Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, yeni bir iradenin belirlenerek, bir an önce istikrarlı bir siyasetle uzun vadeli kalkınma planlarını toplumun önüne koymanın zorunlu olduğunu belirtti.

Şu andaki Meclis kompozisyonunun artık Kıbrıs Türk halkının iradesini yansıtmaktan uzak olduğunu, dolayısıyla bu gibi uzun erimli çalışmalar için müsait olmadığını vurgulayan Erhürman, meclis iradesinin en erken zamanda yenilenmesinin ardından CTP olarak bu konuları ülkenin bir numaralı gündemi olarak ele alacaklarını söyledi.

Türkiye Cumhuriyeti ile mali ve ekonomik işbirliği ilişkilerinin doğru zemine oturtulmasının yolunun da buradan geçtiğini dile getiren Erhürman, “İstikrar ve sürdürülebilir ekonomi için uzun vadeli kalkınma planı” önerisini dile getirdi.

“Meclis’in ahı gitmiş, vahı kalmış iradesi yenilenmeli” çağrısını yineleyen Erhürman, Hükümet’in yürütmede olduğu gibi, yasamada da kabul edilemez bir tavır içerisinde olduğuna işaret etti.

“Hükümetlerin değişmesi ile değişmeyecek kalkınma planlarına” ihtiyaç olduğunu ifade eden Tufan Erhürman, anayasanın da bunu emrettiğini söyledi.

“Bu Meclis’in iradesinin ne kadar yıprandığını ortadadır, o nedenle önce erken seçime gitmeliyiz” diyen Erhürman, istikrarın önemine dikkat çekti.

Meclis Genel Kurulu’nda konuşan Erhürman, KKTC Meclisi’nin “Kalkınma Planı”nı masaya yatırması gerekliliğine vurgu yaparken, Kıbrıs sorununda doğru yerde durmanın, dışarıya açılabilme açısından önemine de işaret etti.

Bu gidişin bizi Ekim- Kasım aylarında çöküşe götürdüğü endişesini de belirten Erhürman, Hükümet’in erken seçim konusunda üzerine düşeni yapması, yenilenen irade ile de Meclis’in hem Kıbrıs konusu, hem de ekonomik kalkınma planı konusunda istikrarı sağlayacak düzenlemeleri hayata geçirmesi gerekliliğinin altını çizdi.

Anayasa’nın 134’üncü maddesinde “Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Kalkınma Plana Bağlanır” denildiğini belirten Erhürman, buna karşın 1978-1982 Birinci Beş Yıllık, 1988-1992 İkinci Beş Yıllık ve 1993-1997 Üçüncü Beş Yıllık Kalkınma planlarından sonra bu konuya yönelik ilginin ortadan kalktığını söyledi.

“Türkiye Cumhuriyeti ile yapacağınız anlaşmaların temelini de bu oluşturacaktır, o durumda bu ilişkiler doğru zeminde ilerler” diyen Tufan Erhürman, ekonomik ve mali planların yanı sıra “idari istikrar” için de her hükümet değiştiğinde müdürlerin değişmeyeceği bir sistemin şart olduğunu ifade etti.

Tufan Erhürman, “Kıbrıs’ın kuzeyinde bildiğimiz dünyanın sonuna geldik. Böyle devam edeceğini sanan varsa, ne yaşadığımızın farkında değildir. Başka bir şey yaratmak zorundayız.  Bunlardan biri istikrardır. İkincisi, Türkiye Cumhuriyeti ile mali ilişkilerin doğru zeminde olmasıdır. Üçüncüsü de ekonominin sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulmasıdır” şeklinde konuştu.

“Sorunu tarif etmekle yetinmeyerek, çözümü de bulacağız” diyen Erhürman, erken seçim tarihini belirleyerek, bir an önce, uzun vadeli kalkınma planlarını toplumun önüne koymanın zorunlu olduğunu belirtti.

“1 Milletvekili seçimi için 10 milyon TL harcanması riskiyle karşı karşıyayız”

Meclis’te Ersin Tatar’dan boşalan bir milletvekilliği için en geç Haziran ayında seçime gidilmesi gerektiğini anımsatan Erhürman, bu konuda muhalefet olarak iktidara, bir kişi için seçim yapılmaması, komple meclis iradesinin yenilenmesi için erken seçim tarihi belirlenmesi önerisi yaptıklarını ancak herhangi bir geri dönüş alamadıklarını kaydetti.

