
“Çürüme her yanı sardı, bu yapıdan kurtulacağız”
CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy, hükümetin ne yaptığını bilmediğini ve ülkede ciddi bir yönetsel kriz yaşandığını söyledi ve ekledi: "Partizan istihdam arttı, devletin içinin boşaltıldı, rüşvet yolsuzluk ve usulsüzlük hiç olmadığı kadar ayyuka çıktı..."
YENİDÜZEN - Özel
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Sekreteri Asım Akansoy, ülkenin çok kötü bir gidişatta olduğuna dikkat çekerek “Bu gidişatı erken seçim temizler” ifadelerini kullandı.
Kanal Sim’de Mert Özdağ’ın sorularını yanıtlayan Asım Akansoy, “Adına hükümet diyen yapının önünde bir yol haritası yok, ne yaptıklarını da bilmiyorlar” dedi. Asım Akansoy, “Güçlü bir hükümetle bu ülkeyi ayağa kaldırmak mümkündür” diye konuştu.
“Hükümetin önünde bir yol haritası yok, ne yaptığını bilmiyorlar”
Ciddi bir süredir ülkede yönetsel kriz olduğunun altını çizen Akansoy, “Hükümetin önünde bir yol haritası yok, ne yaptığını bilmiyorlar” dedi. Ülkede bir hükümet boşluğu bulunduğuna işaret eden Akansoy, bu boşluğun birçok alana etki ettiğini kaydetti. “Kurumlarımız inanılmaz derecede zayıflamıştır” diyen Akansoy, devlet kurumları içerisinde liyakat sisteminin bozulduğunu vurguladı. Asım Akansoy, “UBP kurultayı döneminde geçici işçi statüsünde birçok kişi işe alındı. Bir yıl içerisinde görevlendiren kişi sayısı 600’ün üzerindedir. Çok büyük ölçüde partizan istihdamı var burada. KHK üzerinden alınan kişi sayısı ise sadece 60 civarındadır” dedi. Yeniden yapılanmaya ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Akansoy, “Devlet kurumlarının verimsizliğinin Kıbrıs Türk insanının hizmet alımına olduğu kadar ekonominin yönetilmesi noktasında da önemlidir” diye konuştu. “UBP-DP-YDP topluma öyle bir zarar verdi ki devlet yapısının içini boşalttılar” diyen Akansoy, yükseköğretimde de “rezil-rüsva” duruma gelindiğine vurgu yaptı. Son yıllarda devlet kurumlarının içerisinde çok ciddi anlamda rüşvet ve yolsuzluk bulunduğunu kaydeden Akansoy, “En alttan en üste çürüme dört bir tarafımızı sardı” ifadelerini kullandı.
“Daha üretken bir yapıya ihtiyaç var”
Akansoy, “Devletin yöneten kişilerin kim olduğu çok önemlidir. Bu kişiler “ben de vatandaş yapmalıyım” diyen kişilerdir. En üstten en alta kadar büyük bir dağınıklık söz konusudur. Balık baştan kokar. Bu sorunun çözümü en üstten olur ama yeniden bir hamle yapabilmek için tüm kurumları yeniden ele almak ve yapılandırmak gerekir” dedi. Dürüst bir sistem kurgulamak gerektiğine dikkat çeken Akansoy, “Gidişat çok kötüdür, bu gidişatı erken seçim temizler” dedi. Bürokrasinin, hantal, sorun çıkaran bir organizma olmaması gerektiğine vurgu yapan Akansoy, devletin temelinin yasal mevzuat olduğunu ifade etti. “Daha üretken bir yapıya olan ihtiyaç çok acildir” diyen Akansoy, üretim planlamasının önemine işaret etti. Akansoy, “Hangi alanlarda üretim yapılıyor? Bu üretilen ürünler pazarlanabiliyor mu? Sorunların kaynağı nedir?” diye sordu ve tüm bunların masaya yatırılıp planlanması gerektiğine dikkat çekti. Akansoy, üretimin esas olduğunu vurguladı.
