Bu sezon, çok kötü günler geçiren “Mesarya’nın Yıldızı” Cihangir en nihayet, düştüğü zor durumun  farkına vararak, “düşenin dostu olmaz” örneği kendi kendini kurtarma mücadelesine girişti.
Artık, uzun bir süre beraber olduğu  ve her iki tarafında heyecanını yitirdiği bir ortamda önce Fırat Canova ile yollarını ayıran, daha sonra çare olması için teknik direktörlük görevine getirdiği  Ahmet Dedekorkut ile kan uyuşmazlığa düşen Cihangir, aranan kanı bulduğu Mehmetali Özgürgün ile yola koyuldu.
Özgürgün ile lige iyi bir dönüş yapan Cihangir, spektaküler Yenicami galibiyetinin ardından ne kendi sahasında, ne de deplasmanda galip gelemezken, yenilmedi de.
Bu bağlamda, kendi sahasında son galibiyeti Telsim Süper Ligi’nin 11. haftasına K.Kaymaklı’ya karşı alan lacivert-kırmızılılar dün,  bu galibiyetin ardından  tam 11 hafta sonra,  galip gelirken, bir anlamda da adeta komadan çıktı.
Aslında, dünkü karşılaşma iki ayrı devre itibarıyle, siyah-beyaz gibiydi. Karşılaşmanın ilk yarısında ev sahibi Cihangir’e adeta göz açtırmayan Türk Ocağı vardı.
Bu iki devrede ise, yaptığı müthiş kurarışlar ve 70.dakikada kurtardığı kritik penaltı ile maçın kahramanlarından kaleci Türkkan vardı.
İkinci devrede ise, oyunun tek hakimi olan ev sahibi Cihangir ile  yediği  hatalı gollerle, takımının direncini kıran Türk Ocağı kalecisi Ali Aydemir vardı.
Rakibi Cihangir gibi, bu sezon çok kötü günler geçiren Kıbrıs futbolunun köklü  camialarından Türk Ocağı Limasol karşısında galibiyeti hatırlayan Cihangir, ilk yarısında kabus gördüğü karşılaşmayı 3-0 kazanarak, derin bir nefes aldı.
Dün, kanımca yardımcıları ile birlikte süper bir maç yöneten, verdiği penaltı kararı  dahil, oyunu çok iyi takip ederek, maçı adeta sıfır hata ile yöneten   orta hakem Serkan Şimşek dünkü, müthiş  yönetimi ile adeta hakemlik dersi verdi.
İşte, bu müthiş hakemin başlama düdüğü ile atağa kalkan takım konuk Türk Ocağı idi. Türk Ocağı’nı çok iyi tanıyan Yeni teknik adamları Ahmet Aslan ile motive olmuş bir şekilde oyuna başlayan sarı-siyahlılar uyguladıkları baskı ve hücum pres ile Cihangir yarı sahasına yerleştiler.
İlk yarı itibarıyle, çok iyi bir gününde olan Deniz ve Serdar Dural’ın geliştirdiği ataklara, Andrew’de katkı koyunca, Cihangir kalesinde tehlikeli olmaya başladılar. Ne var ki, bu pozisyonlarda karşılarına sahanın en iyilerinden kaleci Türkkan çıktı.
Bu yarsıda tel tel dökülen bir Cihangir varken, kazanma hırsı üst düzeyde olan ve  yaptıkları müthiş pres ile sahanın her yerinde  olan Maunacılar aradıkları golü bulamayınca, ev sahibi Cihangir’in oyuna ortak olmasını sağladılar.
Türk Ocağı eğer, ilk yarıda bulduğu net pozisyonları değerlendirebilseydi, bu Pazar Cihangir’in kabusu olurdu.
Ne var ki, takmının ilk yarıdaki bu zafiyetini gören kurt hoca Mehmetali Özgürgüm, ikinci yarıda yaptığı değişiklirle, hücumda hiçbir varlık gösteremeyen Willam’ın yerine, orta sahanın dinamosu Sezer’i ve kanat ataklarını unutan Yaşinses’in yerine Can Özsoy’u alarak, önce orta saha üstünlüğünü sonra da etkili hücum silahlarını oyuna sürdü.
İşte, bu ortamda ele avuca sığmaz kıvraklığı ve fırsatçılığı ile Mustafa Bakır ortaya çıktı. Attığı iki şık gol ile Cihangir’i komadan çıkaran Bakır, Cihangir’in yeni golcüsü olarak ortaya çıktı.