Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) ile Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS), Meclis önünde ortak basın toplantısı düzenledi. 
Kovid-19 salgınından dolayı, okullarda sağlık ve güvenlik ortamının olmadığını, panik ve güvensizliğin hâkim olduğunu savunan sendikalar, “Toplum sağlığı ancak sağlıklı ve güvenli okullarla korunabilir” yazılı bir de pankart açtılar.

Elcil: “Ciddi bir tehlike ile karşı karşıyayız”

Basın toplantısında ilk olarak söz alan KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, salgının hem Kuzey hem de Güney Kıbrıs’ta tehlikeli bir hal almaya başladığını ifade etti.
Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulu Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Müsteşarı ile dün toplantı gerçekleştirdiklerini, Eğitim Bakanı ile de telefon görüşme yaptıkları bilgisini veren Elcil, bu görüşmelerde okulların şubat tatilinin öne alınması ile ilgili bir görüş birliğine varıldığını savundu.
“Gördük ki, dün Bakanlar Kurulu toplandı ve bizim hükümet yetkilileri ile vardığımız uzlaşının dışında, hiçbir anlam ifade etmeyen önlemler açıklandı” diyen Elcil, salgının hızla yayıldığını kaydederek ciddi bir tehlike ile karşı karşıya olunduğunu öne sürdü.

“Okullardaki bulaşın esas sebebi dershaneler ve taşımacılık”

Bulaşın okullarda görülmesinin esas nedeninin dershaneler ve taşımacılık olduğunu savunan Elcil, bu ortamda kolej giriş sınavına izin verdiği gerekçesiyle Eğitim Bakanlığı’nı eleştirdi.
İlköğretimde 50’nin üzerinde öğretmenin pozitif veya temaslı olmasından dolayı izole olduğunu iddia eden Elcil, yaklaşık iki haftadır okullara giden öğrenci sayısının da ciddi şekilde düştüğünü anlattı.
Yaşananlardan Başbakan Ersan Saner’in sorumlu olduğunu savunan Elcil, Sağlık ve Eğitim Bakanlarının kendileri ile hemfikir olduğunu iddia etti.
Elcil sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu açıdan, yapılması gereken tatilin erkene alınması ve aşı çalışmaları ile beraber daha güvenli bir ortamda eğitim devam etmesidir. Biz ders kayıplarını önemsiyoruz. Bu nedenle ya tatil öne alınır ya da müfredat senenin sonuna, Haziran ayına ertelenir. Dolayısıyla kayıp ortadan kalkar. Biz buna da açığız”

Gökçebel: “Toplum sağlığı ile oynanıyor ve bunlar gizleniyor”

KTOEÖS Başkanı Tahir Gökçebel, hükümet edenlerin siyaseten kararlar aldığını iddia ederek, bundan dolayı endişelerinin arttığını belirtti.
700-800 kişilik okullara 40 civarında öğrenci gittiğini savunan Gökçebel, velilerin hiçbir güveninin kalmadığını ileri sürdü.
“Şu anda ortaya çıkan tabloda öğrencilerimiz, velilerimiz ve öğretmenlerimiz tehdit altındadır. Toplum sağlığı ile oynanıyor ve bunlar gizleniyor” diyen Gökçebel, bulaş temas ekibinin tespit edemediği birçok vaka ve temaslıyı öğretmenlerin tespit ettiğini savundu.

Eylem: Eğitimde 1 pozitif öğretmen, 11 pozitif öğrenci, 22 temaslı öğretmen ve 129 temaslı öğrenci

Basın toplantısında, KTOEÖS Genel Sekreteri Selma Eylem, Genel Orta Eğitim ve Mesleki Teknik Eğitim okullarında görülen vaka ve temaslı sayıları ile ilgili rakam verdi.
Eylem, “Genel Orta Eğitim ve Mesleki Teknik Eğitimde 1 pozitif öğretmen, 11 pozitif öğrenci, 22 temaslı öğretmen ve 129 temaslı öğrenci mevcuttur” dedi.

“Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulu lağvedilmiş görünmektedir”

Konuşmaların ardından KTOEÖS Başkanı Tahir Gökçebel ile KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil imzalı ortak basın açıklaması metni okundu.
Okunan ortak açıklamada, “Sendikalarımız 29 Aralık 2020 Salı günü Sağlık Bakanlığı ile yaptığı görüşmede okul sağlığı, toplum güvenliği konularında uzlaşıya varmış fakat Bakanlar Kurulu tarafından reddedilmiştir” denilerek, UBP-DP-YDP Hükümeti’nin bilimsel olmayan yöntemler sermayenin ihtiyacına bağlı kararlar alarak toplum sağlığı ve güvenliğini riske atmaya soyunduğu iddia edildi.
“Bu saatten sonra Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulu lağvedilmiş görünmektedir” ifadelerine yer verilen açıklamada, iki sendikanın okullarda idareciler ve öğretmenlerle birlikte olağanüstü çaba sarf ederek yapılmayan, eksik bırakılan, ihmal edilen, geçiştirilenleri toparlamaya çalıştığı savunuldu.

“Vakalar karşısında ne yapılması gerektiğini bilen yok”

Açıklamada, hükümetin okullar için bulaş temas protokolü olmadığı, vakalar artmış olmasına rağmen vakalar karşısında ne yapılması gerektiğini bilen olmadığı belirtilerek, okullarda bulaş artarken tespitleri ortaya çıkaracak olan random usulü dahi PCR test uygulaması olmadığı savunuldu.
Okullarda, vakaların doğru takip edilmediği, temaslıların tümünün ortaya konulamadığı, bir gün sonra temaslı öğretmen ve öğrencilerin bir araya getirilmekte olduğu ileri sürülen açıklamada, “Dershanelerde, kurslarda, taşımacılıkta, törenlerde, deneme sınavlarında, A-B diye ayrılan gruplar sürekli bir araya getirilmekte, denetlenmemektedir” denildi.
Temizlik,  hijyen ve  önlemlerin tamamen okullardaki olanaksızlıklara terk edildiği, okul bütçesi olmadığı savunulan açıklamada, “Risk grubundaki öğretmen, öğrenci ve aileler tamamen yalnız bırakılmıştır” ifadesi kullanıldı.
Açıklamada, “Olası kapanmada uzaktan eğitim için hazırlıkların hiçbiri tamamlanmamıştır.” denildi.
Açıklamada “Öğretmenlerimizin, öğrencilerimizin ve velilerimizin sağlığını ve güvenliğini