakasyon ekipleri şok şok şok!
45 dakika oturup kendi aralarında “neden böyle yaptı?”yı sessizce tartıştıktan sonra dağılmışlar!

-*-*-

Bu arada, biri gitmiş, Yılmaz’dan, “falanca vekil aday olmasın” talebinde bulunmuş!
Nereye aday?
Neye aday?
UBP Genel Başkanlığı tabii ki!
Peki egemen eşit bağımsız devlet değil miydi KKTC?
Neyse, Yılmaz “ben karışmam” demiş!
Ama karıştığı apaçıkmış!

-*-*-

Dedikodular dedikodular…
Yılmaz’ın kısa sürede öğrendiklerini, yani Yılmaz’a UBP ile ilgili olarak aktarılanları sizler için derledik:

-*-*-

1 – Ersin Tatar, UBP Genel Başkanlık yarışında Hasan Taçoy’u destekleyecek… Çalışmalar başladı… Bunun için de “azılı Faiz Sucuoğlu karşıtı” hatta “düşmanı” bir kişi, Saray’da istihdam edilmeye başlandı!

-*-*-

2 – Faiz Sucuoğlu ve yandaşları bundan çok rahatsız oldu… Tabii ki durumu Ünal Üstel’e de aktardı… Ünal Üstel de bu durumdan rahatsız olduğunu gizlemedi.

-*-*-

3 – Üstel, kurultaya tek aday veya bir tek Ahmet Karavelioğlu ile yarışacak şekilde girmek istiyor…

-*-*-

4 – Tatar, Taçoy ile pazarlık yaptı… Taçoy kazanırsa, Tatar’ın cumhurbaşkanlığı garanti… Değilse, ya Üstel, ya da Sucuoğlu aday gösterilecek… Biri UBP Genel Başkanı, öteki Cumhurbaşkanı adayı… 

-*-*-

5 – Peki Zorlu Töre evrodo mu?
Töre de kendi çapında çalışmalarını sürdürüyor, partisi aday göstermese bile – ki partide önemli sayıda üye Töre’yi destekliyor; bağımsız da olsa mutlaka cumhurbaşkanı aday olacak!

-*-*-

Sahi, Cevdet Yılmaz, neden gizlice ülkeye geldi?
Neden çok soğuk davrandı?
Neden programı yarıda kesip Ankara’ya döndü?

-*-*-

Cevdet Yılmaz, Fuat Oktay zamanından kalan kirli ilişkilere, aşırı yalakalığa, bu yalakalığa bağlı makam dağıtımına, Tatar’ın ya da ötekilerin “zavallılığına” “DUR!” demek istiyormuş!
Anlayacağınız Cevdet Yılmaz bunların elinden bıktı usandı!

-*-*-

Mevcut durumu da tüm açıklığı ile Tayyip Erdoğan’a aktarması bekleniyormuş!

-*-*-

UBP’de bu konuda heyecan doruktaymış!
Erdoğan, “hepsini kadro dışına alalım, İstanbul’daki kardeşe bir bakalım, olmazsa, yeni birilerini düşünürüz” demiş!

-*-*-

Bu yazdıklarım mı?
Yüzde yüz doğrudur!

-*-*-

Yılmaz, UBP’yi tımar edecek mi?

-*-*-

Geliş sebebi bu muydu?

-*-*-

Evet buydu!
Hayırlı olsun!

İstifa!

Tek bir doğru işiniz yok!
Maliye Bakanı ve eşinin, çok zengin bir iş insanı ile yatta fotoğraf paylaşımı yapması, skandal ötesidir!
Git, yemeğini ye, git görüş, konuş!
Ama, devlet ile işi olan, ortağı olduğu üniversitenin tamamını satın almak için Maliye Bakanlığı’na da mutlaka işi düşecek biriyle sosyal medyada görünme be kardeşim!
“İstifa etmen gerekir” diyeceğim; etsen n’olur, etmesen n’olur o da ayrı bir mesele!

Hamasi hırsızlar

5 milyon dolar ödedik, hamasi çığlıklar, şehit, bayrak, vatan, hatta mavi vatan dangalaklıklarıyla bir gemi aldık!
Bir yıl bile çalıştıramadık!
Gemi iflas etti!
Şimdi satacaklar!
İhaleye çıktılar, olmadı, iptal ettiler…

-*-*-

Şimdi fiyatı düşecekler!
Bir fırsatçıya çok ucuza, dört yıl taksitle satacaklar!”

-*-*-

Gemi bakım için de bir yerlere çekilecek!
Bir başka torpilli de bundan milyon kazanacak!

-*-*-

Tatar da Avustralya’da gezecek ve “devletimiz, tanınacak da bilmem ne falan filan” atacak!
Yemeyin bizi!
Yeter!
Hamasi hırsızlar!

Katılım ve heyecan açısından moral veren bir eylemdi… Artık bıçak kemiğe dayandı… Herkes, ama herkes, mevcut hükümetin rüşvet, yalakalık, yağcılık, peşkeş ve özellikle de Kıbrıs sorununda iflas eden politikasızlığından bıktı ve usandı… Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mustafa Naimoğulları, üreticinin yanında olmamakla suçladığı hükümeti istifaya çağırdı… Kıbrıs sorunu çözülmeli ve ülkeyi; “Kıbrıs’ı seven insanlar” yönetmeli…