1. HABERLER

  2. RÖPORTAJ

  3. “Daha güçlü yatırımlar ile çalışmalarımız devam edecek”
“Daha güçlü yatırımlar ile çalışmalarımız devam edecek”

“Daha güçlü yatırımlar ile çalışmalarımız devam edecek”

Mesarya Belediye Başkanı Ahmet Latif, belediyelerin birleşmesinin ardından artan sorumluluklarla birlikte halkın hizmetlere erişiminde zorluk yaşandığını söyledi. Altyapıya öncelik verdiklerini belirten Latif, yeni bir proje müjdesi verdi.

A+A-

Aygün Bahar ÖKMEN

Mesarya Belediye Başkanı Ahmet Latif, belediyelerin birleşmesinin ardından karşılaştıkları zorluklara ve hayata geçirmeyi planladıkları projeleri YENİDÜZEN’e anlattı. Latif, dört belediyenin bir araya gelmesiyle sorumluluk alanlarının ve nüfusun arttığını, ancak halkın belediye başkanına ulaşmakta zorluk yaşamaya başladığını ifade etti.

Belediyecilikte altyapıya öncelik verdiklerini vurgulayan Latif, drenaj ve kaldırım çalışmalarını tamamlamadan büyük projelere geçmeyi doğru bulmadıklarını belirtti. Başkan Latif, 2025 yılı içinde tamamlanması hedeflenen mezbaha/kesimhane projesi olduğunu söyledi, “Bölgemize ve KKTC’ye sağlıklı eti ulaştırmakla ilgili güzel ve gerekli bir proje.” dedi.

Latif, merkezi yönetimden yeterli destek alamadıklarını, ancak sağlık ocakları, okullar ve futbol sahaları gibi birçok alanda halk için çalışmaya devam ettiklerini söyledi. Latif, Mesarya’nın hızla gelişen bir bölge olduğunu ve kırsala olan yönelimin bölgeyi cazip hale getirdiğini dile getirdi.

Nüfusu tam olarak tespit etmek için Mekânsal Adres Kayıt Sistemi'ni tamamlamayı hedeflediklerini kaydeden Latif, bu sayede daha planlı ve ihtiyaçlara uygun yatırımlar yapabileceklerini söyledi.

 

“Akdoğan ve Mesarya Belediye Başkanı arasındaki uçurumları yaşayarak öğrenen bir başkanım”

YENİDÜZEN: Belediyelerin birleşmesinin üzerinden iki yıla yakın süre geçti. Deneyimli bir Belediye Başkanı olarak, birleşmenin artı ve eksilerinin neler olduğunu okuyucularımızla paylaşabilir misiniz?

“İki dönem boyunca Akdoğan Belediye Başkanı görevini üstlendim. Çalışmalarımız Akdoğan ile ilgiliydi. Çok daha küçük ölçekte bir nüfusa çok daha hâkim bir şekilde müdahale edebiliyorduk. 4 Belediye başkanımızdan üçü, Belediyelerin birleşmesi hususuna olumlu yaklaşıyor. Belediye, büyük olacak, dolayısı ile imkânları daha fazla olacak diye bunu istiyordu. Ancak sosyal haklar, gelir-giderler, bütçe ve harcamalar ne şekilde yeniden ayarlanacak gibi konular zemininde bu durum, aynı zamanda bir bilinmeze yolculuk olacağı için, belediyelerin birleşmesini istemiyordum. Biz kırsal bir bölgenin belediyesiyiz. Halkımız dara düştüğünde ilk çaldığı kapı, belediyenin kapısıdır. İnsanlar, derdini o belediye başkanına anlattığında her şeyin daha iyi olacağına, süreçlerin daha sağlıklı şekilde ilerleyeceğine inanıyordu. Belediyelerin birleşmesinden sonra halkımız bize ulaşmakta zorluk yaşıyor. Bunun sebebi alınması gereken kararların, görüşülmesi gereken konuların belediyelerin birleşmesi ile yoğunlaşması. 3 bin kişiden sorumlu bir belediye iken neredeyse 15 bin nüfustan sorumlu bir belediye haline geldik. İnsanlar ise en ufak sıkıntısını belediye başkanı ile görüşmeye alışmıştı. Ancak şimdi öyle bir yoğunluk var ki bazen telefonlara cevap verebilecek durumumuz bile olmuyor. Elbette o sırada cevap veremesek bile ilk boşlukta kendilerine geri dönüş sağlıyoruz. Ancak eskisi kadar kolay olmuyor. Akdoğan Belediye Başkanı ile Mesarya Belediye Başkanı arasındaki uçurumları yaşayarak öğrenen bir başkanım.

