Sağlık Bakanlığı, Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Nöroloji Servisi’nde tedavi gören bir hastanın, halk arasında “deli dana” olarak da bilinen Jacobs Creutzfeld (JCH) hastası olduğunun, henüz kesinleşmiş olmadığını açıkladı.
Sağlık Bakanlığı, basında yer alan iddialar üzerine yaptığı yazılı açıklamada, bahse konu hastanın, “nörodejeneratif” bir beyin hastalığı ön tanısıyla tetkik ve tedavisinin devam ettiğini belirterek, “Jacobs Creutzfeld hastalığı hastanın ön tanılarından biridir. Yine de kamuoyunun hassasiyetini göz önünde bulundurarak, yanlış bir anlamaya mahal vermemek için hastalıkla ilgili açıklama yapılma gereği duyulmuştur” ifadelerine yer verdi.

“Prion hastalığı bir virüs değildir, tespit edilebilen bir proteindir”

“Söz konusu hastalık ‘prion’ denilen hastalıklar grubu içinde yer almaktadır. Prion hastalığı bir virüs değildir, tespit edilebilen bir proteindir. Prion proteinleri genetik olarak vücudumuzda bulunan 20. kromozom tarafından kodlanmakta ve genetik geçişi olmaktadır. Prion hastalığı insanların yanı sıra koyun, inek ve geyikleri de tutabilmektedir. İnsanda bir milyonda bir görülen hastalık oldukça seyrektir. Hastalığın, %85-90 sporadik (kendiliğinden), %5-10 iyatrojenik (hasta kişinin organ transplantları ile), %1’den az da infektif olarak geliştiği bilinmektedir” denilen Sağlık Bakanlığı açıklamasında, JCH (deli dana) hastalığının, coğrafi bölge, etnik köken veya cinsiyet ayırt etmeksizin bütün dünyada 60-70 yaşlarındaki insanlarda görülebilmekte olunduğuna dikkat çekildi.

“Ülkede son 10 yılda, 3 şüpheli kişi araştırıldı”

Türkiye’de her yıl 65 yeni JCH (deli dana) olgusunun bildirildiği, ülkede ise, son 10 yılda JCH (deli dana) hastalığı şüphesi ile araştırılan sadece üç hastanın olduğu belirtilen açıklamada, söz konusu hastalığın seyrek görülmesi nedeniyle halk sağlığını tehdit eden bir durumun söz konusu olmadığı vurgulandı.
Hastalığın insandan insana bulaşmasının mümkün olmadığı vurgulanan Sağlık Bakanlığı açıklamasında, uygun koşullarda pişirilen etlerin yenmesinde de hiç bir sakınca olmadığı kaydedildi.  Açıklamada, “eksik ve yanlış bilgilerle kamuoyuna sunulan haberlerin, insanlarımız üzerinde olumsuz etkiler bırakmakta, güven zedelemekte ve sosyal yaşamda sorunlara neden olmaktadır” ifadelerine yer verilerek, kesinliği kanıtlanmayan, dayanaksız haberlerin insanları paniğe sürükleyerek, kimseye fayda sağlamayacağı belirtildi. TAK