Kamuda örgütlü üç sendika hükümetin ekonomi politikalarını ve zamları protesto etmek amacıyla dün ülke genelinde tam gün grev yaptı kamu çalışanları YENİDÜZEN’e konuştu.

Fehime ALASYA

İbrahim Oduncuoğlu: “Zamlar yapılmamalı”

“Devlet olmanın gereğini yapsınlar. Zam yaparak hiçbir şeyi çözemezler. Bu yapılan zamlar insanların geçimini çok fazla zora soktu, geri alınmalı.”

Şefika Zorel: “Gençlik için çok kaygılıyız”

“Maaşlarımızın olduğu yerde bıraksınlar ama bari zam yapmasınlar. Genel olarak hayat pahalılığından şikâyetçiyiz. Biz belki bir yere başımız soktuk ama gençlik için çok kaygılıyız, onlar hiçbir şey yapamayacaklar…”

Şerife Şanlıkol: “Maaşlarımızla geçinemiyoruz”

“Zamlar ve haklarımızın alınmasından şikâyetçiyiz. Biz artık maaşlarımızla geçinemiyoruz. Bu halde iken de çocuklarımızı nasıl okutacağız diye düşünüyoruz.”

Remziye Ersalan: “İhtiyat sandığına el kondu, kıdem tazminatımıza el kondu, haklarımız alındı”

“Zamlardan çok şikâyetçiyiz. İhtiyat sandığına el kondu, kıdem tazminatımıza el kondu, haklarımız elimizden alındı. Yıllardır çalışıyoruz, yeni başa dönmek istemiyoruz. Elektrik ücretleri de ayrı dert… Daha iyi çalışmalar yapılmalı.”

Süheyla Özşen: “Mutfaklarımıza ateş düştü”

“Memleketin yaşanacak hali kalmadı, hiçbir şey yolunda gitmiyor, mutfaklarımıza ateş düştü. Çocuklarımız ülkede durmak istemiyor, bunu duydukça çok üzülüyoruz. Elektriğimizi ödeyemiyor, doktora gidemiyoruz, geçinemiyoruz. Hastanelerimizde ilaç yok, doktor yok, tutar yerimiz kalmadı. Çalışmalar daha halk faydasına olmalı.”

Gülseren Öğüt: “Üçlü tarifede iyileştirme yapılmalı”

“Bu tasarruf için yapılan tarifeye hiçbir şekilde uymadım, uyamam da, çalışan insanım ve gece geç saate kadar oturup bekleyemem. Yoruluyoruz, yatıyoruz, sabah kalkıp erkenden işe gidiyoruz, hiç mi dinlenmeyelim gece? Bu konuda bence iyileştirme yapılmalı. Çocuğum yurt dışına gezmeye gitti, orada kalmak istiyor. Çocuklarımızı kaybedeceğiz.”

Sare Öztürk: “Üçlü tarife hayatımızı altüst etti”

“Üç kuruş verip ağzımıza bal sürüyorlar, ardından zammı geçiriyorlar. Asgari ücrete çalışanlar ne yapsın? Veya emekli maaşı olanlar… Onlar çok üzülüyoruz. Üçlü tarife hayatımızı altüst etti, çalışan insan ne yapabilir ki gece 22.00’den sonra? Üstelik sadece çamaşır değil ki, ütü var. Yazda yanacak mıyız? Klima kullanmayacak mıyız?”

Şenol Canbulat: “Zam zulmü altında yaşatmaları bu toplumun hakkı değildir”

“Burada yaşayan insanlar zaten 1963’ten beridir mücadele veriyor. Bu halkın eline prangaları vurup zam zulmü altında yaşatmaları bu toplumun hakkı değildir. Türkiye’ye kaçınılmaz bir bağımlılığımız varsa ve biz bu topraklarda varsak, bağımlılık, özgürlük, kültürümüzü bize vermek zorundadırlar.”

Ulusay Zaim: “İşçinin cebinden ellerini çeksinler”

“Hükümetteki parti liderlerinin her biri ayrı konuşuyor, birlik olmalılar. Masa başında bütçe açığını kapatmak için işçiden emekçiden kesmemeliler. İşçinin cebinden ellerini çeksinler. Nasıl üretebiliriz de bu toplum gelişebilir onu düşünüp, bilirkişiler öncülüğünde uygulamalılar.”

Bilsel Bilgehan: “Önce markete, ardından da kasaba gitsinler”

“Önce markete, ardından da kasaba gitsinler de görsünler. Dört kişilik, 14 TL olan yoğurt, bir öğünde bitiyor, temizlik deterjanları deseniz ayrı pahalı, bunlardan haberleri yok gibi. Kırtasiye ücretleri çok yüksek, her şey bastın pahasına… Bir maaş artışı veriyorlar ama yüzdelik. Bu çok yanlış... Maaşlar arası çok yüksek fark var. Odada kimisi 3 bin TL alırken kimisi 10 bin TL alıyor, bu çok yanlış, bunlar dengelenmeli.”

Deniz Züğürt: “Zam olacak, karşı değiliz ama…”

“Hükümete gelmeden evvel ne söylediyseler onu yapsınlar, yapmayacaksa da gitsinler. Zam olacak, karşı değiliz ama bunları halkın ihtiyacı olan et, süt, elektrik gibi ana giderlere değil, sigara, içki, alkole yapmalılar. Vergileri düzenlemeliler, sadece vatandaştan değil, zenginlerden de vergi alsınlar.”

Erkan Kılıç: “Emekçilerin maaşlarına, alınmış haklarına göz dikmesinler”

“Emekçilerin maaşlarına, alınmış haklarına göz dikmesinler. Verilen hakkı elinden almak hiç de adil değildir. Halkın refahı için daha somut çalışmalar yapmalarını istiyoruz. Yapılan tarife hiç de uygun olmadı bence…”

Ayhan Çelebi: “Bugün ayın 12’si ve benim cebimde şu an 20 TL var”

“Dört çocuğum var, ikisi üniversiteye gidiyor. Bugün ayın 12’si ve benim cebimde şu an 20 TL var. Harcamaya kıyamadım. Acaba sandviç mi alsam yoksa otobüsü kaçırırsam yol harçlığı olarak saklasam mı diye düşünüyorum. Yol paraları, okul harçları, evin giderleri bizi ağlattı. Hele elektrik faturası belimizi büktü. Bana sordular, domates mi atacaksınız diye, en ıskarta domatesin kilosu 8 TL’dir, nasıl atalım? Özellikle eğitim alanında düzenlemeler istiyoruz.

Hanım çamaşır makinesini gece çalıştırıyor, sabaha kadar dangur dungur sesle uyuyoruz, bu üçlü tarife de evin düzenini bozdu. Olacak iş değil.”

Cemal Erkanat: “Cebimizde ay sonu olmadan para biter, alım gücümüz sıfır oldu”

“Kamu reformu adı altında dillendirdikleri bu yasadan vazgeçsinler, ardından vergi vermeyen son model ciplerle gezen otel ve üniversite patronlarından düzgün olarak vergi toplasınlar. İşçiye, memura yükleneceklerine bu yükü kaldırabilecek olan insanların üzerine yürüsünler. Otellere dağıtılan cezaları toplayabilirlerse toplasınlar. Faiz oranı çok düşüktü, döviz kredisi aldık, beş yıl önce başladığım noktaya geldim, beş yıldır sanki hiç ödememiş vaziyetteyim. Cebimizde ay sonu olmadan para biter, alım gücümüz sıfır oldu.”

Mehmet Atakerler: “Üçlü tarife çok kötü bir uygulama, aile huzurumuz kaçtı”

“Gençlerin önünü kapatmasınlar. Bizler emeklik hakkı kazanmış insanlarız ama gençlere yazık. Bu gençleri yurt dışına mahkûm etmesinler. Daha düzgün istihdamlar yaratsınlar. Özel sektörden büyük iş sahiplerinden alacaklarını alsınlar da işçinin peşine düşmesinler. Üçlü tarife çok kötü bir uygulama, ailemizin huzuru kaçıyor. Hanım ille çamaşırları gece yıkayacak, ev rutubet koktu, yıkama dedim, kızdı. Evde huzur kalmayacak. Yazın ne yapacağız?”