Devrim DEMİR

Lefkoşalı iki çocuk annesi 50 yaşındaki Naziyet Uğuroğlu, çevresindekilerin ‘yapamazsın’ dediğini başardı.

Çocukluğunda en sevdiği ‘elmalı şeker’ kültürünü yeniden günümüze taşıdı. Teknoloji ve zaman ilerledikçe eski alışkanlıkların yerini yenilikler aldı. Çocuklar almak için sıraya girdiği elmalı şekeri unuttu. Aile ekonomisine katkı sağlamak için 6 yıl önce bu işi yapmayı aklına koyan Uğuroğlu, kolları sıvadı.

Birçok kez denemesine rağmen elmalı şeker yapmayı başaramayan, ancak inancını yitirmeyerek tekrar deneyen Naziyet Uğuroğlu, aranan isimlerden oldu.

Uğuroğlu, başarısını ‘adres kıbrıs’ ile paylaştı.

Ev ekonomisine katkı amaçlı başladı…

Eşine ve ev ekonomisine yardım amaçlı 6 yıl önce elma şekeri yapmayı kafasına koyan Naziyet Uğuroğlu, hikâyesini anlattı.

Birçok kez denemesine rağmen, elma şekeri girişiminde başarısız olan Uğuroğlu inancını yitirmedi araştırdı ve başardı.

“İki çocuğum var. Evlendirdim, maddi olarak biraz sıkıntı yaşıyorduk eşime ve ev ekonominse yardım etme kararı aldım. Ne yapabilirim diye düşündüm, çocukluğumda çok sevdiğim ancak zaman değiştikçe unutulan çocukların en sevdiği elmalı şekeri yeniden sevdirmek istedim. Çevremi araştırdım, elmalı şeker çok fazla yapılan bir şey değildi yapmaya karar verdim.”

“Denedim olmadı ama pes etmedim” 

Uğuroğlu birçok araştırma sonrası elmalı şeker yapmak için kolları sıvadı. Her işin bir püf noktası olduğunu bu işe girince daha iyi kavradığını ifade etti.

Uğuroğlu; “Birçok araştırma yaptım, gerekli izinleri aldım. Başladım, olmadı yaptım döktüm ama hiç pes etmedim. Denedim, tüpler bitti, şekerler bitti olmuyordu. Giden biten hiç bir şeye üzülmüyordum, yapamadım diye üzülüyordum. Püf noktasını keşfedince her şey yoluna girdi ve ilk deneyimim 6 yıl önce başladı” dedi.

İlk sipariş kimsesiz çocuklar için…

Haftalarca deneyip başaramadığı elmalı şekerin püf noktasını keşfedince işlerinin yavaş yavaş yoluna girdiğini ifade eden Naziyet Uğuroğlu, ilk siparişini kimsesiz çocuklar için aldığı gün havalara uçtuğunu anlattı.

Uğuroğlu, “Çalan telefon Çağlayan bölgesindeki kimsesiz çocukların kaldığı yerden geldi. Etkinlikleri vardı ve benden elmalı şeker için sipariş verdiler. Çok heyecanlıydım. Hem o güzel çocuklara yapacağım şekerler için hem de ilk siparişim olduğu için. Çok severek yaptım, inandım ve başardım. Arkası geldi siparişlerimin ve her şey yoluna girdi.”

Naziş ‘Elmalı Şeker’ market raflarında…

Geride bıraktığımız yıl iş kadınlarının ortak bir projesine katılarak dördüncü geldiğini anlatan Uğuroğlu, “Yaptığım iş bana heyecan vermeye başladı. İş yeri için küçük bir yer açmak için tüm girişimleri başlattım ve gerekli izinlerimi aldıktan sonra yerimi açtım.

“Ada geneli tüm marketlerden sipariş alıyorum. Çocuklar unuttukları tadı yeniden yaşamaya başladı. Kıbrıs festivallerinde de elmalı şekeri satanlar var ancak bu işin püf noktası bilinmeden yapıldığında o yediğiniz elmalı şekerin tadını ne yazık ki alamıyorsunuz. Telefon üzerine de birçok etkinlik için sipariş alırım ve büyük bir zevkle gece gündüz ayır etmeden severek başladığım işimi tamamlamak isterim. Zorlukları elbette vardır ama başardığıma inanıyorum” dedi.

Etkinliklerde aranan isim…

Elmalı şeker’in püf noktasının şeker ve su olduğunu ifade eden 50 yaşındaki Naziyet Uğuroğlu, kullanılan gıda boyasının Sağlık Bakanlığı onaylı olduğunu, bunun dışında bu tarz boyaları almanın kesinlikle mümkün olmadığını kaydetti.

Uğuroğlu, elmalı şekerin korunmasıyla en fazla 3 gün muhafaza edilebileceğini belirterek tek amacının tüketiciye ulaştırıp taze yenmesini sağlamaya çalıştığını söyledi.

Yaptığı elmalı şekerlerde hiçbir katkı maddesi olmadığını ifade eden Uğuroğlu, “Hırs yaptım ve başardım. Bu işe başladığım zaman çevrem yapamazsın dedi, ama ben başardım. İsmim ve kalitem duyuldukça siparişlerim arttı. Etkinliklerde aranan isim olduğum için çok mutluyum. Çocuklara çocukluğumdaki yaşadığım mutluluğu tattırdığıma inanarak bu işi bıkmadan yapmaya devam edeceğim” dedi.