1. YAZARLAR

  2. Serhat İncirli

  3. Dilan Polat KKTC’ye vali atanmalı!
Serhat İncirli

Serhat İncirli

Dilan Polat KKTC’ye vali atanmalı!

A+A-

İlter Türkmen…

1927’de doğdu, 2022’de öldü…

Türkiyeli diplomat…

Moskova, New York, Atina, Paris, Cenevre gibi çok önemli merkezlerde ülkesinin büyükelçisi olarak görevler yaptı…

BM’nin çeşitli uzlaşmazlık ya da sorun bulunan bölgelerinde temsilcilik üstlendi…

1980 – 1983 döneminde de dışişleri bakanıydı…

-*-*-

Türkmen, 15 Kasım 1983’te, yani KKTC ilan edildiği günlerde, TC Dışişleri Bakanı’ydı…

9 ya da 10 gün sonra da görevinden ayrıldı…

-*-*-

Türkiye’de, Kenan Evren Cuntası’nın son günleriydi…

Kenan Evren, 6 Kasım 1983’te seçim yapılmasına izin vermişti…

-*-*-

Ama yıllar sonra Hürriyet Gazetesi’nin o günlerdeki köşe yazarlarından Sedat Ergin, KKTC’nin ilanına, Cunta döneminde karar verildiğini, Rauf Raif Denktaş’ın, İlter Türkmen’e 25 Ekim 1983’te bir teşekkür mektubu yazdığından anlaşılabileceğini belirtmişti…

-*-*-

Türk Dışişleri, yeni bir devletin ilanının bizzat içindeydi…

Tugay Uluçevik, Korkmaz Haktanır ve Mümtaz Sosyal gibi isimler “ilanın” mimarları gibiydi…

-*-*-

Ama çok ilginçtir, İlter Türkmen, “KKTC neden ilan edildi?” sorusuna, “KTFD Anayasası, Rauf Denktaş’ın görev süresini iki dönemle kısıtlıyordu ve 1983’te yeni anayasa yapılmazsa, iki yıl sonra Denktaş emekli olacaktı” anlamına gelen ifadelerle açıklamıştı…

-*-*-

Ne değişti?

KKTC’nin ilanı ile Kıbrıs Türk toplumunun Dünya’dan izole edilme hızı arttı…

Ambargolar çoğaldı…

Silahla kazandığımız ve haklı yanlarımızın çok olduğu 1974 sonrasındaki en ciddi diplomatik yenilgi de ayrı devlet ilanı oldu.

-*-*-

Ayrı devlet ilanının çok ciddi bir hata olduğu hemen anlaşıldı ve “federal çözüme karşı olmadığımız” sık sık vurgulansa da, çöküş başladı…

Ambargolar belirginleşti.

Türkiye takımları ile futbol oynayamamak dahil, çok ciddi geliri olan İngiltere’ye patates ve narenciye ihracatı durdu.

-*-*-

Bugün 40’ıncı yıl…

Nüfusumuzu bilmiyoruz…

Ada üzerinde 1974’te 120 bin Kıbrıslı Türk yaşamaktaydı…

En iyi tahminlerle bu nüfus şu anda 90 binin altındadır…

Ama “KKTC nüfusunun” 1 milyonu bulduğu söylenmektedir!

-*-*-

Bugünkü törenlerde biri kalkıp da KKTC’nin ilanının bir “moka” yaradığını söylemeye kalkmasın!

KKTC’nin ilanı, kurucusu Rauf Raif Denktaş’a birkaç dönem daha başkanlık yapma şansı vermekten başka hiçbir işe yaramamıştır!

“Hayır yaramıştır” diyenler, lütfen, “nerede yaradığı” konusunda izahatta bulunmak zorundadır!

-*-*-

Çok basit bir soru sormak istiyorum:

“… Hepimizin ailesinde birer, ikişer şehit vardır… Ve hepimizin ailesinden, bu şehitlerin çocukları ve torunlarının şu anda İngiltere ve Avustralya’da yaşıyor olması, KKTC’nin hiçbir “moka” yaramadığının açık ispatı mıdır değil midir?”

