Ders almak gerek
Meclis’in ilk kadın başkanı…
Evet evet, Meclis Başkanı…
Şimdi kamuya ait bir sağlık merkezinde, doktor önlüğüyle gururla yürütüyor mesleğini…
Şimdi memur...
Yine toplumun hizmetinde...
***
Fatma Ekenoğlu örnek olmalıdır…
Çünkü ‘makamlar’ gelir, geçer…
Asıl ‘kutsal’ olan mesleğidir insanın…
***
Bu mesajı müşavirler alır mı dersiniz?
Sizin ‘bir süreliğinize’ tuttuğunuz makam var ya…
Daha mı önemli Meclis Başkanlığı’ndan?
Efsunlu mu?
***
Diyorlar ki, “görev verirlerse, yaparız…”
Vermezlerse ne olacak...
Zorla alınız görevi!..
GÖNÜLLÜ çalışınız...
Bu da mı yasak...
***
Örneğin haftalardır tartışma konusu:
“Okullarda öğretmen eksikliği…”
Onca ‘müşavir’ öğretmen var...
Birisi gitse ve görev istese ne olur yani…
Birisi gitse ve ‘GÖNÜLLÜ’ girse sınıfa.
Dese ki, geldim, “eksiklik” olan görevi “öğretmen ataması yapılana kadar” üstlenmeye hazırım…
Döverek mi atacaklar okuldan yani.
***
İnanıyorum ki “çalışmak” isteyen başarır bunu...
Ama illa ki “oda, sekreter, makam”sa aranan şart…
Bilemiyorum tabii…
Yoksa hiç mi ağırına gitmez insanın, oturduğu yerde para alması…
***
Elbette bu insanların “yerinde olmadıkça” anlamak mümkün değildir…
Pek çoğu topluma yön veren, önemli isimler…
Ama “atıl” durumda şimdi…
“Üretim” yok, “maaş” var…
İyi de niye zorlamıyorlar!..
Hiç duydunuz mu, “çalışmak” isteyen “müşavirler eylemde” diye…
Evet evet, zorlamıyorlar…
Yoksa iş mi yok bu memlekette?