“Devlet ya ödeyecek, ya da eyleme gideceğiz”
Devletin belediyelere ödediği "katkı payının" az olduğunu ve % 30 artırılması gerektiğini iddia eden Belediyeler Birliği yönetimi sendikaların da katıldığı bir toplantıda sorunu masaya yatırdı.
TOPLANTIDA UZLAŞILAN MADDELER NELER?
- Hayat pahalılığı ödeneği ile yerel yönetimlere ayrılan katkı payı arasındaki yüzde 30’luk fark kapatılmalı.
- Devlet katkı payı arttırılsın veya belirlenen katkı bütçenin geçmesini beklemeden hemen avans olarak verilsin.
- COVID-19 döneminde belediyelere sözü verilen ‘COVID-19 destek ödenekleri’ bir an önce yapılsın.
- Devletin belediyelere olan çeşitli güncel borçları hemen ödensin.
Devletin belediyelere ödediği "katkı payının" az olduğunu ve % 30 artırılması gerektiğini iddia eden Belediyeler Birliği yönetimi sendikaların da katıldığı bir toplantıda sorunu masaya yatırdı. Katkı payı artırılmazsa bu oranda maaş artışının da yapılmayacağı önceki günkü gayrı resmi toplantıda karara bağlanırken bugünkü toplantıda devletten bu oranda katkının talep edilmesi kararı alındı.
Devlet katkısında düzenleme yapılmazsa hayat pahalılığının ocak maaşlarına yansıtılmaması yönünde prensip kararı alan Belediyeler Birliği yönetimi, konuyla ilgili bazı belediye başkanları ve sendikaların da dahil olduğu toplantı düzenledi.
Toplantıda hayat pahalılığı ödeneği ile yerel yönetimlere ayrılan katkı payı arasındaki yüzde 30’luk farkın kapanması gerektiğine vurgu yapılırken, söz konusu katkının arttırılması veya sözü geçen Devlet katkısının ‘bütçenin geçmesini beklemeden’ Ocak veya Şubat ayı içinde avans olarak verilmesi konuşuldu.
Toplantıda tüm bunların yanında COVID-19 döneminde söz verilen ‘COVID-19 destek ödeneklerinin’ bir an önce yapılması ve devletin belediyelere olan çeşitli güncel borçlarının hemen ödenmesi gibi talepler kaleme alındı. Bu kararların devlet tarafından kabul görmemesi halinde 2 Şubat tarihinde eyleme gidileceği de öğrenildi.
Resmi açıklama tüm belediyelerin onayından sonra
Yaklaşık iki saat süren toplantı sonrasında açıklama yapılmadı. YENİDÜZEN’e verilen resmi bilgide, bunun ön bir toplantı olduğu, gerekli açıklamanın ise detaylarıyla birlikte bugün toplantıya katılmayan Belediye Başkanları ile görüşüldükten sonra ‘fikir birliği ve uzlaşı’ içerisinde yazılı olarak yapılacağı belirtildi.
‘Birlikte hareket edilebilecek ortak bir yapı’ oluşturulmaya çalışıldı
Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği Yönetim Kurulu’nun, açıklanan hayat pahalılığı oranıyla yerel yönetimlere ayrılan devlet katkısı arasındaki yüzde 30 farkın kapatılmaması halinde, bu orandaki hayat pahalılığını belediye çalışanlarının maaşlarına yansıtılıp yansıtılmaması yönünde ‘prensip kararı’ aldığı öğrenilmişti.
Devletin belediyelere vereceği katkı ve hayat pahalılığı özelinde yapılan toplantıda belediyelerin devlet kaynaklı çeşitli sıkıntıları da ele alındı.
Belediyeler ve Belediyelerde örgütlü sendikalar tarafından yapılan toplantıda ‘birlikte hareket edilebilecek ortak bir yapı’ oluşturulmaya çalışıldığı da öğrenildi.
Toplantının içeriğinde neler vardı?
Yerel Gelirlerin artışına göre devlet tarafından her yıl belirlenen devlet desteği ödemesi için bu yılki bütçede yerel gelirlerdeki bütçe artışının yüzde 26 olduğu, bu rakamın yüzde 37,26 olarak belirlenen hayat pahalılığına ve Temmuz ayında yapılacağı öngörülen %20’lik ikinci bir hayat pahalılığıyla örtüşmediğine vurgu yapıldı.
