1. YAZARLAR

  2. Ünal Fındık

  3. Denenmemiş tek model CTP-UBP...
Ünal Fındık

Ünal Fındık

Denenmemiş tek model CTP-UBP...

A+A-

Kıbrıs’ın kuzeyinde bugüne kadar hemen her siyasi parti bir biçimde koalisyon ortaklığı yaptı. En fazla ve en sık koalisyona giren parti ise DP oldu. DP hem UBP ile, hem de CTP ile birden çok koalisyon ortaklığı yaptı.
Tek başına hükümet olma şansı ise bugüne kadar yalnız UBP’ye nasip oldu. 2006 ara seçimlerinde 25 Milletvekili’ne ulaşan CTP bir türlü salt çoğunluk olan 26’ya ulaşamadı.
1992 yılında kurulan DP ilk kez girdiği 1993 seçimlerinde CTP ile koalisyon kurarak iktidar oldu. O güne kadar hep iktidarda olan UBP ise ilk kez muhalefette kaldı. Ama bu süre 2.5 yıl sürdü. Bu 2.5 yıl, yani toplam 30 ay içerisinde DP-CTP koalisyonu 3 defa kuruldu, 3 defa bozuldu. Nihayet dönemin TC hükümetinin müdahalesiyle Ağustos 2006’da UBP-DP koalisyonu kuruldu ve CTP yine muhalefette kaldı.
1998 seçimlerinden sonra UBP bu kez TKP ile ortaklık kurdu. Ama bu da bankaların batmasından sonra 2000 yılında bozularak yerine bir kez daha UBP-DP kuruldu. Aralık 2003 seçimlerini ilk kez birinci parti olarak tamamlayan CTP-BG bu kez hükümeti DP ile kurarak referandumun yolunu açtı.
Ne var ki referandumda çıkarılan % 65 Evet oyuna sevinemeden DP’den 2 milletvekili, Ahmet Kaşif ve Ünal Üstel istifa ederek zaten 26 sayısı ile kurulan hükümeti azınlığa düşürdü.
Neredeyse 1 yılı, hem de Kıbrıs Türk halkı için en kritik 1 yılı hükümetsiz geçirdikten sonra Şubat 2005’te yeniden seçime gittik. Sonuç yine koalisyon oldu. Bu kez 5 yıl tamamlanmadan erken seçim yapıldı. UBP 26 ile tek başına hükümet oldu. Ama o da 5 yılı tamamlayamadı. Temmuz 2013’te yapılan seçim sonrasında yine CTP-BG, DP-UG koalisyonu kuruldu.
Bu kısa hatırlatmadan sonra şunu da hatırlatmam gerekir. Bütün bu süreçte ülke sorunlarına çözüm üretemeyen siyaset kurumu yıprandı, siyasi partilere ve siyasilere güven erozyona uğradı.
Bugün yeni hükümet kurma çalışmaları yapılıyor. Genel Başkan ve MYK’sını yenileyen CTP-BG hükümeti de yenileme kararı aldı. Başbakan Özkan Yorgancıoğlu geçen Cuma istifa ederek bu süreci hızlandırdı. CTP-BG yetkili organları da birtakım istişarelerden sonra kiminle ortaklık kuracağına dün akşamki PM toplantısında karar verdi.
Ben bu yazıyı yazarken henüz bu karar resmen açıklanmamıştı. Ama görünen ilk kez iki büyük partinin, CTP ile UBP’nin koalisyon kuracağı yönündedir.

Böyle bir hükümet kurulabilirse dikkat edilmesi gereken bazı noktaların şimdiden altını çizmek istiyorum.

1- İki partinin de ülke sorunlarını çözme niyeti varsa bu hükümetin kurulması ve seçimsiz geçecek 3 yılı çok iyi değerlendirmesi gerekir.
2- İki parti eşit sorumluluk üstlenerek ülke sorunlarının üzerine gidecek ve yanlışlıkların düzeltilmesi için ortak tavır alacaklar.
3- Böyle yapmakla hem yıpranan siyaset kurumunu kurtarma, hem de seçmenle siyasetçi arasında yaşanan güven sorununu ortadan kaldırma yönünde önemli bir adım atmış olurlar.
4- Bu sayede yeniden güven sağlayarak siyaset kurumunu da, bir bütün olarak siyasilere olan güveni de, en başta kendi partileri olmak üzere tüm siyasi partileri de seçmen indinde yeniden itibar sahibi yapabilirler.
5- Bu tamamen iki partinin 3 yıllık performansına bağlıdır. Ya korkusuzca ülke sorunlarının üzerine giderek bu sorunları büyük oranda aşacaklar, ya da eskiden olduğu gibi herkes kendi yandaşlarının bireysel işlerini halletmek için efor harcayacaklar. Tercih kendilerinindir.
6- İlkinde her ikisi de yeniden güçlenecek, ikincisinde ise birlikte batacaklar. İkisi ortası yoktur. Yolun sonu göründü. Bunu hala göremeyenler, ya görmek istemezler, ya da hiçbirşeyin farkında değilller.
7- Kurulması muhtemel CTP-BG, UBP koalisyonu  Kıbrıs sorununun çözümüne de katkı sağlayacaktır. Bugüne kadar çözüm karşıtı olarak görünen UBP, çözüm yanlısı CTP-BG ile kuracağı ortaklıkla çözüm konusunda dünkü katı tutumunu bir kenara bırakarak çözüme daha sıcak bakacaktır.

Bütün bunlar neden bir CTP-UBP koalisyona ihtiyaç olduğunu da açıkça ortaya koyar diye düşünüyorum. Bu aşamada DP ile yeni bir ortaklık yapmak kısa zamanda erken bir seçimi göze almak demektir. sanırım bunu da ne siyasi partiler, ne de halk istemez.
Bu durumda 2018 Temmuz ayına kadar seçimsiz geçecek bu 3 yıllık dönemde, istenirse Anayasa’yı da değiştirebilecek 39 Milletvekili ile kurulacak büyük koalisyonun önünde başarılı olmaktan başka çare yoktur.
Unutmadan bu 3 yıl içinde olursa yalnız çözüm için bir referandum olabilir. Bu da zaten ülke sorunlarının köklü çözümüne katkı yapacak çözüm ve barışı sağlayacaktır. Böyle bir durumda CTP-UBP koalisyon hükümeti referandum sonucunun olumlu çıkmasına da katkı yapacaktır diye düşünüyorum.

Bu yazı toplam 2341 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar