DANDİK Mİ DANDİK….
Hasip Kaplan, KKTC’den bazı Kürt kökenli öğrencilerin sınır dışı edilmesi uygulaması ile ilgili olarak “KKTC ‘yi Dandik Cumhuriyete döndürdünüz” diye demeç verdi. Bu demeç üzerine bazıları tepki gösterdi. Bu ifadeyi ise gerçekte
Hasip Kaplan, KKTC’den bazı Kürt kökenli öğrencilerin sınır dışı edilmesi uygulaması ile ilgili olarak “KKTC ‘yi Dandik Cumhuriyete döndürdünüz” diye demeç verdi. Bu demeç üzerine bazıları tepki gösterdi. Bu ifadeyi ise gerçekte çoğu insan onayladı.
ELEKTRİK VE DANDİK….
Şimdi gelin bu meseleye bir bakalım. Elektriğe zam yapıldı. Hükümet, elektriğe %20 zam yapıldığını açıkladı. Herkes de bunu veri kabul etti. Şimdi ortalama %36 olan elektrik zammını, %20 diye bu ülkeye yutturan bu hükümete nr demek gerekir? Dandik ifadesi çuk oturur mu? Ayni hükümet ise şimdi ; “ekonomi %11büyüdü, gelişti” diyor. Ama ne 2009, ne 2010 Kesin Ekonomik ve Sosyal Göstergelerini de yayınlamıyor .Ayni zamanda da 2011’in tahmini ekonomik göstergelerini de yayınlamıyor. Yalnızca kendisi rakam açıklıyor. Bu da sorgulanmıyor. Şimdi Dandik ifadesinin kapsamı genişliyor mu?
Bütçe açığı kapandı falan diye açıklama üstüne açıklama yapılıyor. %36 olan elektrik zammını, endek, döndek açıklamalarla, %20 diye yalandan yutturan bu devletin, vatandaşlarını resmi olarak aldatma halini ve bunu da fazla dert edinmeyenlerin tümüne dönük dandik ifadesi, gider mi, gitmez mi?
MAZOT, RUSAT VE DANDİK…
Mazota, benzine zam üstüne zam yapılıyor. Şimdi EURO Dizel’in litresi 3.02 TL’ye, Mazot 2,85’e çıktı. Peki be kardeşim, bu nasıl iş diye soran var mı? Kardeşim mazotlu araçların seyrüsefer ruhsatları, benzin ile mazot arasındaki dünkü fiyat farkı, nedeni ile dün, daha yüksek tutulmuştu. Bu, o gün için doğru bir karardı. Peki şimdi ne olacak? Neden mazotun fiyatı benzin kadar olunca, mazotlu araçların ruhsatları şimdi aşağı çekilmiyor? Bu bir devlet soygunu değil mi? Sonra da devletin gelirleri arttı diye övünme olacak. Peki bu işlere ve buna dönük de olağan davranmaya bu soygunu dert edinmemeye ,Dandik, denmez de ne denir?
BORÇTA, KREDİ’DE, FAİZDE DANDİKLİK:
Döviz arttı, aldı başını gitti. Ekonomi, insanlar zorda. Bakın, hükümet edenlerin tavsiyesine bakın. “Herkes ödendiği para birimi ile borçlansın?” Lafa bak. Yani kendisinin bundan sorumluluğu yok. “Kardeşim madem böyle, ; mazotun, benzinin üzerindeki tüm vergiler diğer FİF vergileri, Gümrük, ,tapu harçları ve vergileri, dükkan kiraları, ekonomik tüm mal ve hizmetlerin, fiyat ve değerleri bu ülkede dolar ve EURO üzerinden değil mi? Madem öyle tavsiye yapıyorsun sen, dövizle borçlanan insanlara, öyle ise neden devlet olarak sende, aldığın vergiyi ödediğin para birimi üzerinden almıyorsun? Böyle davranmak zorunda olduğumuz bir devlette, iş, borca ve insanın alım gücünün düşmesine dönük problemlere ve bunun yol açtığı sıkıntıları aşmaya gelince tavır, eğer, “ödendiğin para birimi üstünden borçlan” demek olacaksa ve bu da bu memlekette olağan karşılanacaksa ve eleştirilmeyecekse, o zaman bunların tümüne Dandik denmezde, ne denir?
Dövizle Konut alanların 2004 sonrası sorunları aşılmışsa, ayrıca yine döviz oynaması ile oluşan 2006 da yükselen ve %19’a ulaşan enflasyon içinde, çalışanlar ve iş dünyası buna ezdirilmediyse, CTP tarafından, ama bu şimdi bunlar es geçilip unutturulmaya çalışılıyorsa, her şeye Dandik demez misiniz?
HELAL- ET ve K-PET’TEN, UNİVERSAL , FAİZ YASASI ve CTP DÜŞMAN!:
Peki; K_PET ihalesine ne dersiniz?. Bana, Helal Et meselesini hatırlattı.. Avrupa ülkelerinde yaşayan Müslüman kökenli insanların yoğun olduğu mahallelere gittiğinizde görürsünüz. Helal Et yazan kasap dükkanlarını. Çünkü, Müslüman inancına göre domuzun kesildiği salhanede kesilmemesi gerek dananın, kuzunun, koyunun da.. Üstelikte, Müslüman inancına göre kesilmesi gerek. Ama ayrıca Helal Et dendi mi, rekabet unsuru da etken olur..Böylece eti böyle yerden aldın mı makbule geçer..
