Yalova takımı 2. Ligden 1. Lig’e bu yıl çıkmıştı. Camia mutluydu ama yine de Yalova’nın parlak geçmişini bilenler takımın yerinin burası değil süper lig olduğunu söylüyorlardı.
Genç bir kadro yapısı bulunan Yalova takımı sezon boyunca şampiyonluk yarışının hep içinde oldu. Son haftalara girildiğinde yerindeki maçları farklı kazanmaya başladı.
Geçtiğimiz hafta Yeniboğaziçi’ne konuk olduğu maçtan beraberlikle ayrılması bir anda onları 3’üncülüğe geriletti.
Son hafta evlerinde alacakları galibiyet özlemini çektikleri süper lige çıkmalarına yetmeyebilirdi.Buna rağmen Yalovalı futbolcuların maça gergin başladıklarını söyleyemem. Maça rahat başladılar ve Vadili üzerine giderek gol bulmaya çalıştılar. İlk golü bulmaları biraz zaman alsa da yakaladıkları net pozisyonlar bu maçta da bol gol bulacaklarının göstergesiydi. Kilidi çoğuna göre beklenmedik bir isim Uluç açtı, ancak Uluç’un golü bulması bana göre sürpriz değildi.
Tribünlerden “Liberodan orta saha oyuncusu olmaz”, diye eleştiri geldiği günlerde ezber bozarcasına Uluç’un ön libero’da oynatılmasında ısrar edilmesiyle Uluç’un bu mevkide ne kadar verimli olduğunu ortaya çıkardı. Daha önceki maçlarda yaptığı gibi bugün de yine golünü atarak gelecek goller için Vadili takımının gardının düşmesinde etkili oldu.
Yalova takımı üçüncü golü bulup iyice rahatladıktan sonra ve buna ek olarak Çatalköy’den gelen Ozanköy’ün Düzkaya karşısında önde olduğu haberleri Yalovalı futbolcuları farklı bir hedefe yönlendirdi. Takımın golcüsü kaptan Ertuğ’un gol krallığında iddialı durumda olduğunu bilen takım arkadaşları girdikleri neredeyse tüm gollük pozisyonlarda kaleye vurmak yerine Ertuğ’a pas çıkarmayı düşündüler. Bu gereksiz çabalar hem pozisyonların heba olmasına hem de oyun kalitesinin düşmesine neden oldu. Bir müddet sonra kenar yönetim oyuna müdahale edince Yalova dördüncü golü de bularak oyunu tekrar kontrolüne aldı. Maç sonunda süper lige çıkmanın sevincini doyasıya yaşayan futbolcu ve taraftarları kutlar onlara geleçek yıl süper ligde başarılar dileriz.