1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. "DAÜ için hükümet göreve"
"DAÜ için hükümet göreve"

"DAÜ için hükümet göreve"

DAÜ'de örgütlü 3 sendika ve yönetim, hükümetin sorumluluğunu bir kez daha vurgulamak amacıyla meclis önünde eylem düzenledi, taleplerini sıraladı.

A+A-

Serap ŞAHİN

Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde (DAÜ) örgütlü 3 sendika; DAÜ-SEN, DAÜ PER-SEN ve DAÜ BİR-SEN’in yanı sıra DAÜ Senatosu ve DAÜ Rektörlüğü’nden isimler, üniversite bütçesinin görüşüleceği Genel Kurul toplantısı öncesi Meclis önünde eylem yaptı.

Eyleme, DAÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Kılıç, KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş, HÜR-İŞ Başkanı Ahmet Serdaroğlu, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekilleri Asım Akansoy, Fikri Toros ve Erkut Şahali ile Bağımsız Milletvekili Ayşegül Baybars destek verdi.

Meclis önünde toplanan üniversite çalışanları, “DAÜ için Hükümet göreve” pankartı açtı.

Sendikalar, DAÜ’yü içinde bulunduğu mali krizden kurtaracak protokolün 6 aydır gündemde olmasına rağmen bir tülü imzalanamadığını belirtti, Hükümetin eksiksiz şekilde üzerine düşeni yerine getirmesi çağrısında bulundu.

Yapılan açıklamalarda ayrıca, DAÜ’nün rekabetçi ortama uygun şekilde bütçelendirilmesi gerektiğine de vurgu yapıldı.

Eylemde, DAÜ’den emekliye ayrılan memur statüsündeki personelin, DAÜ üzerindeki mali yükünün Maliye tarafından üstlenilmesinin yanı sıra üniversite araştırmalarına yönelik bir fon oluşturulması talepleri de dile getirildi.

 

Ercan Hoşkara: Protokol taslağı bir türlü sonuca ulaştırılamadı

DAÜ Akademik Personel Sendikası (DAÜ-SEN) Başkanı Ercan Hoşkara eylemde yaptığı konuşmada, DAÜ’nün içinde bulunduğu mali durumdan çıkış yolu için hem Hükümet hem DAÜ yönetimi hem de sendikaların atması gerekli adımlar olduğuna işaret ederek, sorunların çözümüne yönelik protokol taslağının bir türlü sonuca ulaştırılamadığını kaydetti.

DAÜ’nün tek vücut olarak Meclis önünde bulunduğuna dikkat çeken Hoşkara, hükümetin de destek vermesi ve DAÜ’nün ayakta durmasını sağlaması gerektiğini ifade etti.

DAÜ’deki bütçe açıklarının Bakanlar Kurulu tarafından kapatılması gerekirken, 2019 yılından bu yana hükümetin “seyirci kalmasından” dolayı sorunların bugünlere geldiğini ifade eden Hoşkara, DAÜ’nün bugünkü kötü mali tabloya sahip olmasında hükümetin yüksek öğretimde nitelik yerine niceliğe önem vermesi ve kalitenin düşürülmesinin etkili olduğunu kaydetti.

Muvazzaf kadrodan emekli olanların maaş yükünün daha önceden siyasi iktidarlar tarafından yasal düzenlemelerle belirlendiğini ve bu yükün Devlet tarafından üstlenilmesi gerektiğini söyleyen Hoşkara, üniversitenin içinde bulunulan kriz ortamında bu yükün altından kalkmasının mümkün olmadığını belirtti. 

Hoşkara, DAÜ’nün yeniden ayağa kaldırılması gerektiğini söyledi.

 

Asım Akansoy: DAÜ yaşatılacaktır

Eylemde söz alan CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy, Başbakan Ünal Üstel’in bir an önce DAÜ’de örgütlü sendikalarla görüşmesi gerektiğini vurguladı. Akansoy, protokolün bir an önce imzalanması gereğinin altını çizerek,“CTP için DAÜ özel bir yerdir. DAÜ yaşatılacaktır. DAÜ’nün başarılarıyla ön plana çıkmasını istiyoruz. Rektörlüğe de düşen görevler var. Kendisine burs konusunda yaptığımız önerilerimiz vardır. CTP bunların takipçisi olmaya devam edecektir. Bu protokol süreci artık sonlandırılmalı” ifadelerine yer verdi.

