“Cinnet geçirdim, öldürdüm, size ne?”
Gönyeli'de 7 yaşındaki oğlunu öldüren Bilge Lord Kunduracı’nın akıl sağlığının olmadığı bulgusunu yapan Profesör Doktor Mehmet Çakıcı, Kunduracı ile yaptığı görüşmeleri mahkemeye aktardı
11 SAYFALIK RAPOR SUNDU… Profesör Doktor Mehmet Çakıcı, sanık Bilge Lord Kunduracı ile ilgili yaptığı 10 ayrı görüşmenin ardından Kunduracı’nın akıl sağlığı ile ilgili hazırladığı 11 sayfalık raporu mahkeme heyetine sundu.
“ANNE BENİ DOKTORA GÖTÜR”… Çakıcı, Kunduracı’nın kendisine oğlunu bıçakladığı gecenin sabahında oğlundan özür dilediğini, yanlışlıkla bıçakladığını, daha sonra oğlunun kendisine “anne beni doktora götür” dediğini söyledi.
KUNDURACI: “İNSANLARA VURMAK İSTİYORUM”… Sanık Bilge Lord Kunduracı’nın hastalığının farkında olmadığına dikkati çeken Çakıcı, ciddi bir tedaviye ihtiyacı olduğunu ifade etti.
Devrim DEMİR
Gönyeli'de 2018 Mayıs ayında 7 yaşındaki oğlunu bıçaklayarak öldüren Bilge Lord Kunduracı'nın davası dün Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’nde Profesör Doktor Mehmet Çakıcı'nın dinlenmesi ile devam etti.
Mehmet Çakıcı, başkanlığını Fadıl Aksun’un yaptığı, Kıdemli Yargıç Alev Ulunay Hüdaverdi ve Yargıç Temay Sağer huzurunda şahadetini sundu.
İddia Makamı adına Kıdemli Savcı Ahmet Varol ve Kunduracı'nın avukatı Mehmet Bensen hazır bulundu.
Çakıcı 11 sayfalık raporunu emare olarak sundu
Profesör Doktor Mehmet Çakıcı, 28 Şubat tarihinde Yüksek Mahkeme'nin verdiği kararının ardından sanık ile ilgili birçok araştırma yaptığını, geçmiş deneyimlerini de göze alarak maddi bir beklenti içine girmeden sanık avukatı ile iletişime geçerek Kunduracı'yı cezaevinde görme kararı aldığını anlattı.
Çakıcı, sanık Bilge Lord Kunduracı ile 7-8-14-18-19-22-25-26-29 Mart ile 1 Nisan tarihleri arasında, bir ve iki saati aşkın süre zarfında görüşmeleri olduğunu mahkemeye aktardı.
Kunduracı ile ilgili gördüklerini desteklemek için sanığın çevresindeki eşi, ailesi, iş arkadaşları, gardiyanlarla da görüştüğünü ifade eden Çakıcı, 2 Nisan tarihinde Bilge Lord Kunduracı'nın akıl sağlığı ile ilgili 11 sayfalık bir rapor hazırladığını ifade ederek mahkemeye emare olarak sundu.
Çakıcı, Kunduracı’nın, oğlunun ölmediğini, radyo frekansı ile haberleştiğini, ondan sürekli haberdar olduğu yönünde konuştuğunu, oğlunun yalnız olduğunu ve yanına gitmesi gerektiğini kendisine söylediğini anlattı.
Eşinin sosyal medyaya koyduğu fotoğraf olayı alevlendirdi
Çakıcı, suçun öyküsünü, olay yerine ait fotoğraflar, otopsi fotoğraflarını ayrıntılı bir şekilde incelediğini belirtti. ‘Akıl hastalığının’ bir günde de olabileceğine dikkati çeken Çakıcı, Kunduracı'nın sorunlarının üniversite yıllarında başladığını, bunun evlendikten sonra arttığını söyledi. Çakıcı, Kunduracı'nın hastalığının doğum yaptıktan sonra 'donukluk dönemi' yaşadığını kaydetti. Sanık Kunduracı ile yaptığı görüşmeleri mahkemeye aktaran Çakıcı, Kunduracı'nın eşi ile kavgaları olduğunu bir boşanma sürecinden geçtiklerini, sağlığı ile ilgili yoğun belirtilerin cinayetten bir ay önce baş gösterdiğini anlattı. Bilge Lord Kunduracı'nın kendisi ile görüşmelerinin birinde, babasının kendisini evine gönderdiği için öfkeli olduğunu anlattığını kaydeden Çakıcı, Kunduracı'nın özellikle eşinin sosyal medyaya koyduğu fotoğraf nedeniyle derin öfke içinde olduğunu ve evine gittiği gece geç bir saatte 7 yaşındaki oğlunun karnına 1 bıçak darbesi sapladığını anlattığını mahkemeye aktardı.
“Anne beni doktora götür”
Profesör Doktor Mehmet Çakıcı, cezaevinde sanık Kunduracı ile yaptığı görüşmeleri mahkemeye aktarırken, Kunduracı'nın cinayet gününe dair bazı detayları da anlattığını söyledi.
Çakıcı, Kunduracı'nın kendisine oğlunu bıçakladığı gecenin sabahında oğlundan özür dilediğini yanlışlıkla bıçakladığını daha sonra oğlunun kendisine “anne beni doktora götür” dediğini söyledi.
Eşinin sosyal medyada paylaştığı fotoğraf ile oğlunu ve kendisinin istenmediği hislerini daha yoğun yaşamaya başladığını, bunları Kunduracı'nın kendisine anlattığını kaydeden Çakıcı, oğlunun elinden alınacağı korkusu yaşayan Kunduracı'nın 18 bıçak darbesini ardı ardına saplayarak oğlunun ölmesini beklediğini anlattığını kaydetti.
