CTP’de bir süredir içten içe yaşanan tartışmalar artık ses verir duruma geldi. ‘Gizli Rapor’un basına sızmasıyla birlikte başlayan ‘tartışmalar’ sosyal paylaşım sitelerinde açık açık yapılıyor şimdilerde...
Karşılıklı tartışmalar, imalar, paylaşımlar…
İşte dün televizyon ve radyolara yapılan açıklamaların sosyal paylaşım sitelerine yansıması…

---

"Jurassic parkı hatırlasın bize dinazor diyenler. Kabuğumuzu kırarsak ordu da baş edemeyecek bizimle. Neden bıyıklı denilerek ötekileştirilmek istendiğimizi biliyoruz. Tekellere karşı çıkmaya devam edeceğiz. Elbette sosyal medya bir tartışma ortamıdır. Beni üzen tartışmaların sığlığı ve düzeyidir"  Ferdi Sabit Soyer (CTP eski Genel Başkanı, Milletvekili)
---
"Bizim partide facebook devrimcisi çoktur." Kutlay Erk (CTP eski MYK üyesi, eski belediye başkanı)

***
TAK'a müdür adayı: Serhat Kotak

Başbakan Yardımcılığı'na bağlı Türk Ajansı Kıbrıs'a yeni müdür adayının, basın ailesinin içinden bir isim, Serhat Kotak olduğunu öğrendik.
Serhat Kotak, Demokrat Parti’den milletvekili adayı olarak da seçimlere katılmıştı; merhum gazeteci İsmet Kotak’ın oğlu.
Serdar Denktaş'ın Türk Ajansı Kıbrıs için öncelikli tercihinin Serhat Kotak olduğu, bir diğer alternatif isim olarak da akademisyen Neriman Saygılı'nın düşünüldüğü öğrenildi.
Şu anki TAK Müdürü Hüseyin Yalyalı, seçim yasaklarına saatler kala eski Dışişleri Bakanı, ardından UBP Genel Başkanı olan Hüseyin Özgürgün tarafından bu göreve atanmıştı.
Başbakanlığa bağlı BRT Müdürlüğü konusunda ise henüz net bir karar verilmediği öğrenildi. Eski Başbakan İrsen Küçük tarafından BRT müdürlüğüne atanan Mete Tümerkan'ın şimdilik durumu belirsiz. Tümerkan, BRT'nin yerel özellikli program akışını zenginleştirmesi ve ekranlarını yeni yüzlere açması ile övgü alırken, iç bünyedeki görevlendirmeleri ve Kıbrıs Türk medyası içinde taraf olduğu, tüm medyaya eşit durmadığı iddiaları ise eleştirildiği konular arasında…
Her iki kuruma yeni yönetim kurulu üyelerinin atanmaması da dikkat çekici...

***

Davalar geri çekilsin

20 Temmuz Fen Lisesi’nde öğretmenlik yapan Nilgün Orhon davasını hatırlıyorsunuz, 2001 yılında yazdığı bir yazı nedeniyle görevinden uzaklaştırılmış ona destek eylemlerinde ise aralarında gazetecilerin ve sendikacıların da bulunduğu 25 kişiye dava açılmıştı.
Şimdi bu hatırlatmayı neden yaptık? Biliyorsunuz Doğu Akdeniz İlkokulu ile Koleji’nin geçmiş UBP hükümeti tarafından Doğa Koleji’ne verilmesi üzerine yapılan eylemler sonucu birçok sendikacı şimdi mahkeme koridorlarında…
Meclis’te ise, DAİ ve DAK’ın ‘peşkeş’ çekilip, çekilmediği konusunda Araştırma Komitesi oluşturuldu, ön görüşmesi de bugün yapılacak.
Tekrar Nilgün Orhon konusuna dönecek olursak, 2001 yılında görevinden uzaklaştırılmış ancak 2004 yılında CTP’nin hükümet olmasıyla birlikte bu davalar geri çekilmiş, dönemin Milli Eğitim Bakanı Erbil Akbil, Orhon’u görevine iade etmişti.
Yani bugünkü durum da farklı değil…
O nedenle hükümet, öncülük edip, bu davaların geri çekilmesi için gerekli yolları izlemeli.
Ve asıl dava açılması gerekenlere dava açmalı…