10 milyar TL maliyeti olan, salgın tehlikesi içerisinde, bir tek kişi için haziranda ara seçime sürüklendiğimizi söyleyen Tufan Erhürman, hükümetin erken seçim tarihi belirlemekten kaçtığını ifade etti.

Erhürman, Haziran ayında tek kişi için ara seçime gidilmek istenmiyorsa “muhalefetle işbirliği içerisinde, bir hafta içerisinde erken seçim tarihi belirlenmesi” gereğini anımsattı.

Ekim ayında erken seçim yapılması taahhüdüyle kurulan hükumetin başbakanının daha önce bir tarih belirlenmesi çağrısını da hatırlatan Erhürman, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bir an önce erken seçim tarihi belirlenmeli, meclis iradesi yenilenmeli ve ilk iş olarak uzun vadeli kalkınma planı Meclis’in gündemine getirilmeli; aksi halde Kıbrıs Türk halkının var oluşunu dahi olumsuz etkileyecek ekonomik ve mali krizlerin pençesinde boğuşmak halkımız için kaçınılmaz olacaktır.”
 

Takvimin işlediğini ve en geç 20 Nisan civarında bu konuda bir karar verilmesi gerektiğini dile getiren Erhürman, karar alınmaması halinde Haziran’da bir milletvekili seçmek için sandık başına gidileceğini ifade etti.

Maliye Bakanı Dursun Oğuz’un bu konudaki görüşlerini de aktaran Erhürman, Oğuz’un “Bir kişi için seçime gidilmesi 10 milyon TL harcanması demek” sözünü anımsattı.

Erhürman, pandemi koşulları içerisinde olunduğunu da hatırlattı ve hükümete yeniden erken seçim tarihi belirlemek için çağrı yaptı. Haftalardır bu konudaki çağrılarını yinelediklerini hatırlatan Erhürman, hükumetin başka konuları olduğu gibi bu konuyu da duymazdan geldiğini, ancak takvimin işlemeye devam ettiğini ve bu sebeple Haziran’da bir milletvekili için erken seçim yapılmak zorunda kalınırsa bunun sağlık açısından ve mali açıdan sorumluluğunun hükumete ait olacağını vurguladı. 

“Anayasa’ya aykırı olduğunu bile bile”

Erhürman, Hükümet’in sağlıktaki grevleri, eğitimdeki sorunları görmezden geldiğine değindi. Hükümet’in hayat pahalılığı ile ilgili Yasa Gücünde Kararname çıkardığını anımsatan CTP Genel Başkanı Erhürman, bunun Anayasa’ya aykırı olması nedeniyle Meclis’e de Yasa Tasarısı getirme hazırlığında olduğuna vurgu yaptı.

“Cenevre’de ne yapacağız”
 

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, Kıbrıs sorununda Cenevre'ye doğru sürüklendiğimizi söyledi, "Orada yaşayacağımız süreç nettir, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarının dışında kaldığımız söylenecek ve çözümsüzlük gömleğini giyeceğiz" dedi.

"Cenevre görüşmeleri sonrasında yalnızca kapsamlı çözüm süreci değil Avrupa Birliği ile işbirliğimiz ve izolasyonlara yönelik mücadelemiz de çökecek" diyen Erhürman, Kıbrıslı Türklerin çözüm iradesinin ortadan kaldırılmak istendiğini ifade etti.

"Akıl yoluna dönülmesi" çağrısı yapan Tufan Erhürman, Cumhurbaşkanı Tatar'ın "yeni zannettiği eski şeyler" söylediğini belirtti. Cenevre'de tam olarak istenen nedir, bunu kimsenin anlamadığını belirten Tufan Erhürman, "yuvarlak cümleler" dışında bir şey söylenmediğini, sorularına yanıt alamadıklarını ifade etti.

“Tatar ‘yeni olduğunu düşündüğü eski şeyleri’ söylemeye devam ediyor” diyen Erhürman, Cumhurbaşkanı Tatar’ın Lute’la görüşmesinin ardından yaptığı “50 senden sonra ilk kez yeni bir şey söylemeye gidiyoruz” açıklamasının şaşkınlık yarattığını ifade etti.

Erhürman, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'nın bu kadar eski bir tezi, elli seneden sonra yeni bir önerme gibi sunmasının hayret verici ve şaşırtıcı olduğunu da sözlerine ekledi.