Daha sivil bir ülke için!
CTP NE YAPTI? / YAZI DİZİSİ [3]
CTP'li hükümetler döneminde neler yaşandığını aktarmaya devam ediyoruz…
Bugün sivilleşme, demokratikleşme ve özgürlükler anlamında atılan adımları konuşacağız…
Elbette bu konu çok hassas bir konu…
Ve hala yapılamayanlar var!
Anayasa’daki geçici 10. madde hale yerinde!
Hala, GKK'nın başına bir Kıbrıslı Türk komutan atanamıyor.
Hala, GKK TC genel kurmayına bağlı…
Keza memleketteki güvenlik, savaş ve ateşkes koşulları nedeniyle hala Türk askerine emanet…
Ancak memleketin içine dönük atılan ve atılabilecek adımlar var.
Yani, bu konu, sivilleşme denen olgu hala irdelemeye değer bir konu.
Ve elbette CTP'nin de yeni dönemde yapması gerekenlerin listesi uzun.
Ancak yapılamayanların yanında bu güne kadar fazlaca yapılanlar da var.
Örneğin; gazetecilerin mesleki faaliyetlerinden dolayı hapislikle cezalandırılmaları CTP döneminde kaldırıldı.
Sivillerin askeri mahkemelerde yargılanmasını önleyecek ve askeri yargıçların yerine sivil yargıçların atanmasını sağlayacak düzenlemeler yapıldı.
Tüm sahillerimizi kapsayan askeri yasak bölge uygulaması değiştirildi.
UBP hükümeti döneminde (2013) alımına karar verilen “TOMA” ülkemize sokulmadı.
2002-2003 döneminde sendikacılar aleyhine açılan bütün davalar geri çekildi. (2004)
Meclis’in önü toplantı ve gösterilere açıldı.
Şimdi detay detay sivilleşme, demokratikleşme ve özgürlükler anlamında CTP'li iktidarlar döneminde yaşananlara bakalım:
Sivilleşme: Siviller sivil mahkemeye!
2004-2009 DÖNEMİ:
- Sivillerin askeri mahkemelerde yargılanmasını önleyecek ve askeri yargıçların yerine sivil yargıçların atanmasını sağlayacak düzenlemeler yapıldı.
- Tüm sahillerimizi kapsayan askeri yasak bölge uygulaması değiştirildi.
- “Güvenlik Kuvvetleri Yasası”nda yapılan değişiklikle ilk kez bir Kıbrıslı Türk generallik rütbesine yükseltildi.
- “Güvenlik Kuvvetleri Mahkemesi Yasası” ile “Güvenlik Kuvvetleri Yargıtayının Kuruluşu ve Yargılama Usulü Yasası”nda değişiklik yapılarak basın mensupları ve diğerlerinin askeri mahkeme yerine sivil mahkemelerde yargılanması sağlandı.
- Lefkoşa’da kent içinde var olan, 1963-74 arasında inşa edilen eski barikatlar ve askeri düzenlemeler kaldırıldı.
- UBP hükümeti döneminde (2013) alımına karar verilen “TOMA” ülkemize sokulmadı.
Basının özgürleşmesi: Gazeteciler hapis kalktı!
2004-2009 DÖNEMİ:
- Gazetecilerin mesleki faaliyetlerinden dolayı hapislikle cezalandırılmaları kaldırıldı.
- Enformasyon Dairesi Yasası’nda yapılan değişiklikle, sarı basın kartı verilmesi devletin süreçlerinden ve belirleyiciliğinden çıkartılıp gazeteci örgütlerinin tüzükle düzenlenmiş yetkisine verildi.
- Basın özgürlüğünü geliştirme yönünde “Ceza Yasası”nda basına yönelik yasal iyileştirmeler yapıldı.
- Basın sektörümüz için devrim niteliği taşıyan Basın İş Yasası Meclis’ten geçirilerek basın emekçilerinin çalışma yaşamı düzenlendi.
İnsan hakları: Sendikacı davaları geri çekildi!
2004-2009 DÖNEMİ:
- Gericiliğin, söz ve anlatım özgürlüğüne yaptığı saldırıların sembolü haline gelen “Nilgün Orhon öğretmen”in görevden alınması olayında, öğretmenimizin görevine dönmesi sağlandı. (2004)
- 2002-2003 döneminde sendikacılar aleyhine açılan bütün davalar geri çekildi. (2004)
Meclis’in önü toplantı ve gösterilere açıldı.
- CTP’nin hükümette, Talat’ın da Cumhurbaşkanlığı’nda bulunduğu dönemde, demokraside, söz, düşünce ve anlatım özgürlüğünde 2003 öncesindeki durumla karşılaştırılamayacak kadar olumlu gelişmeler yaşandı.
- Yurttaşlar, görsel, işitsel ve yazılı medya aracılığıyla görüşlerini özgürce dile getirme olanağına kavuştular.
- 2009 yılında UBP’nin tek başına iktidara gelmesinden sonra, UBP’nin yaklaşımları neticesinde CTP döneminde bu alanlarda yaşanan gelişmelerin önemi tüm toplum kesimleri tarafından daha rahat anlaşılmaya başlandı.
Sivil toplum ve demokratikleşme: Sendikalaşma hakkı!
1994-1996 DÖNEMİ:
- Anayasa’da ifadesini bulan sendikalaşma, toplu sözleşme ve grev hakkının kullanılmasına olanak sağlamak amacıyla 1996 yılında, 42/1996 sayılı “Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Referandum Yasası”nın yürürlüğe girmesi sağlandı.
2004-2009 DÖNEMİ:
- Kamu görevlileri ve öğretmenlerin Maliye Bakanlığı ile yaptıkları ekonomik ve sosyal işlerle ilgili görüşmelere yasal statü kazandırıldı. (2004)
- 2002 yılında UBP hükümeti döneminde 3’ten 1’e düşürülen profesyonel sendikacı sayısı 2004 yılında 1’den 3’e çıkarılarak gasp edilen bu hak sendikalara iade edildi. Yanısıra 2004 yılında profesyonel sendikacılara da tahsisat alma olanağı sağlandı.
- Sendika Yönetim Kurulu’nun uygun göreceği sendika üyelerine sendikal amaçlarda kullanılmak üzere verilmesi öngörülen toplam 200 günlük ödenekli izin (10 kişiye 20 gün) alternatifli olarak 210 güne çıkarıldı. (20 kişiye 10 gün veya 15 kişiye 14 gün) (2005).
12 Aralık 2001'de, UBP hükümeti döneminde öğretmen Nilgün Orhon'un yazdığı yazı nedeniyle görevinden alınması üzerine öğretmenler eylem başlatmıştı. Polisle arbede yaşanmış, 6 öğretmen gözaltına alınmıştı. Muhalefet, Meclis'i boykot etmişti. Orhon'a destek veren Öğretmenler Sendikası'nın çağrısıyla bazı okullarda öğretmenler derslere girmemiş, polisle sendikacılar arasında arbede yaşanmış, altı öğretmen bir süre gözaltına alınmıştı… Gericiliğin, söz ve anlatım özgürlüğüne yaptığı saldırıların sembolü haline gelen “Nilgün Orhon öğretmen”in görevden alınması olayında, Orhon’un görevine dönmesi CTP döneminde, 2004 yılında sağlanmıştı.