Daha çok tanıtılmaya muhtaç olan bir kültürümüz… Lefkara İşi
Daha çok tanıtılmaya muhtaç olan bir kültürümüz… Lefkara İşi
Sevgi Yalman
Kasım Uluçaylı, Gazimağusa Suriçi’nde faaliyet gösteren Uluçaylı Hand Made Shop’un sahibi olan aslen Mennoya(Ötüken)lı bir esnaf. İstiklal Caddesi’nde, Kıbrıs’a özgü ipek kozası, hasır sandalye ama en çok da Lefkara işi satışı yapıyor. İşyerinin önüne sıraladığı dizi dizi el işi hediyelik eşyalar hem yabancı turistlerin hem de yerli halkın ilgisini çekiyor. Konuşmak ve fikrini söylemekten çekinmemesi nedeniyle TV ve gazetelerin de gözdesi. “Vatandaş ne diyor” başlıklarının sürekli konuşmacısı... Güvenlik Kuvvetlerinden emekli olduktan sonra, çocukluğundan beri çok sevdiği için Kıbrıs’a özgü el işleri satmaya karar vermiş. “Anam çok iyi işlerdi” dediği Lefkara işinden başlamış. Bugün iş yerinde Lefkara işi tepsi, masa örtüsü, pano, bardak altlığı, ayna ve cüzdanların yanı sıra diğer el işleri de satıyor. Sattığı ürünleri ise Köy Kadın kurslarına giden kadınlar ve Çayırovalı kadınlardan satın alıyor.
Uluçaylı “Kıbrıs kültürünü tanıtırken hem onlar hem de ben kazanıyorum” derken Devletin turizm politikalarının yetersizliğinden de şikâyet etti.
Tam bir Kıbrıslı olan, konuşurken araba veya otomobil yerine hala “tomofil” diyen Kasım Uluçaylı ile yaptığımız söyleşiden satır başlarını topladık;
• Kıbrıs el işleri, çocukluğumdan beri içimde bir sevgidir. Bu işe o yüzden girdim. Lefkara, benim köyüm Mennoya’ya çok yakındı. Anam da Lefkara işi işlerdi. Sattığım ürünlerin çoğunu köy kadın kurslarına katılan bayanlar, siparişim üzerine yapar. Lefkara işinden başka beğendiğim diğer el işleri olursa onları da alırım.
• Lefkara işi,14.yy’da Venedik döneminde Lefkara köyünde başladı. Kumaşı ham keten, ipliği saf pamuktur. Bir yastık üzerine yerleştirilerek veya kasnak kullanılarak yapılır. Yaprak, dere, yıldız gibi motifleri var. Leonardo Da Vinci, son akşam yemeği eserinde dere motifi kullandığı için buna Da Vinci işi de denir. Bu, çok satılan bir motiftir.
• Bizim bölgemizde yaşayan kadınlar, kızlarının çeyizini Lefkara işleri ile yaparlardı. Nesilden nesile geçti. Şimdiki gençler pek ilgilenmez ama bu kültürümüzün bir parçasıdır. Yaşatmak lazım. Hem kültürümüze, hem de üreten kadınlara katkı sağlar.
• Turizm Bakanlığı, turizm tanıtımında, el işleri açısından yetersizdir. Ciddiye alınmıyor galiba... Turizm Tanıtma Daireleri bizimle irtibata geçmeli, Turizm Fuarlarında veya tanıtım olan fuarlarda bizim ürünler de yer almalı. Hatta Lefkara işi yapan kadınlarımızdan biri, bu fuarlara gidip bu işi orada canlı canlı göstermeli.
• Lefkara işine Rum sahip çıktı. Halbuki bu Kıbrıs’ımızın kültürüdür. Geri kalmamalıyız. Üstelik biz KKTC’de daha da ucuz satıyoruz. Geçenlerde, bir müşterim, Lefkara köyünden 40 Euro’ya aldığı bir ürünü bende 50 TL’ye görünce çok şaşırdı.