Nilgün Orhon olayını hep birlikte bir kez daha hatırlayalım…
Yıl 3 Nisan 2004 YENiDÜZEN arşivinden;
“AFRİKA gazetesindeki bir makalesi gerekçe yapılarak Aralık 2001’de görevinden alınan ve 20 Temmuz Fen Lisesi’ndeki öğretmenliğine son verilen öğretmen Nilgün Orhon, Eğitim Bakanlığı’nın girişimi üzerine görevine iade edildi.
2001 yılında dönemin Eğitim Bakanlığı’nın şikayeti üzerine Kamu Hizmeti Komisyonu’nun dava açtığı ve görevinden uzaklaştırdığı Nilgün Orhon, bir süre önce İngiltere’ye gitmiş ve burada yaşamaya başlamıştı.
1097’te ikinci harekatın sözlü şifresi olan Türk askerlerinin oldukları yerlerden ilerlemesi için verilen “Ayşe tatile çıksın” komutuna atfen yazdığı makalelerde “Ayşe, tatilin uzun sürdü” diyen Nilgün Orhon, yerel seçimlerde de Lefkoşa Belediye Başkanlığı’na aday olmuştu...
Nilgün Orhon’un makaleleri gerekçe yapılarak 20 Temmuz Fen Lisesi’ndeki görevinden alınmasına tepki gösteren KTOEÖS ise burada grev ilan etmiş, grev esnasında polis sendikacıları döverek tutuklamış, aralarında 4 gazeteci ve 21 sendikacı ile sivil toplum örgütünün bulunduğu 25 kişiyi devlet dava etmişti. Yine dönemin Eğitim Bakanlığı’nın şikayeti üzerine dava edilen gazeteciler ve sendikacılar, “mülke tecavüz”le suçlanmışlar ve grevi izleyen gazetecilerin dava edilmiş olması, uluslararası gazeteci örgütlerinin yakın ilgisine neden olmuş, bu uluslararası yıllık basın raporlarına da girmişti.”

***

YORUM

O şimdi asker

“Şimdilerde gençler ve aileleri bu işe kesin bir çözüm istiyorlar.
Emek, beyin, enerji, ekonomi ve birçok olumlu olgunun göçüne sebep olan askerliğin gereksizliği tartışma dahi götürmeyen bir süreç.
Biz insanların, hele de Kıbrıs’ta, savaş aktörlerine ihtiyacımız yok. Savaşlardan ve yokluklardan çok çekmiş bu halkın istediği, artık, barış ve geleceğe güvenle bakabilmek.
Aslına bakarsanız profesyonel askerlik de bu soruna çözüm olamaz.
Askerlik toptan kaldırılmalı.
Ama illa ki bazı kesimler rahat olacak ve bu işin hala işe yaradığına inanmaya devam edeceklerse, profesyonel askerlik kademeli olarak militarizmin ortadan kaldırılması için bir geçiş olabilir.
Bunun yerine cinsiyete bakılmaksızın sivil topluma, sosyal hizmet bağlamında katkı sağlamak için bir sistem geliştirilmesi açıkça önerilebilir.”

ÇİĞDEM DÜRÜST

***

FACEBOOK

“Birbirlerinden ayrı yürüyorlardı... İçlerinden biri aniden karşıdan karsıya geçmek isteyebilir diye gözüm üzerlerindeydi... Akmayan trafiğe rağmen kaldırımda yürümeye devam ettiler sonra yaya geçidini kullanarak karşıdan karsıya geçtiler... Çok şaşırdım insanlar bile yaya geçidine 5 metre kala yola atlarken bu iki köpecik yaya geçidini kullandı !”

Hürmüs Kayakan Sarp’ın profilinden

***

Lefkoşa Marmara bölgesinden şikayet!

OKURUN mesajı: Bugün sabah çekilen fotoğraflar.. Marmara bölgesinin DURUMU... 9 Ekim çarşamba gününden itibaren bölgeye çöp arabası uğramamıştır. (Lefkoşa Belediyesi, bu mesajı değerlendirerek, inanıyoruz ki gereğini yapacaktır. Ve boş alana çöpünü bırakan vatandaşlar da biraz daha duyarlı olacaktır.)