Dört yanım...
Umutlanmak, hayal kırıklığına uğrama riskini göz almak olsa da...
Yine de “umutlanır” insan...
Buscaglia’nın sözü gibi <> çünkü.
İşte o nedenledir ki, pekçok “düzenin insancığı
Umutlanmak, hayal kırıklığına uğrama riskini göz almak olsa da...
Yine de “umutlanır” insan...
Buscaglia’nın sözü gibi <<Hayatımızın en büyük riski, hiç risk almamaktır>> çünkü.
İşte o nedenledir ki, pekçok “düzenin insancığı” korkar riskler almaktan...
Sürekli kendini soyutlar yanlışlardan, tam göbeğinde otursa bile...
Hiç risk almayarak, “riske” atar, imzasını...
***
Büyük insanlık “onurlu duruşları” unutmaz!
Onursuzlukları da...
Ya “dimdik” durursunuz “pisliğin” içinde dahi, yalpalamadan...
Ne kadar durabilirseniz, ki mide meselesidir sonuçta ve kimilerinin daha bir “iştahını” açar...
Ya da çeker gidersiniz önünüze ardınıza bakmadan.
***
<<... İtten aç, yılandan çıplak>> olmaz, olamaz, olmamalı insanoğlu...
Bu nedenle taşır “vicdan” denen pusulayı...
Ama kendini “mecbur” hissettiği nice onursuzluğa başkaldıracak cesareti yoksa...
İşte asıl o zaman sapar yönü, karışır aklı.
***
Yaşam dediğin, “gelip geçici” sahiplikler dışında, dostlar biriktirmeye yarar en fazla...
“An”lara sığar güzellikler...
“Heyecanlar” birikir boylu boyunca...
Ama pişmanlıklar, öyle bir yer eder ki.
Oturur kalır insanın içine, yıllarca...
Ve “bedel ödemeyi” göze alamayanlar, gün gele boğulurlar iç seslerinin çığlığında...
***
Ahmet Arif isyan eder bir şiirinde:
<<... Dört yanım puşt zulası...>>
Tam da böylesi zamanlardır yaşadığımız...
Dört yanınızda “saklı” durur bazen..
Bazen tam karşınızda...
Gözünüze güler...
Sırtınıza indirir tekmesini...
Ve “yüzleşecek” kadar dahi yoktur yüreği...
***
Özdemir Asaf “uzun bir öykü” der de...
Çok da uzun değil aslında...
Çünkü “bir insan sesi” yeter bazen; güvenli, samimi, sıcak, sizi yeniden ayağa kaldırmaya...
<<... Hiç kimsenin kafesine koyamayacağı bir kuş / Kaçmasını öylesine uçmasını böylesine unutmuş / Bir insan sesine gelip konmuş....>>
Yeter bazen, gelip konmak için bir insan sesi...
Ve umutsuz yaşanmaz...
Bedelsiz de...
Kaçmasını, uçmasını unutmadan önce...