“Cinnet geçirdim, çocuğumu öldürdüm size ne”
Kunduracı’nın normal bir kişiliğe sahip olmadığını dile getiren Çakıcı, Bilge Lord Kunduracı'nın babasının işçisine mesaj atarak “Çocuğumu öldürdüm ben de intihar ettim” mesajı attığını anlattığını söyledi.
Bu süreçte olay anıyla ilgili cevaplardan kaçındığını tespit ettiğini kaydeden Çakıcı, 7 ve 8’inci görüşmelerden sonra Kunduracı’nın kendisinden de şüphe duyduğunu, saldırgan tavırlar içine büründüğünü ve kötü niyetli biri olarak algıladığını kaydetti.
Normal bir annenin yapacağı bir olay olmadığını dile getiren Çakıcı, sanıkta “Hezeyan” hastalığı bulgusu tespit ettiğini kaydetti.
Kunduracı’nın cinayet günü anlattıkları ve polisten aldığı ifadede “Cinnet geçirdim çocuğumu öldürdüm size ne” cümlesini sağlıklı bir bireyin vereceği bir yanıt olmadığını kaydeden Çakıcı, “Hezeyan” hastalığının 5 türünü sanıkta saptadığını belirtti.
“Oğlum ara bölgede beni bekliyor”
Çakıcı, sanığın oğlunun ölmediğini ve kendisini ara bölge diye tanımladığı bir yerde beklediğini kendisine anlattığını ve sürekli oğlu ile görüştüğünü söylediğini belirtti.
Sanık ile ilgili mahkemede bulgularını aktarmaya devam eden Çakıcı, Kunduracı’nın oğlunun ölmediğini radyo frekansı ile haberleştiğini ondan sürekli haberdar olduğu yönünde konuştuğunu, oğlunun yalnız olduğunu ve yanına gitmesi gerektiğini kendisine söylediğini anlattı.
Çevresi ile yaptığı görüşmelerde de sanığın olaydan bir ay önce öz bakımını kaybettiğini, sürekli uykusuz, gözlerinin ise şiş olarak işe gittiği bilgilerini edindiğini kaydeden Çakıcı, sanığın hastalığının alevlenmesinin cinayetten bir ay önce başladığını kendisi ile yaptığı bir görüşmesinde de oğlunun kendisine “Anne canım yanar, beni doktora götür. Seni doktora götürürsem beni polisler alır, seni de baban” dediğini bu korku ile oğluyla birlikte bu dünyada yeri olmadığına inandığını kendisine anlattığını söyledi.
Çakıcı: Şüpheli, saldırgan bir tavır içine büründü
Profesör Doktor Mehmet Çakıcı, sanık ile yedinci görüşmeye kadar bir sıkıntı olmadığını daha sonraki görüşmelerde kendisine karşı şüpheci, saldırgan bir tavır içine büründüğünü, konuşmak istemediğini anlattı.
Çakıcı, sanığın birden fazla intihar teşebbüsünde bulunduğunu ve kendisi ile yaptığı konuşmada da ölmek istediğini kendisini öldüreceğini son görüşmelerinde hep gergin ve öfkeli olduğu bulgularını tespit ettiğin kaydetti.
Aksun: Şu anki görüntüsü ne ifade ediyor?
Mahkeme başkanı Fadıl Aksun, Profesör Doktor Mehmet Çakıcıya sanığın salondaki görüntüsünün ne ifade ettiği sorusunu yöneltti. Çakıcı, sanığın durumunun net olmadığını mahkemeyi kavramadığını, ithamı anlamadığını ve hastalığının farkında olmadığını söyledi. Kunduracı’nın cezai sorumluluğunun olmadığını düşündüğünü belirten Çakıcı, ciddi bir tedaviye ihtiyacı olduğunu, Bilge Lord Kunduracı’nın son görüşmelerinin bir tanesinde “İnsanlara vurmak istiyorum, kendimi tutamıyorum” dediğini mahkemeye aktardı.
Bensen: Başkasını öldürebilir mi?
Kunduracı’nın avukatı da Çakıcıya müvekkilinin bu durumda birini öldürüp öldürmeyeceği sorusunu yöneltti.
Çakıcı, bu hastalar için en etkili tedavi yolu antipsikotik ilaç tedavisi uygulaması olduğunu, yatılı bir tedavi görerek en az 3 hafta gözlenmesi gerektiğine değindi.
Anti depresan hapların “Hezeyan” hastalarının hastalığını alevlendirebildiğini ifade eden Çakıcı, Kunduracı’nın antipsikotik ilaç tedavisi veya daha da kötü olursa elektro şok verilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Aksun: Sizi yanıltmış olabilir mi?
Mahkeme Başkanı Fadıl Aksun, Çakıcıya bu süreçte sanığın kendisini yanıltmış olabilir mi sorusunu yöneltti. Çakıcı, bu tür vakalarda bunun mümkün olmadığını, bir kişinin mimiklerinden hastalığı tespit edebildiğini, rol yapma olasılığının mümkün olmadığını kaydetti.
Cinayetin sanık tarafından detayının gizlenmesinin de normal olduğuna dikkati çeken Çakıcı, bu tür kişilerin hafızasında bunu yok edebildiğini belirtti.
Çakıcı, 24 Nisan’da savcılık tarafından sorgulanacak
Başkan Fadıl Aksun, Profesör Doktor Mehmet Çakıcı'nın Başsavcılık tarafından sorgulanması için davayı dinlenmek üzere 24 Nisan tarihine erteleyerek oturumu kapattı.