Kıbrıslırum Yazarlardan
Pambos Haralambus | Alitiha
Çeviri: Voula Charana

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu’nun adanın kuzeyini ziyareti sırasında söylediklerine hem gereken dikkati verdik hem kınadık. Üstelik kınamakla kalmadık, söylemeyip ima ettiklerini de eleştirdik.
Çavuşoğlu, Türk tarafının Kıbrıs sorunundaki, Kıbrıslı Türklerin siyasi eşitliği ve güvenliği konularına dair ön koşullarından söz etti. “Federasyon” çözüm formülüne dair kuşkularını anlattı. Ancak, bu kuşkularını dile getirmekle birlikte, Ankara’nın Kıbrıslı Türklerin siyasi eşitliğini ve güvenliğini garanti altına alan her türlü çözüme açık olduğunu da söyledi.

Ankara’nın Özersay tercihi

Hepimiz Ankara’nın Kudret Özersay’ı tercih ettiğini ve onu Mustafa Akıncı’nın yerine Kıbrıs Türk liderliğine hazırladığını biliyoruz. Aynı şekilde Mustafa Akıncı’nın Ankara’ya ihtiyaç duyduğunu da biliyoruz.
Bu koşullar altında Mustafa Akıncı’nın Mevlut Çavuşoğlu’yla aynı fikirde olduğunu kabul etmesi hem çok kolay olurdu hem de işine gelirdi.
Kaldı ki Türkiye Dışişleri Bakanı, Mustafa Akıncı’nın arkasında durduğu “federasyon” çözümünü reddetmiş değil.
Oysa öyle olmadı!
Gelin hep birlikte Mustafa Akıncı’nın Çavuşoğlu’nun ima ettiklerine yönelik tepkilerine bir göz atalım. 

Ankara’yla mesafe

Kıbrıs Türk Lideri Facebook’ta “Kıbrıs sorununun birbirinden farklı boyutlara sahip olduğunu ve bunların toplumsal, toplumlararası, ulusal ve uluslararası düzeyde tartışıldığı”nı yazdı.
“Bu nedenledir ki” diyor Mustafa Akıncı, “gerek aramızda gerek Kıbrıs Rum tarafıyla, Türkiye, BM ve genelde uluslararası toplumla çözüm yolları bulmaya çalışıyoruz.”
Ve “bütün bu yıllar içerisinde ciddi bir ilke ve belge birikimi oluşmuştur ve her iki taraftan gerekli siyasi irade ve kararlılık gösterildiği takdirde bunlara dayalı bir sonuca ulaşılabilir.”
Mustafa Akıncı’nın Ankara’yla arasına koyduğu mesafe o denli çarpıcı ki, bu, “Bu nedenledir ki gerek aramızda gerekse de Türkiye ile çözüm yolları bulmaya çalışıyoruz” cümlesinden dahi anlaşılabilir.

“Başımıza gelebilecek en güzel şey”

Olguları olduğu gibi görmekten ya da söylemekten korkmayalım.
Akıncı Kıbrıs Rum tarafının ve genel olarak Kıbrıs’ın başına gelebilecek en güzel şeydir. Federal bir çözüm doğrultusunda yeniden birleşme hedefine odaklanmıştır. Türk ordusunu Kıbrıs’tan çıkaracak, yerleşimciliğe son verecek ve Kıbrıslı Türkleri Türkiye’ye bağımlılıklarından kurtaracak bir çözüme yönelmiştir.
Dışişleri Bakanımız kendi ağzıyla söyledi: Kıbrıs Türk liderliğine Kudret Özersay’ın gelmesi halinde durum Kıbrıs Rum tarafı için zorlaşır…
Bunu defalarca söyledi.
Bu bir hakikattir.

İrade, kararlılık

Dolayısıyla “yerleştirilmiş lider” ve “işgal lideri” gibi sıradan, çocukça ve şekilci ifadelere başvurmak yerine burada olduğu sürece Mustafa Akıncı’nın varlığını değerlendirmeye çalışmakta acele edelim.
Bütün bu yıllar içerisinde ciddi bir ilke ve belge birikimi oluşmuştur ve geriye kalan şey, gerçek siyasi irade ve kararlılığın gösterilmesidir.
Zaman akıp geçiyor ve onunla birlikte Kıbrıs’ın karşısına çıkan fırsat da kayıp gidiyor.