DEMOKRASİ HERKES İÇİN!
DEMOKRASİ HERKES İÇİN!
Feminist Atölye (FEMA)
[email protected]
Ceza Değişiklik Yasa Önerisinin bugün Meclis’te kabul edilmesi, senelerdir çeşitli hükümetler tarafından ötelenen ve tartışılmayan insan hakları ihlallerinin önüne geçebilmek için önemli bir adım oldu. Kıbrıs’ın insan hakları ihaleleri ile değil, demokrasi, adalet ve özgürlükler ile anılan bir ülke olması yönünde kalıcı bir adım atıldı. Bu yasa ile kadınların, LGBTQ bireylerin, çocukların ve engelli bireylerin ceza yasası kapsamlarında korunması ve İngiliz sömürge zamanlarından yasada bulunan, çağdaş suç tanımlamalarından uzak çeşitli maddelerin insan hak ve özgürlükleri açısından iyileştirilmesi sağlanacaktır. İdam cezasının da kaldırılması bunların başında gelmektedir. Ayrıca kadına yönelik şiddet ve istismar suçları yeni Ceza Yasası kapsamında genişletilmiştir. Böylelikle ataerkil sistem tarafından ötekileştirilen ve görmezden gelinen başta kadınlar olmak üzere tüm bireylerin bugüne kadar süregelen hak ihlalleri artık engellenmiş olacaktır. Yasa içerisinde özellikle senelerdir birçok LGBTQ bireyi mağdur eden, erkekler arası eşcinsel ilişkiyi yasaklayan 171.maddenin kaldırılması, bunun yanında kadınlar ve erkeklere yönelik cinsel tecavüz, taciz ve şiddet gibi önemli suçların ceza tanımlarının genişletilmesi, “ahlaka aykırı” değil, cinsel dokunulmazlığa karşı işlenmiş suçlar olarak tanımlanması önemli yeniliklerdir. Bunların yanında, özellikle son dönemde medyada da sıkça karşımıza çıkan bireylerin cinsiyet, cinsel yönelim veya cinsel kimliğinden dolayı aşağılanmasına yol açan söylemler de ceza kapsamına alınmıştır. Böylece nefret söyleminin yaygınlaşmasının önüne geçilmek hedeflenmiştir.
Bizler Feminist Atölye olarak Ceza Yasası’nın değiştirilmesinde emek koyan siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ve aktivistlere teşekkürlerimizi iletir, bundan sonra da sürdürülecek insan hak ve özgürlükler mücadelesinde onlara dayanışma içerisinde olacağımızı bildiririz.
Yaşasın Feminist Dayanışma!
Ceza Değişiklik Yasa Önerisi’ni, birçok örgüt ve bağımsız aktivist dayanışma içinde destekledi. Gerek yasa yapımı süresince, gerekse Yasa Tasarısı’nın oylanması esnasında örgütler katkı ve desteklerini belirttiler. Bazı örgüt temsilcileri ve aktivistler, Ceza Değişiklik Yasa Önerisi’nin Meclis’te kabulünden sonra duygularını böyle ifade etti:
Melike Bisikletçiler (Feminist Atölye Aktivisti): Ceza Değişiklik Yasası’nın Meclis’ten geçmesine mutlu olduk. Yasanın önceki hali çağdışı, insan hak ve özgürlüklerine aykırıydı. Bundan sonraki süreçte yeni yasanın uygulanması için takipte olacağız. Ayrıca Yasa’nın kadına yönelik şiddet, çocuk ve engelli bireyleri kapsayıcı halleri de önem arz etmektedir.
Fezile Osum (Feminist Atölye Aktivisti): Ceza Değişiklik Yasa Önerisinin bugün Meclis’te kabul edilmesi, senelerdir çeşitli hükümetler tarafından ötelenen ve tartışılmayan insan ihlallerinin önüne geçebilmek için önemli bir adımdır. Bu yasa ile kadınların, LGBTQ bireylerin ve çocukların ceza yasası kapsamlarında korunması ve İngiliz sömürge zamanlarından yasada bulunan, çağdaş suç tanımlamalarından uzak çeşitli maddelerin insan hak ve özgürlükleri açısından iyileştirilmesi sağlanacaktır. Yasa içerisinde özellikle senelerdir birçok LGBRQ bireyi mağdur eden, erkekler arası eşcinsel ilişkiyi yasaklayan 171. maddenin kaldırılması, bunun yanında kadınlar ve erkeklere yönelik cinsel tecavüz, taciz ve şiddet gibi önemli suçların ceza tanımlarının genişletilmesi, “ahlaka aykırı” değil, cinsel dokunulmazlığa karşı işlenmiş suçlar olarak tanımlanması önemli yeniliklerdir. Bunların yanında, özellikle son dönemde medyada da sıkça karşımıza çıkan bireylerin cinsiyet, cinsel yönelim veya cinsel kimliğinden dolayı aşağılanmasına yol açan söylemler de ceza kapsamına alınmıştır. Böylece nefret söyleminin yaygınlaşmasının önüne geçilmek hedeflenmiştir. Bu nedenle bizler Feminist Atölye olarak Ceza Yasası’nın değiştirilmesinde emek koyan siyasi partileri, sivil toplum örgütlerini ve aktivistlere teşekkürlerimizi iletir, bundan sonra da sürdürülecek insan hak ve özgürlükler mücadelesinde onlara dayanışma içerisinde olacağımızı bildiririz.