Toplantıda, yıl içinde toplamda yüzde 57,26 oranına yükselecek olan hayat pahalılığının, %26’lık devlet desteği ile belediye çalışanlarının maaşlarına yansıtılmasının mümkün olmadığıyla ilgili hemfikir olundu. Devlet desteğinin yüzde 22’den yüzde 50’lere çekilmesinin talep edilmesi de konuşuldu.
Devlet katkısının arttırılması veya bu katkının açıklandığı şekliyle yani %26 oranında belediye bütçeleri onaylanmadan, hemen bu ay avans olarak belediyelere ödenmesi, COVID-19 döneminde söz verilen ‘COVID-19 destek ödeneklerinin’ bir an önce yapılması ve devletin belediyelere olan trafik cezası gibi çeşitli güncel borçlarının hemen ödenmesi gibi talepler kaleme alındı. Aksi halde 2 Şubat tarihinde eyleme gidileceği öğrenildi.
Geçtiğimiz yıl % 0,52 artış verilmişti
İki yıldır pandemiyle mücadelede de görev yürüten belediyelere geçtiğimiz yıl ayrılan katkı payı yüzde 0,52 oranında yapılmış, buna karşın belediyeler personel ödemesi olarak yüzde 18’lik bir maaş artışına gitmişti.
Bunun yanında devletin yerel yönetimlere sözü olan ve hala beklemede kalan 35 Milyon TL’lik COVID-19 destek ödemesi olduğu da hatırlatıldı.
Toplantıya kimler katıldı?
KAMU-İŞ Toplantı Salonu’nda yapılan toplantıya Belediye Başkanları ile Belediyelerde örgütlü Sendika Başkanları yanı sıra bazı Belediye Başkanlarını temsilen Asbaşkanlar da katıldı.
Toplantıda; Hür İş Genel Başkanı Ahmet Serdaroğlu, BES Başkanı Mustafa Yalınkaya, Büro-İş Başkanı Baytun Tuna, Dev-İş Başkanı Koral Aşam, Belediyeler Birliği Başkanı- Güzelyurt Belediye Başkanı Mahmut Özçınar, Lapta Belediye Başkanı Mustafa Aktuğ, Esentepe Belediye Başkanı Cemal Erdoğan, Mağusa Belediyesi Asbaşkanı Ahmet Öztenay, Yenierenköy Belediyesi Asbaşkanı Meral Sertsoy, Mehmetçik Belediye Başkanı Cemil Sarıçizmeli, İskele Belediye Başkanı Hasan Sadıkoğlu, Girne Belediye Başkanı Nidai Güngördü, Tatlısu Belediye Başkanı Hayri Orçan, LTB Başkanı Mehmet Harmancı, Çatalköy Belediye Başkanı Mehmet Hulusioğlu, Beyarmudu Belediye Başkanı İlker Edip gibi isimler yer aldı.
Devrimci Genel-İş Sendikası Başkanı Ömer Naşit:
“Ortak taleplerimiz için de ortak mücadelemiz sürecektir”
Belediyelerde baş gösteren mali kriz ve bunun nedenlerine değinen Devrimci Genel-İş Sendikası Başkanı Ömer Naşit, tüm belediyelerin onayının alınması için görüşmelerin sürdüğünü belirtti. “Ortak taleplerimiz için de ortak mücadelemiz sürecektir” diyen Naşit, şunları dile getirdi:
“2018’de yaşanan döviz krizi, ardından pandemi ve bu sürede geçen yıl belediyelere verilen yüzde 0,52 oranındaki artış ile baş gösteren mali ve ekonomik kriz söz konusu. Bugün gelinen noktada 2022 yılı devlet katkı payları sadece %26 iken, belediyelerin çalışanlarına ödemesi gereken hayat pahalılığı oranı Yüzde 37,26 söz konusu. Biz DEV-İŞ olarak çalışanların haklarının sözleşmelerdeki gibi yerine getirilmesini istemekle birlikte mali sıkıntıları da biliyoruz, bununla birlikte ortak bir deklerasyon oluşturmak için görüşmelerimiz sürüyor. Bunu başarabilirsek merkezi hükümetten çeşitli taleplerimiz olacak. Bunların yerime getirilmesi için de ortak bir mücadele sergileyeceğiz.”