Adada ilk defa bu denli büyük bir belediye birleştirmesi yaşandı. Belediyeler genellikle 2-2 birleşti ancak bizde 4 belediye bir araya getirildi.

Paşaköy’deki, Dörtyol’daki, Vadili’deki ve Akdoğan’daki belediyede çalışan bir bireyin saat başı ücreti, dört farklı ücret, dört çeşit sendikal haklar ve dört çeşit muhasebe. Birleşme ile birlikte belediyeler maddi açıdan biraz daha canlı durumda, bu doğrudur. En azından belirli projeler yapılabilir duruma geldi. Ancak, eğer Belediyeler Yasası güncel vergileri alabilmek adına güncellenseydi, bence bunu belediyeler birleştirilmeden de yapabilirdik. Örneğin ben Akdoğan Belediye Başkanı iken, temizlik ve sağlık ücreti olarak yılda 220 TL alıyorduk. Şimdi aylık 390 TL alıyoruz. 1995’te geçmiş bir Belediyeler Yasası’ndan söz ediyoruz. Biz bu yasa ile 2022 yılına kadar halka hizmet vermeye, bir şeyler üretmeye çalıştık. Elimizdeki imkânlar kısıtlı olduğu için bunları yaparken en acil olanlara öncelik vermek durumundaydık. Maddi gücümüz ve manevra kabiliyetimiz ona göreydi.”

 

“Alt yapı olmadan üst yapı yaratmaya çalışmak parayı ve emeği boşa harcamaktır”

YENİDÜZEN: Bu sürede hangi projelerinizi hayata geçirebildiniz? Önümüzdeki süreçte hayata geçirmeyi planladığınız projeler neler?

“Devraldığımız belediyelerin belediyecilik açısından eskiden başkanlığını yapmış olduğum Akdoğan Belediyesi ile arasında dağlar kadar fark vardı. Örneğin çocuk parkları, drenajlar, kaldırımlar, temizlik, alt yapı çalışmaları, sosyal ve kültürel faaliyetler hakkında üretilen projelerde çok eksik vardı. Bu dönem normalleşme süreci ile geçiyor aslında. Yavaş yavaş her yerin alt yapısını toparlamaya çalışıyoruz. Çünkü alt yapı olmadan üst yapı yaratmaya çalışmak parayı ve emeği boşa harcamaktır. Bundan dolayı altyapı özellikle de drenaj ve kaldırımlar yapıldıktan sonra daha büyük projelere geçilebilir. Biz bu dönemi, yıllar önce yapılması gereken ancak yapılmayanları toparlayarak, bundan sonra atacağımız adımlarda daha büyük projelere geçeceğiz. Büyük bir projemiz var, mezbaha/kesimhane projesi. Onu da 2025 yılı içerisinde bitirmek için çalışmalarımız var. Bölgemize ve KKTC’ye sağlıklı eti ulaştırmakla ilgili güzel ve gerekli bir proje.”

bur-4550.jpg

YENİDÜZEN: Merkezi yönetimden yeterli destek alabiliyor musunuz?

