1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. DOĞRULUK ve cesaret
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

DOĞRULUK ve cesaret

A+A-


İki gözü iki çeşme ağlıyordu genç kız.
Henüz yeni olgunlaşmış vücudunu ıslatıyordu, ışıl ışıl gözlerinden süzülen yaşlar...

***

İşte o liseli  kızdan öğrendim, “doğruluk” ve “cesaret” oyununu...
Öğrenemedim de tam olarak ya!..
Ama kavramaya çalıştım sadece...
Bir şişeyi çeviriyorsunuz yerde ve hangi yüzü durursa önünüzde...
Bir yüzü ‘cesaret’ oluyor şişenin, öteki ‘doğruluk’...
İşte o an çıkartıp atıyorsunuz yüzünüzdeki maskeyi...
Ve yanıt veriyorsunuz sorulara, ‘doğruluk’ ya da ‘cesaret’e göre...
Eğer yoksa yanıtınız, terk ediyorsunuz oyun sahnesini...
Mesela ‘doğruluksa’ şansınız ve gelen soru, “Kimi seviyorsun” olmuşsa...
Ya da “cesaret”se ve “bir küçük öpücük kondurur musun yanağıma” diyorsa karşıdaki!..
Size kalmış, oyunu “terk etmek” ile “devam etmek” arasındaki karar....

***

Genç arkadaşım söyledi sevdiğini...
Oysa artık bir başkası olmalıydı, yüreğinde...
Beklenen ‘yanıt’ bu değildi!
Nasıl ‘yalan’ söylerdi ki!..
Bir ‘aşk’ı nasıl gizlerdi, bile bile...
Üstelik, hesabı sorulmazdı yüreğin.
Gözyaşının sebebi buydu...
Ve aslında yoktu oyunun galibi...

***

Doğruluk...
Ve cesaret...
Nasıl da fark etmeden oynuyoruz, her gün, her an belki, benzer bir oyunu!..
Önümüze çıkan her engelde...
Ve hayattaki duruşumuzda...
Özümüzün, sözümüzü ‘tekzip’ ettiği her adımda...
Mantığımız ile duygularımız arasında emekleyen her ‘içimizdeki’ çocukta...
Beynimizin “yürü” dediği ama ayaklarımızın ve yüreğimizin bizi götüremediği yolculuklarda..
Siyasette...
Aşkta...
Dostlukta...
Ve her ‘yeni doğuş’ta güneşle birlikte, nasıl da ‘yanıtlar’ arıyoruz, kendimize...

***

Ne kadar doğruysak...
Ve ne kadar cesur...
Aslında, o kadar yaşıyoruz...

Bu yazı toplam 2222 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar