"Denk bütçe kağıt üzerinde"
Maliye Bakanlığı Eski Bakanlık Müdürü Erkan Okandan, 2018 bütçesi ile ilgili konuştu
Maliye Bakanlığı Eski Bakanlık Müdürü Erkan Okandan, 5 milyar 732 milyon TL olarak öngörülen ancak Meclis’ten geçmeyen 2018 bütçesi ile ilgili önemli açıklamalar yaptı, “2018 yılı kayıp bir yıl olacak. Ancak bunun nedeni seçim değildir. Seçim olmasa, bu durum 1-2 ay daha ötelense de çok başka anomaliler ortaya çıkacaktı” şeklinde konuştu.
Ayşe GÜLER
Maliye Bakanlığı Eski Bakanlık Müdürü Erkan Okandan, 5 milyar 732 milyon TL olarak öngörülen ancak Meclis’ten geçmeyen 2018 bütçesi ile ilgili önemli açıklamalar yaptı, “2018 yılı kayıp bir yıl olacak. Ancak bunun nedeni seçim değildir. Seçim olmasa, bu durum 1-2 ay daha ötelense de çok başka anomaliler ortaya çıkacaktı” şeklinde konuştu.
Yasal çerçevede bütçe geçmemesi halinde bir önceki yılın yani 2017 yılının 1/12 oranındaki ödeneklerinin kullanılabileceğine işaret eden Okandan, Ocak maaşlarının Aralık enflasyonu dahil edilerek, %6- % 6,5 oranında artışlı olacağını, bu ödemenin yapılması için de kamu maliyesinin diğer mükellefiyetlerinde birtakım aksamalar yaşanabileceğine işaret etti.
YENİDÜZEN’e konuşan Okandan, 2017 yıl sonunda Meclis’ten geçen yasa ile 2011 sonrası kamuya ‘Lise Hizmet Sınıfında’ istihdam edilen üniversite mezunlarına 4 barem içi artış verileceğini ancak 2018 bütçesine tek artış konulduğunu, bu durumun da sıkıntı yaratacağını dile getirdi.
Bunlara ek olarak seçim sonrasında akaryakıt fiyatlarında kademeli artış yapılmasının da zorunlu olacağını ifade eden Okandan, bu zammın ülkedeki tüm mal ve hizmetlerine yansıyacağını dile getirdi.
Okandan, 2018 yılında üreticilerin olası bir kuraklık ile karşı karşıya kalmaları halinde kuraklığı ödeyecek Kuraklık Fonu’nda para kalmadığını, bütçesinin ekside olduğuna da dikkat çekti.
Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş’ın ‘denk bütçe’ açıklamalarını da eleştiren Okandan, “Denk bütçe yalnızca kağıt üzerinde, gerçeği yansıtmıyor” dedi.
2017 yılı bütçesi ile ilgili de değerlendirmede bulunan Okandan, geçtiğimiz yıl yerel gelirlerin genel giderleri karşılama oranının tüm aylarda gerilediğini, bu gerilemenin neredeyse ‘stabil’ bir durum aldığını sözlerine ekledi.
OKANDAN’IN AÇIKLAMALARININ SATIRBAŞLARI:
- “Yasal çerçevede bütçe geçmemesi halinde bir önceki yılın yani 2017 yılının 1/12 oranındaki ödeneklerinin kullanılabilir.”
- “Ocak maaşları Aralık enflasyonu dahil edilerek, %6- % 6,5 oranında artışlı olacak.”
- “Bu ödemenin yapılması için de kamu maliyesinin diğer mükellefiyetlerinde birtakım aksamalar yaşanabilir.”
- “Denk bütçe yalnızca kağıt üzerinde, gerçeği yansıtmıyor.”
- “Seçim sonrası akaryakıt fiyatlarında kademeli artış yapılması zorunlu hale gelecek. Bu zam, ülkedeki tüm mal ve hizmetlerine yansıyacak.”
- “2018 yılında üreticiler olası kuraklık ile karşı karşıya kalabilir. Ancak Kuralık Fonu’nda para yok, bütçe ekside…”
- “2017’de yerel gelirlerin genel giderleri karşılama oranının tüm aylarda geriledi.”
Maliye Bakanlığı Eski Bakanlık Müdürü Erkan Okandan:
‘Denk bütçe’ yalnızca kağıt üzerinde!...
Maliye Bakanlığı Eski Bakanlık Müdürü Erkan Okandan, Başbakan Yardımcısı, Maliye Bakanı Serdar Denktaş’ın ifade ettiği ‘denk bütçenin’ ortada olmadığını söyledi, 2018 bütçesinde de kamu maliyesine Türkiye’den yardım yapılmasının öngörüldüğünü belirtti.
Okandan, “Başkasından aldığınız yardım ile nasıl denk bütçe sağladınız? Kağıt üzerinde gelirle gider, 2018’de denktir denildi” şeklinde konuştu.
