Çözüm ‘gazlı’ mı olsun ‘gazsız’ mı?
Akdeniz’in derin ve mavi sularından çıkacak gaza bağladık barış umutlarımızı…
Petrolden elmasa, altından bakıra, gazdan kömüre dünyanın bütün doğal kaynaklarına göz dikmiş büyük aktörlerin iştahı kabardı tabii…
“Kıbrıs çok önemli” diyor şimdi herkes…
“Kıbrıs’ta çözüm çok daha önemli!..”
**
Hoşumuza gidiyor tabii bu laflar…
“Hah” diyoruz, “Bu defa olacak galiba…”
Çözüm için umutlar yeşeriyor bir kez daha…
Bir umut var ama, öyle abartılı da değil…
Sütten ağzı yandı bu ülkede barış isteyenlerin, şimdi yoğurda buz basıp yiyoruz bu yüzden!..
**
Gaz var bölgede gaz!..
Bir kısmı İsrail’in... Buldu, çıkardı bile… Satması lazım, acilen…
Kime?
Batı’ya…
Nasıl?
Boru hattıyla…
Nereden geçecek boru?
En ucuza nereden geçebilirse…
Neresi peki?
Kıbrıs üzerinden Türkiye…
**
Nasıl olacak şimdi bu iş?
Türkiye Kıbrıs’ı, Kıbrıs Türkiye’yi tanımıyor.
Yorgo Vasiliu’ya sordu geçen akşam KTAMS’ın organize ettiği toplantıda KTMMOB Başkanı Ahmet Hüdaoğlu:
“Çözüm olmadan gazın AB’ye Türkiye üzerinden gitme olasılığı var mı?”
Vasiliu kesin konuştu:
“Üzgünüm ama olmaz öyle şey!..”
Yeni bir bilgi değil ama durum bu zaten…
**
Bu yüzden “Aranızda oturup konuşun” diyor büyük ağabeylerin temsilcileri, Türkiye ve Kıbrıs Cumhuriyeti’ne…
Konuşuyorlar da zaten, belli!..
Geçen gün ara bölgedeki toplantıda konuşan İsrail Temsilcisi’nin söylediklerinden de anlıyoruz, bir şeylerin piştiğini…
Gaz için herkes hareketli…
Bir biz değil!
**
Kıbrıs’ta çözüm ‘gazlı’ olabilir yani…
Olsun da ‘gazlı’ olsun!
Ne fark eder?
Bugüne dek hep çağırdık, bekledik, kavga verdik.
Şimdi ‘gazlı’ çıktı diye vaz mı geçeceğiz barıştan?
Hiç da!
**
Gaza bağladık umudumuzu bu sefer…
Gazdan nemalanacakların hareketlerine…
“Elbette bizimkileri hizaya getireceklerdir” diyoruz, için için…
Madem onların çıkarı var, bizimkilere sadece imza atmak düşecek, belli…
İnanmıyoruz zaten, masadakilerin çözüm falan istediklerine…
Hep mazeretler arkasında, saklambaç oynuyorlar gibi geliyor bize…
Bu yüzden “oh” çekiyoruz ‘büyüklerin’ kulak çekmesine…
‘Bizimkiler’ umut vermiyor çünkü…
**
Nazlı bilirdik barışı…
Gazlısı da varmış meğer…
Yağmur duası da yaptık bu topraklarda çok, barışa da adak yaktık.
Hep dışarıdan uzanacak bir elden medet umduk da kendimiz giremedik bir türlü oyuna…
Şimdi gazlısına heveslendik o yüzden…
Hem hazırız biz ona…
Hem dünden razı!..