Fezel Nizam (Feminist Atölye Aktivisti): Ceza Yasası Değişikliği ile Kıbrıs’ın kuzeyinde yıllardır süre gelen insan hak ve özgürlük ihlallerinin artık son bulmasını ümit ediyorum. Çağdaşlıktan uzak yasalar ile yıllardır ötekileştirilen ya da görmezden gelinen haklar için artık demokrasi zamanıdır. Özellikle son zamanlarda sıkça karşılaşmaya başladığımız ötekileştirici ve nefret söylemi içeren hitapların, Ceza Yasası kapsamına alınıyor olması da büyük önem taşımaktadır. Bugünden sonra başta kadınlar, LGBTQ bireyler, çocuklar ve engelli bireylerin istismarının engellenmesi adına yeni bir devir başlayacaktır. Yasa çalışmaları süresinde emek koyan herkese yürekten teşekkür ediyorum.
Semen Yönsel Saygün (KTÖS Yürütme Kurulu Üyesi): Dünyadan kopuk, izole bir yaşantı sürdüğümüz ülkemizde çok geç kalınmış bir dizi yasal değişiklik yapıldı. Yasaların insan hak ve özgürlükleri temel alınarak değiştirilmesi, yasalar önünde kimsenin ötekileştirilmemesi için atılan adımlar umudumuz oldu. Kadını, engelliyi, çocuğu, LGBT bireyleri kucaklayan bir yasamız var artık. Tabii ki bu her şey bitti demek değil. Bu yasanın uygulanması bağlamında gidilecek çok yolumuz var. İnsan hakları, eşitlik, demokrasi gibi kaygıları olan bir örgüt olarak KTÖS, yasanın uygulamalarının da takipçisi olacaktır.
Didem Gürdür (YKP-FEM Aktivisti): Kıbrıs’ta insan hakları adına güzel bir gelişme oldu. Biliyoruz ki bu daha başlangıç. Mücadeleye devam edeceğiz.
Hüseyin Özinal (Kuir Kıbrıs Derneği): Pozitif bir adım. Birdenbire her şey değişip güllük gülistanlık olmayacak ama genel olarak insan hakları açısından uzun bir mücadelenin başlangıç noktası olacak.
Münevver Özakalın: Eşcinsel bireyler üzerindeki yatak odası algısının kalkması ve devletin bireyin "özel"inden bakışını çekmesi için illa ki muazzam bir başlangıç ve de toplumun bakış açılarının da genişletilmesi için bu daha başlangıç. İnsan hak ve özgürlükleri açısından Kıbrıs olarak çok tarihi bir güne şahitlik ediyoruz aslında. LGBT, Engelli ve Kadın olmanın yasal zeminde eşitlik, adalet ve özgürlük sağlanması için bu ve benzeri adımların atılması çok ama çok önemli. Bugünkü yasal düzenlemenin başrol oyuncuları ilgili sivil toplum örgütleri, Doğuş Derya, Tufan Erhürman ve Fazilet Özdenefe Kürşat’a da çok teşekkürler.
Besire Paralik: Kıbrıs’ın kuzeyinde tabu olan cinsellik olgusu, yasa önerisinin mecliste onaylanmasıyla birlikte üzerinde konuşulması ve tartışılması mümkün bir hale geldi. Ceza yasasına getirilen düzenlemelerin insan hakları açısından önemli bir adım olmasının yanı sıra, toplumdaki yanlış ve eksik bilgilerin güncellenmesine olanak yarattığı için de ayrı bir önem taşıyor. Eşcinselliği suç sayan yasanın kaldırılması ve ayrımcılıklara yönelik maddelerin eklenmesiyle toplumdaki heteronormatif yapının içine sıkışmışlık halinin de zamanla aşılacağına inanıyorum.
Levent Atikoğlu: Yağmurdan sonraki toprağın kokusu daha bir umut tüttü bugün Kuzey Kıbrıs’ta. Güneş güzel bir söz verdi herkes için eşitçe doğmaya, gökkuşağını kucaklamaya ve eşitçe ısıtmaya herkesi. Üşüten rüzgârlar olmayacak artık kâğıtların üzerinde, mürekkep izleri acıtmayacak hiçbir insani sevdi diye...
Kaynak: http://www.kaosgl.org/sayfa.php?id=15694