Cumhurbaşkanı Özel Temsilcisi Ergün Olgun, Tatar-Guterres görüşmesi öncesinde BRT Ana Haber bültenine bağlandı, görüşmeyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Olgun şunları söyledi:

“Buraya Kıbrıs Türk tarafı olarak çok pozitif bir niyetle geldik. Amacımız Kıbrıs’ta biz uzlaşı, temel olarak amacımız şu anda mevcut statüko Kıbrıs’ta bir uzlaşının gerçekleştirilmesi için gerekli şartları oluşturmuyor. Yani taraflardan bir tanesi kendini tek egemen olarak görüyor, diğer tarafı da statüsüz bir noktada bırakmış.

Uluslararası camia da mevcut statükoyu çok da fazla bir değiştirme, şu ana kadar, gayreti içerisinde olmadı. Bu koşullarda denklik içerisinde ve eşitlik içerisinde bir uzlaşının gerçekleştirilmesi mümkün değil, yani teknik olarak baktığımızda tarafların eşit olması gerekirken böyle bir asimetrik statü durumu söz konusu. Şu anda Genel Sekretere bir takım bunun aşılması için yapıcı tekliflerle gidiyoruz.

Bir, statünün denkliğinin sağlanması açısından, bir de taraflar arasında sadece yukarıdan aşağıya değil, yani siyasi süreç içerisinde bir çözüm arayışının yeterli olamayabileceği, aşağıdan yukarıya da süreçlere ihtiyaç olabileceği düşüncesiyle, ayrıca aşağıda yukarıya derken taraflar arasında iki halkın günlük yaşamını ilgilendiren konularda daha etkin ve daha fiili bir işbirliği ortamının yaratılması için bir takım tekliflerimiz olacak.

Dolayısıyla hazırlıklı geldik bu görüşmeye. Cumhurbaşkanımızın önünde gerçekten çok kapsamlı bir program var, bu programı kısmetse bugün yapacağımız toplantıda sunacağız. Ayrıca pazartesi günü de cumhurbaşkanımız yapılacak üçlü gayrı resmi toplantıda bu tekliflerimizi gerek sayın genel sekretere gerekse sayın Anastasiadis’e anlatacak, sunacak. Amacımız önümüzdeki dönemde bir açılımı hem denklik içerisinde hem de anlamlı bir şekilde sağlayabilecek şartları yaratmak olacak.”

Soru: Pazartesi üçlü toplantı var. bugünkü görüşme de Pazartesi günkü üçlü toplantıya ışık tutacak, değil mi?

“Kesinlikle, amacımız zaten başında söylediğim gibi uzlaşı şartlarını mümkün mertebe, temel ama iki taraf arasında, biz neticede bir adayı paylaşıyoruz, bu ada içerisinde kavgalı olamayız, birbirimize saygılı olmamız lazım. Saygının da temeli muhakkak ki eşitlik ilkesinde yatıyor. Amacımız biraz önce bahsettiğim gibi genel sekreteri ve uluslararası camiayı Kıbrıs’taki bahsettiğim siyasi ortamı, siyasi şartları bu işbirliğine imkan verecek şekilde hazırlamak. Yani biz kavgalı olamayız, işbirliği içinde olmamız lazımdır, bu işbirliğinin kurumsal ve anlamlı olması gerekir. Temel mesele tarafların eşitliklerine saygılı olacak bir çerçeve oluşturmaktır.

Bu nedenle Kıbrıs Türk tarafı, biraz önce bahsettiğim gibi, taraflardan biri ben egemenim diyor, tarafların eşitliğini sağlamak için egemen eşit olduklarını ortaya koyuyoruz ve ayrıca statülerinin de sadece iç hukuk açısından değil, uluslararası hukuk açısından da eşit olduğunu göstermek için, eşit uluslararası hukuk zeminine saygı gösterilmesini, bunun teyidini bekleyen daha doğrusu teyidini gerektiren bir durumla karşı karşıyayız, bunu anlatacağız.

Bunların yapılması halinde resmi bir müzakerenin taraflar arasında, kurumsal işbirliğini hedefleyen bir resmi müzakerenin başlayabileceğini, bunun sonucunu önceden herhangi bir şekilde önyargılı bir şekilde ortaya koymak istemediğimizi, sonucun müzakereler sonucunda ortaya çıkacağını ama amacın kurumsal işbirliği olmak olduğunu ortaya koyacağız.

Bugünkü toplantı o açıdan son derece önemli çünkü genel sekreter bizim vizyonumuzu birinci elden görmüş olacak. Bahsettiğim gibi bu sadece siyasi düzeyde değil, ayrıca aşağıdan yukarıya doğru da süreci hızlandıracak bir takım önerilerimiz olacak.”