“Güçlü bir hükümetle bu ülkeyi ayağa kaldırmak mümkündür”
Bu ülkede yatırımcı olarak bulunan, dürüst bir şekilde işini yapan insanlarla oturup ülkenin nasıl geliştirilebileceğinin konuşulması gerektiğini belirten Akansoy, bir plan yapılmasının önemine işaret ederek söz konusu planın meclisten de geçirilmesi gerektiğine dikkat çekti. “Türk Lirası bizim için bir kara deliktir” diyen Akansoy, ülkemizde para politikası olamayacağını hatırlattı ve Ankara’nın aldığı kararlara bağlı olunduğunu söyledi. Enflasyonun katmerlenerek ülkeye geldiğini dile getiren Akansoy, “Bu fark kapatılmalıdır. Fark kapatılmazsa enflasyon altında boğuluruz. Biz aslında TL kullandığımız için enflasyon vergisi ödüyoruz” dedi. Türkiye’nin aldığı kararlara tabi olunduğunun altını çizen Akansoy, istikrarlı muhasebe birimi olarak Euro’ya geçişin önemini vurguladı. “Tedavülde olan para yine TL olacak ancak muhasebe birimi olarak Euro kullanacağız” önerilerini yineleyen Akansoy, çoğu fiyatın dövize endeksli olduğunu kaydetti ve tüketicinin kaybettiğini belirtti. Ülkede çok büyük sorunların olduğunu söyleyen Akansoy, eğitim, sağlık, yolsuzluklar gibi sorunların toplumsallaştığını kaydetti. Bu sorunların artık herkesin sorunu olduğuna dikkat çeken Akansoy, “Güçlü bir hükümetle bu ülkeyi ayağa kaldırmak mümkündür” dedi. Akansoy, “Nüfus sayımı, vatandaşlık yasası yapacağız, eğitimde, sağlıkta olağan üstü hal ilan edeceğiz. Adım adım gideceğiz” diye konuştu.
“Ortaya koyulan argümanlar kabul görmedi”
Kıbrıs sorunuyla ilgili de konuşan Akansoy, ortaya koyulan argümanın kabul görmediğine dikkat çekti “Konu şu an itibariyle çözüm bağlamına geldi, oturdu” diyen Akansoy, Tatar’ın ortaya koyduğu argümanların ortak düzeni bozduğu için BM Genel Sekreteri’nin bu dönem içerisinde hiç resmi toplantı yapmadığının altını çizdi. Tatar’ın zemini terk ettiğini vurgulayan Akansoy, Tatar’ın zeminden kaçtığı için bütün toplantıların gayri resmi yapıldığını kaydetti. Cenevre’deki toplantının da gayri resmi olacağını kaydeden Akansoy, yeni geçiş noktalarının açılmasının önemine dikkat çekti. Akansoy, “Anlayabildiğim kadarıyla Haspolat ve Luricina üzerinde bir karar oluştu ama fiiliyata geçmedi” diye konuştu. Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun yaklaşımlarının kendilerini şaşırtmadığını vurgulayan Akansoy, Ertuğruloğlu’nun kendi dünyasına uygun hamleler yaptığını belirtti. 5+1 toplantısından sonra olabilecekleri yorumlayan Akansoy, “Günün sonunda herhangi bir ortaklaşma olmadığı için o toplantının erteleneceğini düşünüyorum” dedi. Yeni bir toplantı tarihinin çıkacağını ifade eden Akansoy, “Ortaklaşma yoksa, hamle yapabilme kapasitesi yoktur BM Genel Sekreterinin” dedi. Temkinli bir iyimserlik içerisinde olduğunu vurgulayan Akansoy, “Kıbrıs sorunu çözüm sürecindedir her şeye rağmen” diye konuştu. Toplumun bütün kesimlerinin çözüm istediğine dikkat çeken Akansoy, bu süreci sorumlulukla ve ciddiyetle götürebilecek kişinin Tufan Erhürman olduğuna işaret etti.