Türkçe’de çok sevdiğim (!) deyimlerden biridir “Öyle demek istemediydim…” deyimi.  

“Öyle demek istemedim…” demek ne demek ?

‘Siz aptalsınız, yanlış anladınız’ demek…

‘En akıllı benim. Siz değilsiniz. Benim ne demek istediğimi anlamadınız’ demek…

‘Siz art niyetlisiniz. Ben öyle demek istemediydim ama siz söylediklerimi oraya buraya çektiniz’ demek…

‘Benim zeka düzeyimde değilsiniz, ne demek istediğimi anlayamazsınız” demek…

‘Anlayan anladı, siz anlamadınız’ demek….

Keşke…

‘Keşke’yi de çok severim (!!!)…  “Keşke….” ne demek ?

‘Öyle yaptım ama pişman oldum…’ demek…

‘Öyle söyledim ama ama öyle söyleyeceğime başka türlü söylemeliydim’ demek…

‘Hata yaptım…’ demek…

Yeni Dünya

Covid, her geçen gün, günlük hayatımızın bir parçası olarak, kendisine uygun görülen koltuğa yerleşmeye devam ediyor.  Hepimizde yeni yeni alışkanlıklar oluşmaya başlarken, geleneksel bazı alışkanlıklar da yavaş yavaş ortadan kalkıyor ve kalkmaya da devam edecek.

Artık, kucaklaşmak-öpüşmek kapalı kapılar arkasında… Aleni kucaklaşmak öpüşmek yok…İnsanlar buna alıştı gibi.… Tokalaşmaktan bile çekinenler çok. Zamanın yeni uygulaması, yumruk tokuşturmak…

Süpermarketlerden de restoranlardan da, hatta her dükkandan,  ‘eve servis’ uygulaması her geçen gün biraz daha yerleşmekte, artmakta.  Bırakın yiyecek, içeceği, iç çamaşırı bile servis edilebiliyor kapınıza kadar.

Memuriyetin geleceği karanlık. Yeni çağın anlayışında ‘memuriyet’  şimdikinden çok çok farklı bir meslek olacak. ‘Memur’un yerini bilgisayarcılar ve bilgisayarlar almakta, almaya da hızla devam edecek.  

Kalem, kağıt, bir gün, ‘antika’ malzeme olarak kabul edilecek…

Yüz yüze eğitim başlatılabilir ama on-line eğitim büyüyerek devam edecek.  Dünyanın en ünlü ve en büyük üniversitelerinden diploma almak artık çocuk oyuncağı olacak.

‘Yeni Dünya’da, kitap-gazete de çok çok büyük ölçüde Internet’te olacak… Basılı her şey müzelere girecek.

Bayram Geliyor Bayram

Bayram üstüne Bayram var Temmuz ayında… 20 Temmuz Bayramımız ile Kurban Bayramı birleşiyor. On-İki günlük bir tatile hazırlayın kendinizi.

Kurban keser misiniz bilmem ama  malum nedenle, Bayram ziyaretleri minimum düzeyde olacak yine. Geçmiş Bayram’da olduğu gibi. Büyüklerin ellerini öpme geleneği de  zaman içinde unutulup gidecek gibi görünüyor.  Bir gün ‘masal’larda anlatılır her halde...

Haaa….Bu arada…. Ziyaret edeceğiniz büyükleriniz, kapıda sizden PCR Testi isterlerse de şaşırmayın ve darılmayın sakın…

Sokak Ağzı

“Başkan Ers, Guterres ile görüşmek için Brüksel’e gitti ama Ankara’dan geçmedi. Hayret.”

***

“Temmuz ayında üç Bayram birden var.  (1) 20 Temmuz (2) Başkan RTE ziyareti (3) Kurban Bayramı.”

***

“Başbakanımız Oktay ile görüş alış verişinde bulunmuş. Bence sadece görüş alışı olmuş. Görüş verişi olduğunu hiç sanmıyorum.”

***

“Benzine gene zam geldi. Hükümet evinizde oturun etrafta fazla dolanmayın mesajı verdi.”

***

“Yangın helikopterimiz geldi. Artık istediğiniz gibi, istediğiniz zaman, istediğiniz yerde yangın çıkarabilirsiniz. (Çok soğuk bir espiri olduğu değil ?)”

***

“Anneler Günü var. Babalar Günü var.  Neden Dedeler Günü, Neneler Günü yok ? Çok mnerak ettim.”

***

“40 metre boyunda bir heykel ‘Ülkeye İşeyen Adam’ heykeli olsa çok anlamlı olru. Onun ardıdan da yanına ‘Ülkeye Sı…n Adam’ Heykeli dikeriz.”

***

“Ertuğruloğlu kurultay tek adayla olmalı demiş. Bence seçimler de tek parti ile olmalı.”

***

“UBP Başkanlığına UBP’liler mi karar verecek yoksa anneleri mi ?”

Anlayana

“Dünyada akla değer veren yok madem; aklı az olanın parası çok    madem; getir şu şarabı, alsın aklımızı, belki böyle beğenir bizi el âlem!” (Ömer Hayyam)