Nasıl ki çocuk yaşta kızları ya da kadınları "başını ört" diye zorlamak baskıcı, bağnaz, çağ dışı bir anlayıştır.
İnançları ya da kişisel tercihleri gereği, bir insana zorla "baş örtüsünü çıkart" demek de aynıdır.
 

* * *

Böyle düşünüyorum.
O nedenle başı örtülü ya da açık, kulağında küpesi ya da omzunda dövmesi herkes diplomasını almalı, eğitimini yapmalıdır.
Söylenen o ki, mesele "diploma töreni" değil “diploma belgesi”ndeki fotoğraf!
İşte bu fotoğraf konusunda benim de kafam biraz karışık.

* * *

Diploma bir "kimlik" belgesi mi?
Evet.
Peki kimlik belgesindeki fotoğrafla ilgili koşul nedir?
ICAO standartları var.
Chicago Konvansiyonu’na imza atan 52 ülke tarafından da kabul edilen evrensel kurallardan söz ediyorum.

• "Fotoğrafın fonunda gölge oluşmamalıdır, kişinin en son halini göstermesi açısından fotoğraf son altı ayda çekilmiş olmalıdır; yüz, fotoğraf üzerinde ortalanmış olarak saç modeliyle birlikte tamamen görünür olmalıdır."
   
• "Gözler açık konumda olmalı ve net olarak görünmelidir. Saçlar gözleri kapatmamalı ve fotoğraf çekilirken doğrudan kameraya bakılmalıdır."
   
• "Işık yüze eşit ölçüde yansıtılmalı, yansıma veya gölgeler bulunmamalıdır."
   
• "Gözler net bir şekilde görünmeli, gözlük camı üzerinde yansımalar bulunmamalı, renkli cam veya güneş gözlüğü kullanılmamalıdır. Gözlük camının kenarı veya çerçevesi gözleri kapatmamalı ya da gözleri kapatacak ölçüde kalın olmamalıdır."
   
• "Kişinin zorunlu olarak kullandığı gözlük ve benzeri aksesuarlar dışında fotoğrafta şapka, başlık, pipo, vb. nesneler bulunmamalıdır."
   
• "Başörtülü fotoğraflarda yüz çene ucundan alına kadar görünür olmalı, yüzün üzerinde gölgeler oluşmamalıdır."

* Meraklısı için kaynak: https://www.icao.int/Security/mrtd/Downloads/Technical%20Reports/Annex_A-Photograph_Guidelines.pdf

Bu "standartlar"a uyumdan taviz istenmiyor umarım!

* * *

"KKTC"deki resmi tüzüklere baktım, kimlik kartı için sadece "biyometrik fotoğraf" diyor.
Pasaportta "gözlüksüz olması" yönünde de not düşülmüş.
Biyometrik fotoğrafın ayrıca bir tarifini bulamadım.
Hem Eğitim Bakanlığı hem de nüfus ya da muhacerette bu yönde yasal boşluk olduğu düşüncesindeyim.

* * *

Şimdi kafam biraz da şundan karışık!
Kimlik belgesinde bence de fotoğraf açık, net, sarih olmalı.
Ancak...
Şu soruya yanıt bulamıyorum.
Bir kadın, sürekli başı örtülüyse...
"Başı açık" fotoğraf onu daha "görünür" mü yapıyor yoksa daha "tanınmaz" mı?
Düşünsenize, karşınızda başı örtülü bir kadın var.
Elinizdeki kimlik belgesinde ise saçları lüleli, saçları düz, saçları küt, saçları uzun birisi!
Bu kimlik belgesi, karşınızdaki insanı "tanımanız" için mi yararlı olur, "tanımamanız" için mi?

Neyse...
ICAO standartları  "başörtülü" durumu da anlatıyor.

* * *

'Kafam karışık' dedim, çünkü bir gerçek daha var.
İlahiyat Koleji meselesinde konuştuğumuz insanlar çocuk.
On sekiz yaşından küçük!
Henüz reşit değiller.
Bu "tercih"in ne kadarı çocukların özgür iradesi ya da inancı ile ilgilidir, ne kadarı "siyasi üniforma" bunu da anlamak, çözmek gerekiyor.

* * *

Sonuç!
Meseleye ideolojik bir saplantıyla bakmazsak...
Kıbrıs'ın kuzeyine yönelik bir "İslamlaştırma" hareketi olduğu ve "din istismarı" yaşandığı açıktır.
 

Yine de "özgürlüklerin" ilacı yasaklar değil, yine özgürlüklerin kendisidir.
İnsana, değerlere, inançlara, kültürlere saygıyla...
İnsanlar kadar bu yurdun, coğrafyanın değerleri de önemlidir.

Lütfen başımızı kaldıralım, dünyaya bakalım, “cepheleşmeden” çözüm arayalım.
Öfkemizle değil, aklımızla…
Çünkü mesele "kafalarımızın" içi!