Bütçenin yaklaşık 80’ini memur maaşları, emekli maaşları ve sosyal yardımların oluşturduğunu kaydeden Okandan, 2017 yılının sonunda Meclis’ten geçen yasa ile 2011 sonrası kamuya ‘Lise Hizmet Sınıfında’ istihdam edilen üniversite mezunlarına 4 barem içi artış verileceğini ifade etti.
“Kamu maliyesinde ek finansman ihtiyacı doğacak”
Okandan, söz konusu yasa sonrası bu statüde olan kişilerin brüt maaşlarına yasa gereği yapılması gereken Eşel Mobil’e ilave olarak %7- %8’lik artış yapılacağı anlamına geldiğini belirtti.
Okandan şöyle devam etti: 2018 bütçesi Eylül 2017’de hazırlanmaya başladı. Bu tarihte 2011 sonrası Lise Hizmet Sınıfı Statüsünde olup Üniversite Mezunu olan söz konusu kişilere 2018 yılı için birer barem içi artış verilerek 2018 yılı bütçesi hazırlandı. 2011 sonrası Lise Hizmet Sınıfın da işe girenlerin büyük bir kısmının (%70-80’i) Üniversite Mezunu olmaları nedeniyle 4 barem içi artış alacak. Ayrıca bütçenin yaklaşık %80 gibi bir oranının maaş nitelikli transfer giderleri olması, 2018 yılında istihdam edilmesi öngörülen Lise Hizmet Sınıfı kadrolarına istihdam edilmesi muhtemel yeni memurlarında üniversite mezunu olma olasılıklarını düşündüğümüz zaman, 2018 bütçesinde öngörülmeyen bu düzenlemeler nedeniyle bu bütçenin denk olması mümkün değildir.
İddia edilen bu denkliğin sağlanabilmesi için kamu maliyesinde ek finansman ihtiyacı doğacağı kaçınılmaz bir gerçekliktir.
“Akaryakıt fiyatlarında zorunlu olarak kademeli artış”
Okandan, akaryakıt fiyatları ile ilgili 5-6 aydır herhangi bir düzenleme yapılmadığına dikkat çekerek, seçim sonrasında akaryakıt fiyatlarına zorunlu olarak kademeli artış yapılacağını belirtti.
Akaryakıt fiyatlarında artışa gidilmesi ile ülkedeki tüm mal ve hizmetlere zam yapılacağını dile getiren Okandan, böylelikle yüksek olan enflasyonun daha da ‘körükleneceğini’, personel ve emekli maaşlarına yapılması yasal zorunluluk olan eşel mobilin bütçede ciddi sapmalara neden olacağını vurguladı.
Okandan, UBP-DP hükümetinin popülist uygulamaları nedeniyle 2018 yılında akaryakıt gibi birçok temel mal ve hizmete gelen fiyat artışlarının kamu çalışanı ve emeklilere kıyasla özellikle özel sektör çalışanları ve asgari ücretlileri etkileyeceğini kaydetti.
“Kuraklık Fonu’nda para yok, bütçe ekside!...”
Öte yandan 2018 yılında üreticilerin olası bir kuraklık ile karşı karşıya kalmaları halinde bu kesimleri zor günlerin beklediğini vurgulayan Okandan, kuraklığı ödeyecek Kuraklık Fonu’nda para kalmadığını, bütçesinin ekside olduğuna dikkat çekti.
Okandan, yeni hükümetin Maliye Bakanlığı’nın bu konuda ‘çözüm’ üretmek zorunda kalacağına değindi, “Ancak bu bakanlığında elinde sihirli değnek olmadığı da dikkate alınmalıdır” dedi.
Seçim var… Bütçe geçmedi, ödemeler nasıl olacak?
Yasal çerçevede bütçe geçmemesi halinde bir önceki yılın yani 2017 yılının 1/12 oranındaki ödeneklerinin kullanılabileceğine işaret eden Okandan, Ocak maaşlarının Aralık enflasyonu dahil edilerek, %6- % 6,5 oranında artışlı olacağını, bu ödemenin yapılması için de kamu maliyesinin diğer mükellefiyetlerinde birtakım aksamalar yaşanabileceğine işaret etti.
Okandan, “Bu nedenle bütçe geçinceye kadar maaşlara konsolide edilmesi gereken artışların ödenmesi, en azından personel giderleri açısından revize edilmesi ve diğer düzenlemelerinde yapılıp 2018 bütçesinin Meclis’ten geçirilmesi sonrasına bırakılabilir” şeklinde konuştu.
2017 Temmuz’da %4 olarak öngörülen enflasyonun %7.78’e çıktığını söyleyen Okandan, aynı şekilde 2017 yılının 2. yarı enflasyonunun da yüksek olması nedeniyle kamunun maaş nitelikli transfer giderlerinin a öngörülenin çok üzerine çıktığını ifade etti.
