Çiçek’ten Küçük’e: ‘Ya koalisyon, ya seçim’
Bu günlerde dikkatler daha çok Akdeniz’de petrol arama tartışmalarına ve gerginliğine çevrildi gerçi ama iç politikada yakında önemli gelişmeler olabilir.
Ciddi sinyaller, bazı perde gerisi kulisler ve bazı demeçlerin satır aralarına bakınca, olası
Bu günlerde dikkatler daha çok Akdeniz’de petrol arama tartışmalarına ve gerginliğine çevrildi gerçi ama iç politikada yakında önemli gelişmeler olabilir.
Ciddi sinyaller, bazı perde gerisi kulisler ve bazı demeçlerin satır aralarına bakınca, olası gelişmeler hakkında fikir yürütmek kolaylaşıyor.
Adım adım gidelim…
1. Hükümetin kredisi bitmek üzere… Yapılan bütün kamuoyu yoklamaları ‘ülke kötü yönetiliyor’ sonucunu veriyor. Hatta ankette ucu açık sorular sorulsa “ülke hiç idare edilmiyor” cevapları çok çıkacak!..
2. UBP içindeki huzursuzluk artık iyice sokağa taştı. İstihdam, terfi, arsa konularında uygulanan ‘üst düzey partizanlık’ partilileri, örgütleri, hatta milletvekillerini ve bakanları birbirine düşürdü. Rüşvet, usulsüzlük, suiistimal suçlamalarındaki artışın önemli sebeplerinden biri de bu…
3. TC-KKTC protokolü uyarınca yapılacağı ilan edilen özelleştirmeler konusunda hükümet adım atar atmaz memleketin altının üstüne gelecek. Yok, adım atamazsa da TC’den ‘aybaşı maaş avansı’ talep edilemeyecek. Belki de Cemil Çiçek’in dediği gibi ‘Ekim’de KKTC batacak’!
4. Başbakan İrsen Küçük sürekli irtifa kaybediyor. Geçen gece basınla yemek yiyen Cumhurbaşkanı Eroğlu dahi ‘halefi’ni alenen eleştirir duruma geldi. Bunun anlamı, yakında UBP ‘erken kurultay’a kadar gidecek bir sürece girebilir.
Bunların çoğu ‘yeni’ ya da ‘bilinmeyen’ değil.
Ama bir ‘kulis bilgisi’ var ki, oldukça yeni…
**
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, kısa süre önce geldiği KKTC’de Başbakan İrsen Küçük’e açık açık şunu söylemiş:
“Sayın Başbakan, ya bir koalisyon kurun ya da erken seçime gidin!..”
Hükümete yakın kimi kaynakların iddiası bu…
Peki ama Çiçek neden böyle bir uyarı yapma ihtiyacı hissetmiş olabilir Küçük’e?
Cevabı çok basit:
Ankara TC-KKTC protokolünün uygulanmasındaki tempodan memnun değil. 27 milletvekilli, iç sorunları yüzünden her an vekil kaybedebilecek, hatta dağılabilecek bir görüntü çizen, başındaki kişiye güvenin dibe vurduğu bir hükümet ve Başbakan’la paketin gerektirdiği radikal adımların atılma olasılığı olmadığını görüyor Çiçek de, Atalay da…
**
Peki acaba Çiçek’in kafasında nasıl bir ‘koalisyon formülü’ var?
UBP-DP mi?
UBP-ÖRP mi?
UBP-DGP mi?
CTP ve TDP’nin adını anmaya gerek yok herhalde…
Hatta DP de seçime kadar hükümete girmeme kararı almıştı. Bu tavır değişir mi?
Dolayısıyla geriye ÖRP ve DGP kalıyor.
Birinin 1, diğerinin 2 sandalyesi var.
27+1 veya 27+2 yeter mi Cemil Çiçek’e, bilmem.
Ancak varsa gerçekten ‘koalisyon’ olasılığı, ‘adaylar’ boy göstermeye başlar mutlaka…
Pek yakında…
Yorgancıoğlu’ndan Atalay’a mesaj
Beşir Atalay dün ana muhalefet CTP’den ‘pakete destek’ talebinde bulunuyor!..
CTP Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu “Bu ülke koşulları dikkate alınmadan ve diyalog kurulmadan sorunlara çare üretilemez” diyerek Atalay’a net bir mesaj veriyor.
El-pençe-divan vaziyetteki hükümetin yapmadığını yapıyor, Kıbrıslı Türklerin hassasiyetini dillendiriyor Yorgancıoğlu…
**
Beşir Atalay Kıbrıs’taki görevini Cemil Çiçek’ten devraldı.
TC-KKTC ilişkileri tarihin en kötü dönemini yaşıyor ve bu diyalogsuzluk ortamının yarattığı tahribat kolay tamir edilemeyecek boyutlara ulaştı.
Atalay’a bu tamirat işlerinde büyük görevler düşüyor.
Eğer gerçekten niyeti varsa Atalay’ın ‘iki dost ülke’ ilişkisi kurmaya muhalefeti, sivil toplumu, farklı görüşleri dikkate alması gerekiyor.
Yok, Çiçek’in yolundan gider, hükümet ve elçilik dışında kimseyi kale almazsa film yakında kopar!