“Sağlık ocağı, okul, futbol sahası ve yollara kadar, belediyelerin görevi olmamasına rağmen halkımıza hizmet götürebilmek adına tüm gücümüzle çalışıyoruz. Okullar açılmadan tüm okullar elden geçiyor. Sıvası, boyası, suyu, parkesi, betonu, tuvaleti, kâğıdı gibi her şeyiyle. Aslında bu, Belediyeler Yasası güncellenirken Avrupa ülkelerinde olduğu gibi okullar, yollar, sağlık ocakları, karakollar, itfaiyeler Belediye’ye bağlanmalıydı. Dairelere verilen bütçeler belediyelere aktarılmalıydı. Çünkü bunları belediyeler yapıyor. Kendi sorumluluklarında olmamasına karşın, bunların tüm işlerini belediyeler üstleniyor. Bundan dolayı bunların bütçesel bazdaki karşılığı da belediyelere verilmeli ki, belediyeler daha güzel hizmet verebilsin. Çift şeridin ortasındaki refüjü temizledik. Normalde bunu Karayolları yapmalı. Banketleri yapıyoruz, ama Karayollarının görevi. Yedi tane okulumuz var. Sadece eğitim öğretim dönemi başlamadan değil, dönem içerisinde de her ihtiyaçlarında destek oluyoruz. 5 tane çim sahamız var, bakım ve onarımını yapıyoruz. Ancak kaynağı Spor Dairesi’ne gidiyor. Normalde buraların işlerini de Spor Dairesi yapmalı ama belediye yapıyor. Tüm belediyeler bu bakım ve tamiratları yapıyor. Bütçelerimizi toparladıkça daha da güçlü yatırımlar ile çalışmalarımız aralıksız devam edecek.”

 

“Tahminimiz nüfusun 15 bin civarında olduğu”

YENİDÜZEN: Bölgede nüfusu nedir? Altyapı bu nüfus için yeterli mi?

“Tüm belediyelerin yapmaya çalıştığı Mekânsal Adres Kayıt Sistemi diye bir uygulama var. Biz de kısa bir süre içerisinde bu konudaki çalışmalarımızı tamamlayacağız. Böylelikle asker dışındaki nüfus tam olarak elimizde olacak. Tahminimiz nüfusun 15 bin civarında olduğu. Bu projenin tamamlanması ve tam nüfusun ortaya çıkması ile birlikte hangi bölgenin neye ihtiyacı olduğu da netleşecek. Verisel bazda daha çok bilgi olacak elimizde. Hangi bölgeye park yapılmalı, hangi bölgeye drenaj gerektiği gibi… En önemlisi drenaj çünkü mevsimler değişti. Yağış oranları çok anormal geliyor. Drenajların bakım onarımı ve yapımı ile ilgili ciddi çalışmalar gerçekleşecek. Daha önceleri Türkiye Cumhuriyeti Yardım Heyeti finansman sağlıyordu. 2018 yılından beri oradan bir yardım gelmiyor. Kendi yağımızda kavruluyoruz. Projelerimizde öncelik sırasına göre ve sıkıntıların büyüklüğüne göre bir sıralama belirledik.”

bur-4540.jpg

“Mesarya hızla gelişerek güzelleşen ve herkesin hayal ettiği bir bölge”

YENİDÜZEN: Mesarya Bölgesi Türkiye’deki sosyal medya fenomenleri ve farklı sosyal medya hesaplarında “yeni lüks yerleşim bölgesi” olarak tanıtılıyor. Belediye ve bölge halkı bu konuya nasıl yaklaşıyor?

“Özellikle depremden sonra imkânı olan herkes kırsala doğru kaçıyor. Mesarya da bununla ilgili hedef bölgelerden biri. Mesarya kırsal ve hızla gelişerek güzelleşen ve herkesin hayal ettiği bir bölge. Merkezlere eşit uzaklıkta. Mağusa’ya Lefkoşa’ya, Girne’ye ve Ercan’a yarım saat gibi bir mesafede. Şu anda nüfus kalabalığı da yaşamayan bir bölge. Elbette 10 sene içerisinde bu durum ne şekilde değişir bilemeyiz. Çünkü. Parselasyonlar ve inşaat ruhsatları ile ilgili ciddi anlamda büyük projeler geliyor. Bunların da nereye kadar nasıl gideceğini şu anda biz bile kestirmekte zorluk çekiyoruz. Bölge halkı da durumu merakla izliyor. Yol ve su geliyorsa, oraya hayat geliyor demektir. İnsan akımları yoğunlaştığında ise belediyeler yatırım adımlarını atacaktır.”

Bu haber toplam 1262 defa okunmuştur