“2018 kayıp yıl…”
“2018 yılı kayıp bir yıl olacak. Ancak bunun nedeni seçim değildir” diyen Okandan, “Seçim olmasa da 1-2 ay daha ötelense idi çok başka anomaliler ortaya çıkacaktı” şeklinde konuştu.
Okandan, şöyle devam etti: UBP-DP Hükümeti’nin genelde 20 aylık hükümet ve özelde son 3 ayda hukuk yasa tanımaz icraat ve popülist uygulamaları ortadadır. Hükümet giderayak, yasal düzenlemelerin oluşturacağı mali mükellefiyet ve çalışma hayatına getireceği anomalilerden bihaber uyarıldıkları zaman, yasal düzenlemenin yürürlük tarihini 1 yıl öteye atıyor. Polis Yasası buna örnektir…
Bu ülkenin hali hazırdaki en büyük sorunlarından birisi de hiçbir aktüeryal hesaba uymayan emeklilik sistemleridir. Geçmişte 10-15 yılda verilen emeklilik hakları hem de prim almaksızın veya çok cüzi verilen prim oranlarıyla nedeniyle bugün kamuda 14 bine yaklaşan Sosyal Sigortalar Yasası’ndan emekliye ayrılan 34 bin civarında yani toplamda 48 bin gibi devasa bir emekli ordumuz vardır. Bu emeklilerimizin bir kısmı da halen gerek kendi nam ve adına veya bir başkasının yanında çalışmaktadır. Yani iş piyasasında aktiftirler. Özellikle özel sektör tarafından işgücü açısından deneyimleri nedeniyle tercih edilmektedirler. Ülkemizdeki Gelir ve Vergi yasaları nedeniyle bu kişiler emekli maaşlarından vergi vermedikleri gibi 2 bin 457 TL’ye kadar Gelir Vergisi vermemekte ve en önemlisi bir işe girip hayata atılmak için canını yiyen gençlerinde önü kesilmektedir. Bu nedenle biran önce seçimin olması en doğrusuydu. O da yapılıyor.
2017 değerlendirmesi…Tüm aylarda gerileme!...
Okandan, 2017 yılı bütçesi ile ilgili de değerlendirmede bulundu.
Okandan, 2017’de yerel gelirlerin genel giderleri karşılama oranının tüm aylarda gerilediğini, bu gerilemenin neredeyse ‘stabil’ bir durum aldığını kaydetti.
Hükümetin 2017’deki asgari ücretin yürürlük tarihini Ocak yerine 1 Şubat olarak belirlemesinin
vergi muafiyetlerinin %10,14 oranında daha düşük olmasına neden olduğunu ifade eden Okandan, “2017 yılı Ocak-Kasım dönemi Gelir Vergisi artış oranı %28,36’dır. Hiçbir yasal değişiklik veya alanda denetim yapılarak kayıt dışı ekonomi kayıt altına alınarak sağlanmış bir gelir artışı değildir” dedi.
Gelir vergisi arttı ama…
Gelir vergilerinin %35-40’nın kamu çalışanları tarafından (fiktif) ödenmesi nedeniyle gelir vergisi tahsilatının arttığını söyleyen Okandan, “İddia edildiği gibi kayıt dışını kayıt altına aldık diye bir durum asla yoktur” dedi.
Okandan, kamu maliyesinin gelirlerinin artmasının bir diğer nedeninin de Ercan Havaalanı gelir ortaklığı sözleşmesinin ( %47,80 ) ödemelerinin 2017 yılı başı itibariyle başlamış olduğuna işaret etti.
“Ocak-Kasım döneminde kamu maliyesinin ödediği faiz 3 milyon 416 bin 504 TL”
2017 yılında kamu maliyesinin Ocak-Kasım döneminde ödemiş olduğu faiz 3 milyon 416 bin 504 TL olduğunu ifade eden Okandan, “Bu rakam Serdarın beyin maaş ödemeleri için kısa dönemli yapmış olduğu iç borçlanmanın faiz gideridir. Oysa devletin iç borç faizinin yıllık tutarı 600 milyon TL’yi aşmıştır. Esas üzerinde durulması gereken budur” şeklinde konuştu.
Okandan, devletin ‘geriden gelen’, ödenmesi gereken giderleri olduğunu da ifade ederek, “Bu şimdi olduğu gibi geçmişte bu hükümetin göreve geldiği dönem içinde geçerlidir. Bu nedenle bu devletin geçmişten ve özellikle UBP hükümetleri döneminde yapılan hatalı/eksik uygulamalar ki bunların tümü popülist ve ülke gerçekleriyle hiç örtüşmeyen uygulamalar olup ciddi yapısal sorunları olup ciddiyetle üzerine gidilmelidir” dedi.
Öte yandan 2017 yılı yerel gelirlerinin 2016 yılına göre ilk 11 ayda %20,43, genel giderler ise %21,98 oranında arttığına da değinen Okandan, devletin mal/hizmet alımlarının da 2016 yılına göre %29,83 oranında yükseldiğini ifade etti.