 

Burak Maviş: DAÜ sallanırsa, tüm yükseköğrenim yıkılacak

Eylemde konuşan Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş, “butik kasap” açar gibi çok sayıda “butik üniversite” açıldığını, bu kurumların niyetinin eğitim değil; insan kaçakçılığı, kara para aklama gibi kriminal olaylar olduğunu söyledi.

Maviş, “Biz destek vermeye devam edeceğiz. Dayanışma içindeyiz. Kurumumuzun kendi ayakları üzerinde durmasını istiyoruz. Çünkü DAÜ sallanırsa, tüm yükseköğrenim yıkılacak. Bu yıkımın altından da kimse kalkamayacaktır” dedi.

 

Prof. Dr. Hasan Kılıç: DAÜ toplumun üniversitesidir

DAÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Kılıç ise Genel Kurul’da üniversite bütçesinin görüşüleceğini anımsattı, “Sürdürülebilir bir yapı oluşturulmalı. Palyatif çözümlerle yapı oluşturulamayacağının farkındayız” dedi. Kılıç, “Üniversitenin alması gereken tedbirler var. Gelirlerin arttırılmasıyla ilgili çalışmalarımız var. Topluma mal olmuş, toplumun sahiplendiği bir üniversite var. DAÜ toplumun üniversitesidir. Bu çerçevede bir protokol görüşmesi yapıyoruz. Bu çerçevede çeşitli talepler ortaya konuyoruz. Yükseköğrenimin geldiği haksız rekabet şartlarında üniversitenin kendi ayakları üzerinde durabilmesi için hükümetten bir takım taleplerimiz var. Bütçe görüşmeleri süresince üniversitenin beklediği bu protokolle ilgili taleplerimiz yerine getirilir” dedi.

 

Buğu Sümen Cohar: hükümet biran önce gerekeni yapmalı

DAÜ Birlik ve Dayanışma Sendikası (DAÜ- BİRSEN) Eş Başkanı Buğu Sümen Cohar da, DAÜ’nün bugün tek vücut olarak Meclis önünde bulunduğunu ve söz konusu sorunların çözümü için sadece çalışanlarla okul yönetiminin çalışmalarının yetmeyeceğini aktardı.

Cohar,  ciddi bir adımın da hükümet kanadından gelmesi gerektiğini kaydederek, DAÜ’nün sürdürülebilir yapıya yeniden kavuşabilmesi için hükümetin bir an önce gerekeni yapmasının elzem olduğunu bildirdi.

 

Erdal Altun: Devlet DAÜ’ye sahip çıkmalı

DAÜ Personel Sendikası (DAÜ-PER-SEN) Başkanı Erdal Altun da, DAÜ gibi güzide bir kurumun ülkede eleştiri konusu olup, çalışanlarının rencide edilip, aynı anda da Üniversiteden başarı beklenmesini “tuhaf” olarak adlandırdı.

Hükümeti DAÜ’ye sahip çıkmaya davet eden Altun, DAÜ’nün bir devlet kuruluşu olduğunu ve devletin kuruma sahip çıkması gerektiğini ifade etti.

 

Prof. Dr. Salih Katırcıoğlu: Ülkede ikinci bir KTHY faciasının yaşanmasını istemiyoruz

DAÜ Rektörlüğü adına konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Salih Katırcıoğlu ise, hükümetten aktif ve fiili destek istemek için Meclis önünde toplandıklarını söyleyerek, “Ülkede ikinci bir KTHY faciasının yaşanmasını istemiyoruz” dedi.  Küçük bir adanın yarısında 30’a yakın üniversite izni verilerek rekabet koşullarının ortadan kaldırıldığını söyleyen Katırcıoğlu, DAÜ’nün kalitesinin düşürülmeye çalışılmasının yerine, diğer üniversitelerin kalitesinin DAÜ seviyesine yükseltilmesi çağrısı yaparak, bunun, toplumda açılacak yaraları engelleyeceğini kaydetti.

 

 

Bu haber toplam 1914 defa okunmuştur