CTP artık kabuk değiştirmelidir. Bir ay kadar önce bu başlık altında konuyu irdelemiş ve “Şimdi hızlı hareket ederek, parti içi fazla kırılıp dökülmeden, eski kadroların gönüllü olarak bir adım geri çekileceği, genç kadrolara yolu açacak dönüşümü kısa zamanda yaşama geçirecek düzenlemeleri yapma zamanıdır” demiştim.

CTP Genel Başkanı Mehmet Ali Talat bu yönde ilk adımı attı. Tüzük kurultayında gelecek kurultayda parti başkanlığına aday olmayacağını açıkladı. Bu açıklama sonrasında aday adayları ortaya çıkmaya başladı.

Ama belli ki parti içi sıkıntıların boyutu bir adayı öne çıkardı. Tufan Erhürman adaylığını resmen açıkladı. Potansiyel aday adaylarının bazıları da Tufan hocaya destek açıklamaları yaptı.

Bu gelişme genç kadroların partiye sahip çıktığını ve Tufan hoca etrafında birleştiğini gösteriyor.

Şimdi ikinci adımı atma sırası partinin önde gelen, ismi CTP ile bütünleşmiş ve bu süreçte yüzü eskimiş, yıpranmış kadroların bir adım geri çekilmeleri ve bunların yerine genç, dinamik, yüzü eskimemiş, hala yıpranmamış kadroların bir adım öne çıkmasıdır.

Bu her düzeyde gerçekleşmelidir. Yeni tüzüğe konan ve bundan sonrasını kapsayacak olan “yönetim kademelerinde 3 dönem sınırlaması” bundan öncekiler için de geçerli olmalıdır. Keşke tüzüğe geçici bir madde koyarak bunu düzenleselerdi. Sanırım bu untuldu. Ama olsun bu gönüllü olarak da yaşama geçirilebilir.

Bunun arkasından da üçüncü adımın atılması gerekir. Kurultay kasım ayına bırakılmamalıdır. Talat aday olmayacağını açıkladığı gün bu kurultayın erkene alınması da konuşulmalıydı. Parti bu değişimi en erken zamanda, mümkünse Temmuz ayı başında gerçekleştirmelidir.

Çünkü zaman çok önemlidir. Bu hükümetin uzun ömürlü olamayacağını ve bu hükümetin düşmesinden sonra parlamentonun bu yapısı ile başka alternatif  üretemeyeceğini sanırım herkes tahmin edebilir.

Bu anlamda erken seçim yakındır diye düşünüyorum. Sevgili Sami Özuslu geçen gün “Baskın Seçim” dedi.

Katılıyorum. Hatta şunu da eklemek istiyorum. UBP-DP hükümetinin asıl hedefi imzalanan ekonomik protokol sonrasında Türkiyeden gelecek parayı dağıtma, maaşları ve diğer ödemeleri gününde yapma ve yandaşlara müşavir hakkı kazandıracak bir yığın atama da yaparak seçime gitmedir.

Böylece imza ettiği ekonomik protokolün gereklerini yerine getirmeden seçimi yaparak avantaj sağlayacağını düşünüyor. Hem KKTC, hem TC tarafından imzalanan ekonomik protokol bu nedenle hala açıklanmamış, hatta devlet sırrı gibi saklanmaktadır.

Bu nedenle CTP kurultayını hiç gecikmeden yapmalı ve kabuk değişimini tamamlamalıdır.

Bu CTP’yi erken toparlayacak ve öne fırlatacak en önemli gelişme olur. Bu saatten sonra gecikme zaman kaybından ve olayların arkasından sürüklenmekten başka birşey değildir.