İşte bu K-Pek ihalesi de bana bu Helal Et meselesini hatırlattı. Yerel sermaye aldı Helaldir!
Evet, ama basında okuduk. İhale ile ilgili olarak haber çıktı. Şaştım kaldım. Ne bir yorum, ne de bir sorgulama görmedim. Komisyon başkanı öyle bir açıklama yaptı ki evlere şenlik Dandikliğin en güzel örneği. . Teklif zarfları açıldı, en yüksek teklifi filan filan verdi, ‘ama onların teklifinde yer alan fiyatın ,rakamla ve yazı ile yazılması arasında fark var. Ancak biz yazı ile yazılanı esas aldık. ’açıklama bu. Alda bozdur.
Yani rakamla yazılan, bu açıklamaya göre, daha düşük veya daha yüksekti yazı ile yazılandan. Ancak Komisyon başkanı yazı ile yazılanı esas almış!. Ama Rakamla ifade edilenin kaç para olduğu da açıklanmadı. Bunu soran da olmadı. Oldu bitti, Maşallah. Dandik ki ne Dandik….
İşte şimdi sormak lazım. Böyle ciddi bir ihalede, teklif verenlerde , bunu sonuçlandıranlarda , böyle ciddiyetsiz bir işe, nasıl imza atarlar? Bunu merak eden, soran oldu mu? Şimdi bu işe ne densin? Dandik denirse fenanıza mı gider? Bu nasıl iş? Şimdi bu Helal Et meselesi mi? Peki o zaman sorarım ben, bu alanda bir özel kuruluş var. Söz konusu grup, bu işleri yanı sıra, bir de Banka oluşturmuş. Ekonomimiz de etkin bir kuruluş. Şimdi, K-Pet ihalesini alan grupların ikisi veya biri, ayni zamanda şimdi de bir yeni banka da kuracağı söyleniyor. .
Üstelik diğer işleri bakımından, kimi alanlarda, bu iki grup, belli mal ve hizmetler alanında, ya piyasanın %95’ine, ya da belli alanlarda %60’ından fazlasına sahiptir. Peki, o serbest piyasa, rekabetçi ortam diye yırtınanlar, şimdi pek çok alanda gelişecek olan tekelcilik olgusuna, Helal Et mantığı içinde sessiz mi kalacaklar? O zaman bu, işlerin toplamına Dandik denirse ne olur?
Evet , faizler yüksek, ama şimdi yarış var siyasette. “ Faizleri düzenleyecek yasayı ben yapacağım, ben önerdim?” diye hükümet üyeleri, muhalefet yarışıyor, hangisi Meclise bunu önerdi diye. Peki, be kardeşim, yarışacağınıza oturup da bir an evvel Meclisten geçmesi için el birliği yapsanıza. İzlenim yaratma yarışı yapacağınıza, hadi sıkı ise, yapın bakalım? Bakın, Hamiline yazılı çek yazmayı, Meclis kararı ile kaldırdık. Ne oldu, tefecilik mi kalktı? Şimdi isimsiz yazılıyor çekler. Dandik denmez.de ne… .
Bakın Helal Et meselesi gibi, K-Pek işini kutsayanlar, yine “ Kıbrıslı” bir banka olan Universal bankasının darbelenmesi için de, elden geleni, artlarına koymuyorlar. Bu ve diğer bankaların, kredi politikası tartışılmasın mı? Evet tartışılsın, eleştirilsin de. .Ama nasıl? Böyle mi? Daha dün, Eroğlu’nun mali hesapları Meclis’te açıklandı diye,” etik mi bu, olmaz böyle şey “diye afra tafra atıp, etik timsali kesilenler, şimdi söz konusu Banka için bu yaptıklarını, hangi etik değere sığdırıyorlar ki?
Üstelikte eğer biliniyorsa, o banka içinde bir Genel Kurul tartışması var. Ve bir çelişki var. Bu yüzden de bu meseleler, bu rekabet ortamı içinde, gündeme getiriliyor. Şimdi bu banka yerel değil mi? Bu nasıl iş? Birileri Helal Et meselesi anlayışında, K-Pek işinde, tekelciliğin gelecekte ardına kadar bu memlekette gelişmesine katkı sağlayacak duruma, gözlerimizi kapatmamızı arzuluyor. Üstelik, bu adım üzerinden de yeni banka açılmasına doğru da, gidiş de var. Ama öte taraftan da yine yerli bir bankanın hatalı olduğuna iddiaları ile uygulamalarına dönük alabildiğine ağır darbeler alması için sözler söyleniyor işler yapılıyor.. Bu nasıl iş diye sormak ve Dandik işini daha da genişletmeyi düşünmek söz konusu olmuyor mu? Evet, bunları düşünmek gerekiyor.
Dandiklik, her yeri sarmak üzere. Baksanıza, CTP ‘nin tabanını dahi, ”düşmandan daha düşman" diye tanımlamayı, “sanatsal karikatür estetiği” adı altında ifade etmeyi , solcu ve devrimci olmak diye yansıtmayı, yani düşmanlığın geliştirilmesini herkes olağan görecek. Buna , kimse eleştiri dahi getirmeyecek. Ama hepsi de, CTP’nin gözünün üstünde kaşı var diye, kusur aramayı devrimcilik sayacak. Bu, "dandiklik" her yeri sardı demektir…. .