1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. Dökülüyoruz
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Dökülüyoruz

A+A-

Siyasetin tabandan uzaklaştığı ve giderek söylem sıradanlığına dönüştüğü bir ortamda, sürekli yinelenen “artık yeter” sözleri de yetmiyor ve hayatımız çirkinleşmeye, yozlaşmaya, kirlenmeye devam ediyor.
Hep birlikte değersizleşiyoruz.
Kriz yönetmekle sorumlu olanlar kaos üretiyor.
Ömür tüketiyoruz.
Kapasite yoksunu insanların insafında yönetiliyor, kimsenin bir diğerini incitmek istemediği ortamlarda çözülüyoruz.
Çok geniş yığınların bu düzeni kendi ellerinde büyüttükleri gerçeği bir yana, demokrasinin ve iradenin tüketildiği yerde her gün doğumu biraz daha umutsuz, her gün batımı biraz daha yorgunuz.
Tepeden tırnağa adaletsizliğe kuşandık.

***

Sağlıkta siyasi şımarıklık ve güç zehirlenmesine terk edilmiş “yönetimsizlik” anlayışı artık tahammül sınırlarını aşmıştır.
Ülkenin özel yapısı nedeniyle yaşanan “vaka rahatlığı”nı kimileri kendi başarı öyküsü olarak görüyor.
Ah o temas ekibi ve bir avuç doktorun insanüstü gayreti de olmasa yanmıştık.

***

Ülkeye kaç aşı geleceğini bilmiyoruz!
Çünkü varız ama yokuz.
“Devlet” falan değiliz.
“Tüm sorunlarımızın temeli de bu eğreti yapı, bu çözümsüzlük ortamı, bu dünyasızlık dayatması” dediğiniz zaman da kimileri içerliyor.
Onca iş bilmezliğimiz, plansızlığımız ve riyakarlığımız bir yana uluslararası hukuk yoksunu kurmaca devlet gerçeğimiz de canımıza okuyor.

***

Üç günde çöktü “aşı” süreci!
Çok sınırlı sayıda insanı randevu ile aşılamayı, yaşlarına hürmeti, insani koşullarda yanlarında durmayı, günü ve saatiyle organize olmayı bile başaramadılar.
Tam da zulmettik insanımıza…

Çünkü günlerce “plan yok” diyen bizlere “müzmin muhalif” gözüyle bakıldı.
Kaç vekil sağlık merkezlerine giderek aslında neler yaşandığını yakından görmeye çalıştı?
Hasta haklarının malum lobiler yüzünden senelerdir yasal güvenceye alınmadığı ülkemizde, maalesef 80’lik ninelerimize, dedelerinize eziyet çektirdik.
Peki araya karışan “hatırlı kişilere” ne demeli?
Kimi işler “el altından” çözülüyor belki ama…
O aşı vicdana işlemiyor!

***

Bir hafta önce bu ülkede eğitimin başlaması gerekirdi.
Başlamadı!

Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi okullarda yüz yüze eğitimi ve kalabalıkların yan yana gelmesini yasaklıyor.
Eğitimin kendisini değil!
Yine de fatura eğitimi başlatmayanlara değil “online eğitim” yapanlara kesildi.
Yoksul ve güvencesiz ailelerin çocukları zaten hep mağdurdu!
Yine bir yana itildi.
Şimdi özelden eğitim alanlar da engellendi.

***

Dökülüyoruz.
Köklü değişimler için güçlü itirazlara ihtiyacımız var.
Hâlbuki çoğu zaman birbirimizi kandırıyoruz.

Bu yazı toplam 1765 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar