Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu'nda kürsüye çıkan Doğuş Derya, “Gayrimeşru başbakanın cevaplaması gereken konular” konusunda konuşma yaptı.

Derya, Başbakanın “Muhalefet konuşur, biz yaparız” şeklinde açıklamalar yaptığını söyleyerek, mantıklı, rasyonel açıklamalar yapmadığını savundu.

Bu yaklaşımın otokrasiye dayalı ülkelerde uygulanan bir yöntem olduğunu savunan Derya,  ekonomik sorunları görünmez duyulmaz hale getirmek için yalan siyaseti yarattıklarını iddia etti.

Kuvvetler ayrılığının demokrasinin fonksiyon göstermesi için önemine vurgu yapan Derya,  denetim gününde iktidardan kimsenin meclis salonunda bulunmadığını belirterek bunu eleştirdi.

Derya, KKTC tanınmamış bir devlet olduğundan kurulmaya çalışıldığını öne sürdüğü otokratik rejimin taklit olarak kaldığını iddia etti.

Derya, bir süre önce Sansür Yasası’na benzer bir yasanın Meclis’e getirilmeye çalışıldığını, medyanın sesini kısmaya çalışan bir anlayış olduğunu savundu.

İnsanların alım gücünün düştüğünü, lüks tüketim olmayan maddeleri ucuzlatılmadığını, hükümetin KIB-TEK’i zarara uğrattığını söyleyen Derya, kurumu zarara uğratanların ‘KIB-TEK’i kurtaracağız’ diye ortaya çıktığını yalan siyaseti yapıldığını iddia etti.

Derya, Lefkoşa Mücahitler Sitesi binasında polis teşkilatına paralel bir yapı kurulduğu, dört yeni şube oluşturulduğu, amir ve müdürlerin Türkiye’den atandığı, işkence sesleri duyulmasın diye ses yalıtımı yapıldığı yönündeki iddialarla ilgili hükümete sorular yöneltti.

Mesai saatleri içinde din kursu iddialarını da gündeme getiren Derya, devletin din işleri konusunda tarafsız olması gerektiğini söyledi.

Derya, Vakıf mallarının cüzi miktarla kiralanacağına yönelik bir gazetenin bazı iddiaları gündeme getirdiğini söyleyerek, bu iddiaların yanıtlanmasını istedi.

Taçoy: İddialar doğru değil

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy,  polisle ilgili konuların Resmi Gazetede yayımlandığını, polisin eğitimler aldığını, eğitimcilerin Türkiye’den geldiğini söyleyerek, yalıtımlı odalar kurulduğu iddialarının doğru olmadığını belirtti.

Vakıflarla ilgili konuların ihalelerle sonuçlandığını belirten Taçoy, o iddiaların da gerçeği yansıtmadığını söyledi.

Taçoy, Başbakanlık Denetleme Kurulu’ndan söz konusu eğitimlere üç kişinin katıldığını, kişilerin kendi iradesiyle bu konferanslara katıldığını söyledi.

UBP’nin medyanın sesini kesmeye çalışmadığını gazetelere ve gazetecilere destek verildiğini dile getiren Taçoy, medya çalışanlarına yüzde 100 sosyal yatırım desteği yapıldığını, yararlanan kişi sayısının 87 olduğunu belirtti.

Türkiye’nin taklit edildiğine yönelik imalara değinen Taçoy, siyasete müdahalenin ÖRP’nin kuruluşuyla başladığını bunu CTP’nin yaptırdığını söyledi.