-*-*-

Ve bir soru daha:

“… Kıbrıslı Türklerin tamamına yakını; KKTC’nin Cumhurbaşkanı ve TC kökenli ikisi hariç tüm bakanlar kurulu üyeleri ve aileleri, ya İngiliz ya da Kıbrıs Cumhuriyeti Pasaportu taşımaktadır… KKTC 40 yılda vatandaşlarına, her hangi bir tuvalete büyük abdest yapmaya giderken dahi kullanabileceği bir pasaport verememişse; kutladığınız nedir?”

-*-*-

Bayramınız kutlu olmasın efendim!

15 Kasım 1983’e lanet olsun!

-*-*-

Anılarını anlatan bazı büyüklerimizin anılarını okudukça gülüyorum; ve soruyorum; “… bu nasıl bir abartıdır, bu nasıl bir ruh halidir; bu nasıl bir yalandır Ali Cabbar?”

-*-*-

Ve ricamdır; bayram mayram işini geçelim; hazır tüm Türkiye büyükleri buralardayken; lütfen Kuzey Kıbrıs’a ilk resmi TC Valisi olarak Dilan Polat atansın!

Burada iktidar ve TC’den görevli gönderilenler hep Dilan Polat!


Devletinizin trafiği!

Bisiklet sürüşümün bazen yarısını, bazen yarıdan fazlasını Güney’de yaparım…

Nefis bir bisiklet yolu…

Temsilciler Meclisi yanındaki parktan giriyorum, Lakadamya’ya kadar gidiyorum veya yarı yoldan dönüyorum…

-*-*-

Mis gibi parkur…

Tehlikesiz…

Haaaa bizim Kermiya geçiş noktasından, bisiklet ve yürüyüş yolunun başladığı parka gidene kadar da yaklaşık 3 kilometrelik yol var; dörtte üçü bisiklet yolu bulunan bir güzergah…

Tekrar ediyorum, sıfır tehlike…

-*-*-

KKTC mi?

KKTC’de bisiklet süren iki kişiye çarpan bir aracın sürücüsü önce kaçtı, sonra yakalandı!

-*-*-

Ehliyeti var mı?

Sanmam!

Olsa bile, ülke kurallarını bilmiyordur!

Kurallar evrensel mi?

“Evet evrenseldir” diyen kim olursa olsun, “evrensel olmadığını” kanıtlamaya hazırım…

Nasıl mı?

Kişi başı, 10 bin TL iddiaya gireceğiz ve bir yaya geçidi bulacağız…

Kumar ülkesi KKTC!

Beni ilgilendirmez!

Alırım 10 binliğinizi!

-*-*-

Irkçılık gibi olacak ama, “Kıbrıslı Türk olmayan sürücüler, özellikle de Türkiyeli sürücü kardeşlerimiz yaya geçidinde durmayacak!”

-*-*-

Trafik eğitimi eksik!

Eğitim zaten elden gitti, nüfus karmaşık!

Sayıyı bilmiyoruz!

-*-*-

Yollar berbat!

Karanlık!

Bisiklet yolu mu?

En fazla iki kilometre kadar!

-*-*-

Haaa geçen akşam kebap söyledim…

Getiren paketçi, tek kelime Türkçe, tek kelime İngilizce bilmiyordu…

“Pakistan?” dedim!

“Pakistan” dedi…

Eminim, dost ve kardeş ülkeden geldiği için; ehliyet veya çalışma izninden muaftı; geçenlerde başbakanları, Ersin beyle Özbekistan’da görüşmüştü ya!

Torpilli canım, torpilli!!!


peristerona-1941.jpg

Peristerona köyü… Kıbrıs’ta çift şerefiyeli ilk cami minaresi… Sene 1941… Oturamadıydık oturduğumuz yerde… (Foto: Erdal Eryener’in paylaşımı…)

Bu yazı toplam 2112 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar