Serkan SOYALAN

Masa tenisinin başarılı ve genç sporcusu Celal Çorba ile masa tenisinden, spora uzanan güzel bir söyleşi gerçekleştirdik. Girne Amerikan Üniversitesi Spor Kulübü antrenör ve sporcusu olan Çorba’nın gelecek hedefleri, ülkemize başarılı sporcular yetiştirmek.

Okuyucularımıza kendinizi tanıtmanızı istesek, nasıl tanıtırsınız?

Adım Celal Çorba. 21 yaşındayım ve üniversite son sınıf öğrencisiyim. 7 yaşımda tanıştığım masa tenisinden kopamadım, halen devam ediyorum. Üniversite öğrenimime devam ettiğim Girne Amerikan Üniversitesi Spor Kulübü’nde antrenörlük ve oyunculuk yapıyorum.

Sporumuzun dışa açılamıyor olması, sizleri olumsuz yönde etkiliyor mu?

Sporumuzun dışa açılamıyor olması, biz sporcuları olumsuz etkiliyor. Nedeni de başarılarımızı gösterecek tek yerimiz yurt içindeki turnuvalar, zaman zaman da Türkiye’deki turnuvalar. Bunların dışında motivasyon sağlamak hususunda ciddi sıkıntılar yaşıyoruz.

Spora bakış açısı

Ülkemizdeki siyasetçilerin spora bakış açılarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bir spor politikamızın olmaması büyük bir eksiklik değil midir?

Soru ekinde belirtmiş olduğunuz gibi, siyasetçilerimizin spora bakış açıları yeterli değildir. Daha etkin politikalarla sporumuz çok daha iyi yerlere gelebilir. Ama düşünün ki bu ülkede Spor Bakanlığı bile yok. Spor sürekli bir şekilde farklı bakanlıklara ilişiklendiriliyor. Bu da bize verilen değeri gösterir. Fazla bir şey söylemeye gerek yok.

Altyapılarımızı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Altyapılarımıza önem verilmesi gereklidir. Antrenörlerimizin bu konudaki payları çok büyüktür. Doğru, bilgili ve sporcunun psikolojisinden anlayan antrenörlerin sayısının her branşta artması gerekir. Altyapılarımızdan çıkan sporcularımızın sayısının da ancak bu şekilde doğru orantıyla artabileceğine inanıyorum.

Önünüzdeki hedefleriniz nelerdir?

Hedefim şu an masa tenisinde antrenörlük alanında kendimi geliştirip, masa tenisine daha çok sporcular kazandırmak.

“İlgi yok”

Masa tenisi ülkemizde gereken ilgiyi görüyor mu?

Üzülerek söylemek istiyorum ki, masa tenisi ülkemizde gerekli ilgiyi görmüyor.

Spor alanında unutamadığınız bir anınızı anlatmanızı istesek, ne söylemek istersiniz?

2014 yılında Kuzey Kıbrıs’taki turnuvada takım olarak finale kalmıştık. Finalde oynadığımız takım ile iki kere karşılaşmıştık. Birinci maçta sahadan galip ayrılmıştık, ikinci maçta da sahadan mağlubiyetle ayrılmıştık. Rakip takımda oynayan oyuncu, bana masa tenisini sevdiren ve ilk antrenörüm de olan Mehmet Aktunç’tu. Onunla oynadığım maçtan galip çıkmıştım ve takımımın galip gelmesine katkı sağlamıştım. Finalde ise averaja bakıldığında setler aynı çıkmıştı. Ancak sayılarda 2 sayı ile şampiyonluğu kaybetmiştik. Bu da bana unutamadığım bir anı olarak kaldı.

Spora yeni başlayan genç sporculara hangi tavsiyelerde bulunmak istersiniz?

Spora yeni başlayan gençlere önerim, kendilerini hangi sporda mutlu ve başarılı hissederlerse, o sporu yapmalarıdır. Çünkü aile baskısı ile yapılan sporların bir çoğu yarım bırakılmıştır. Herkes hayat boyunca kendisini iyi hissettiği yerlerde olsun…

Okuyucularımıza son olarak neler söylemek istersiniz?

Son olarak, hiçbir engel sizi yolunuzdan döndürmesin.