Bundan 8-10 gün önce, ekonomik örgütlerin temsilcileri Başbakan Yardımcısı Erhan Arıklı’yı ziyaret ediyor. Toplantıda konu ‘ne zaman açılacağız’ noktasına geliyor ve ‘sektörel aşılanma’ üzerinde duruluyor. 
Arıklı telefona sarılıyor ve Doğu Perinçek’i arıyor, ancak toplantıda olduğu için kendisiyle değil, bir danışmanıyla konuşuyor.
Karşıdaki ses ‘Aşı bulma konusunda yardımcı olabileceğini’ söylüyor. Toplantıya katılanların tamamı aynı fikirde değil ama bazı örgüt temsilcileri misyon üstlenebileceklerini söylüyor. Arıklı kendilerine Sağlık Bakanlığı tarafından imzalanmak üzere ‘KKTC devleti adına yetki belgesi’ formu da veriyor.
Sonra toplantı bitiyor.
Yukarıda anlatılanların belki ‘fazlası’ vardır, ama ‘azı’ yoktur.
Zaten İŞAD Genel Sekreteri Cihangir Özyer katıldığı bir TV programında Doğu Perinçek’ten yardım istediklerini doğruluyor. Hatta 3 aydır Çin devleti ve Sinovac şirketi ile temasta olduklarını da iddia ediyor.
Son iki günde yaşananların ardından Arıklı da konuşmak zorunda kalıyor ve topu İŞAD’ın üzerine atıveriyor. “Perinçek’i İŞAD istediği için aradım” deyiveriyor!..

*  *  *

Sağlık Bakanı Ali Pilli Salı gün bakanlıktan bir açıklama yayınladı ve ‘aşıların ancak devletten devlete satılabildiğini’, ‘testleri yapmadan aşıların uygulanamayacağını’, ‘KKTC’de böyle bir test imkanı bulunmadığını’ ve daha birçok nedeni sıralıyor.
Yani “Devlet dışında aşı getirmeye çalışmak abesle iştigaldir” demeye getiriyor.
İşte akşam saatlerinde ‘Pilli görevden alındı’ iddiaları da bu açıklamadan birkaç saat sonra ortaya atılıyor. Ali Pilli’ye ‘sektörlerin kapanmasında ısrar ettiği’ ve ‘karantinasız girişleri durdurduğu’ için zaten diş bileyen bazı kesimler belli ki Başbakan Saner’e ültimatom vermiş, ‘kelle’ istemişlerdi.
Zaten Perinçek’in istediği ‘resmi yazı’ da Sağlık Bakanlığı’ndan talep edilmişti ve Pilli böyle bir yazı vermeyi reddetmişti.
Hazır vaka sayıları da artmışken, aşı konusunda karmaşa sürerken, yani Pilli kamuoyunda da yıpranmışken ufak bir müdahale bile koltuktan gitmesini sağlayabilirdi.
Zaten UBP içinde koltuk merakıyla yanıp tutuşanlar da ellerini ovuşturmaktaydı.
Yani ortam gayet müsaitti…

*  *  *

Ali Pilli görevden alınır ya da alınmaz, bu başka bir mesele… Başka bir gün onu da tartışırız.
Lakin sorulması gereken başka sorular var, unutulmadan…
Mesela, Doğu Perinçek’in aşıyla alakası nedir? Biz kendisini siyasetçi biliyorduk. Eskiden solcu, sonra kızıl elmacı, bir ara Ergenekon’cu… Ve daha bir sürü şey.
Aşı ile ilgisi nedir?
İŞAD Genel Sekreteri’ne göre Perinçek’in ‘Çin ile iyi ilişkisi var’mış. Eskiden kendisini ‘Mao’cu’ olarak sattığı için mi? Belki…
Ama akıl almayan başka sorular daha var. Madem ki Perinçek’in Çin’le arası iyi, neden Türkiye Cumhuriyeti için istemiyor ki ‘ekstra aşı’ları?
Perinçek “Bir defada 10 milyon aşı getirtebilirim” diyormuş.
Getirin o zaman!..
Türkiye bir an önce daha fazla aşı almak için uğraşmıyor mu? Hem alırsa KKTC’ye de göndermiyor mu? Perinçek bunları bilmiyor mu?
BM Güvenlik Konseyi daimi üyesi Çin’in KKTC diye bir ‘devlet’i tanımayacağını Perinçek’in aklı kesmiyor olabilir mi?
Dün itibarıyla bu garip ‘alışveriş’ meselesinin rafa kalktığı anlaşılıyor.
Meselenin anlaşılmayan taraflarını da Arıklı ve alışveriş operasyonunda görev alanlar açıklasınlar bakalım…