
“Çocukların siyasi bir malzeme olarak kullanılmasını ve eğitime yapılan müdahaleyi kabul etmiyoruz”
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), UBP-DP-YDP Hükümeti’nin ortaöğretimde disiplin tüzüğü üzerinden bir kaos yarattığını açıklayarak, bilinçli bir şekilde toplum arasında bir kutuplaşma yaratılmaya çalışıldığı vurgusu yapıldı.
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), UBP-DP-YDP Hükümeti’nin ortaöğretimde disiplin tüzüğü üzerinden bir kaos yarattığını açıklayarak, bilinçli bir şekilde toplum arasında bir kutuplaşma yaratılmaya çalışıldığı vurgusu yapıldı.
Yapılan yazılı açıklamada, “Çocukların siyasi bir malzeme olarak kullanılmasını ve bu yolla eğitime müdahale edilmesini kesinlikle kabul etmiyoruz” ifadelerine yer verildi.
UBP-DP-YDP Hükümeti’nin “aklı selim” bir tavır alması gerektiği de belirtilen açıklamada, “Öğretmenlerimize yönelik haksız saldırıları kabul etmiyoruz” denildi.
Açıklama şöyle:
“‘Hükümetin’ ortaöğretimde uygulanacak kuralları belirleyen disiplin tüzüğü üzerinden yarattığı kaos, toplumu derinden etkilemektedir. Eğitim Bakanlığı’nın bu süreci yönetememesi, yalnızca eğitim sisteminde değil, genel toplumsal dengede de ciddi kutuplaşmalara ve gerilimlere yol açmaktadır. Bugün, bilinçli bir kutuplaştırma çabasının sonucu olarak, kamu düzenine uygun hareket etmek yerine toplumu provoke eden ve sınırlarını aşan açıklamalara tanıklık ediyoruz. Çocukların siyasi bir malzeme olarak kullanılmasını ve bu yolla eğitime müdahale edilmesini kesinlikle kabul etmiyoruz. Nitelikli ve kaliteli kamu eğitiminin laik, çağdaş ve bilimsel temellerde geliştirilmesi esastır. Kamu yönetimi, hukukun üstünlüğü ve yasal mevzuat çerçevesinde yürütülmelidir. Bu kurallar, birlikte yaşamanın temelini oluşturur. Disiplin tüzüğünün geri çekilmesi, doğru bir karar olmakla birlikte, okul yönetimlerine verilen yetkinin anlamı da öğretmenlere duyulan güvenin bir göstergesidir. Ancak, bir yandan yetki verilip diğer yandan öğretmenlerin hedef gösterilmesi ve baskı altına alınması nasıl açıklanabilir? Bu çelişkili tavır, eğitim sistemini zayıflatmakta ve öğretmenlerin saygınlığı ve otoritesini sarsmaktadır. Zorunlu eğitimin temel amacı, çocukların pedagojik, psikolojik ve akademik gelişimlerini güvence altına almaktır. Bu süreç, keyfi müdahalelerle zedelenemez. Zorunlu eğitim düzenlemelerini tartışmaya açmak, eğitimi istikrarsızlaştıracak tehlikeli bir yaklaşımdır. Eğitimde ideolojik baskılara asla izin verilmemelidir, zira bu tür girişimler, sistemin bütünlüğünü ve çocukların sağlıklı eğitim hakkını tehdit etmektedir. Herhangi bir talep eğitimde keyfi dayatmaların gerekçesi olamaz. Tam aksine, eğitim politikalarının bilimsellikten ve pedagojik temellerden sapmaması esastır. Üniversitelerde kıyafet tercihine duyulan saygı, zorunlu eğitimde aynı şekilde ele alınamaz; çünkü zorunlu eğitim, öğrencilerin akademik gelişimini ve okul düzenini korumak adına farklı bir çerçevede değerlendirilmelidir. Tüm tarafları, yasalar çerçevesinde hareket etmeye ve öğretmenlere saygı göstermeye davet ediyoruz. Bilimsel gerçekler ışığında sosyal yapımızı korumak en büyük sorumluluğumuzdur. Hükümetin ve özellikle Eğitim Bakanı’nın bu süreci yönetememesinin yarattığı tahribatın daha fazla derinleşmemesi için tüm kesimleri sağduyuya çağırıyoruz. Gelinen noktada, Konu sadece siyasi makamlarca ele alınabilecek ve değerlendirilecek bir konu olmaktan öteye geçmiştir. Çocukları üstün menfaati gereği konu tüm paydaşların çeşitli disiplinler çerçevesinde alınması; kültürel, sosyolojik, pedagojik ve hukuki bakımdan bütünlüklü ele alınması, alternatif eğitim kurumlarının eğitim hakkı anlamında değerlendirilebilmesi kaçınılmaz bir zorunluluktur. Bu yönde Hükümetin derhal aklı selim bir tavır alması ve tehdit savuran değil ortak akılla çare üreten bir yerde durması şarttır. Öğretmenlerimize yönelik haksız saldırıları kabul etmiyoruz. Onların, çocukların mağdur edilmemesi yönündeki haklı çabalarını destekliyor ve yanlarında olduğumuzu açıkça ifade ediyoruz. Eğitim sistemimizin daha fazla zarar görmemesi için sorumluluk alması gereken yetkilileri, akılcı ve adil politikalar üretmeye davet ediyoruz.