1. YAZARLAR

  2. İbrahim Özejder

  3. Dostoyevski’nin ahlaksız gazetecisi ve medya manipülasyonları
İbrahim Özejder

İbrahim Özejder

Dostoyevski’nin ahlaksız gazetecisi ve medya manipülasyonları

A+A-

 

•  Bir Cumhurbaşkanı adayının, kendisiyle ilgili haberleri yayınlanmadan önce kontrol amaçlı görmek istemesi ve hatta bazı değişiklikler yapması, sorunun hiç de basit olmadığını gösteriyor


Gazetecilik yoluyla yapılan manipülasyonlardan giderek daha fazla sözediyoruz…
Yurttaşlar, yetkililer, siyasiler, gazeteciler ve başkaları bazı haberleri, gerçekleri doğru yansıtmamakla, okurda özel bir algı yaratma amacı taşımakla eleştiriyor.

Birkaç manipülasyon tanımı
Manipülasyonun kelime anlamı “yönlendirme”dir ve “yalan haber”le benzer işlevlere sahip olsa da tam olarak ayni şey değildir. Medya, gerçekliğin belli boyutlarını vurgulayıp belli boyutlarını örtbas ederek ya da kendi istediği şekilde değiştirerek yansıtabilir. Bu yalan değildir ama yalandan daha tehlikelidir. Çünkü yalan ortaya çıkınca etkisi ortadan kalkar ama manipüle edilip sunulan gerçekler, inandırıcıdır, kışkırtıcıdır.

Herbert Schiller, “Zihin Yönlendirenler” kitabının girişinde şöyle yazar: …Sosyal mevcudiyetin gerçeklerine tekabül etmeyen mesajları kasıtlı olarak ürettiklerinde medya manejerleri, zihin manejerleri olup çıkarlar…

Basın tarihiyle yaşıt
Manipülasyon, aslında basın tarihiyle yaşıt sayılır. İlk gazeteler ortaya çıktığından beri, yalan ve çarpıtılmış haberlerle çıkar elde etme girişimleri hep varolmuştur. Klasik romanların bazılarında çizilen gazete ve gazeteci portreleri, bize önemli ipuçları veriyor.

Ünlü Rus yazar Dostoyevski’nin Budala romanı gazetecilik temalı bir eser değildir. Ama  romanın bir yerinde “…skandal yaratmakla uğraşan değersiz bir gazetenin sahibi olan ahlaksız bir ihtiyar…” cümlesini kullanıyor. Bu ne demektir?

Cümle, yazarın hayal gücünden(ki ona kuşku olamaz) çok, romanın yazıldığı 1860’lar Rusyası’nın basın realitesini ortaya koyuyor. Bir tahmin yürütürsek; o dönem Rusya’da uyduruk veya manipulatif haberlerle skandal yaratan gazeteler bulunduğunu; bunların ciddi olmayan(olanlar da vardı elbette) değersiz, bulvar gazeteleri olduğunu; bu tür gazetelerin sahipleri de (ki çoğu ayni zamanda gazeteci idiler) yaptıklarından dolayı ahlaksız diye tanımlandıklarını anlıyoruz.

1800’lerde gazete ile borsa oyunları
Budala’dan yaklaşık 20 yıl önce yazılan Monte Kristo Kontu romanında ise Alaxandre Dumas, gazetelerle yapılan borsa spekülasyonlarından bahseder. Romanda, 1840’larda Fransa’da, yalan gazete haberleriyle bonoların değerinin nasıl düşürüldüğünü okuyoruz.

Yalan ve manipulatif haber, 1800’lerin liberal basın anlayışında çok büyük bir sorun olarak algılanmıyordu. Ancak bugün durum çok farklı; bu tür haberin ne kadar büyük toplumsal ve bireysel trajedilere yol açtığı yeterince anlaşıldığı için, ilkel liberal basın anlayışı terkedildi. Artık “sorumlu medya” anlayışında “yalan ve manipüle haber”e yer yoktur. Yani günümüzde gazetecinin yalan ve manipüle haber yapma girişimi, ‘anlayışla’ karşılanabilecek ya da  basın özgürlüğü gerekçesiyle ‘haklı’ görülebilecek bir eylem değildir.

Kıbrıs Türk medyası
Bizim medyamızın, mesela tekelleşmiş Amerikan medyası ile kıyaslayınca, bir bütün olarak manipulatif bir medya olduğunu iddia edemeyiz. Ama bazı kurum ve gazetecilerin sık sık manipülasyona başvurduğu da bir gerçektir.

Bu nedenle, fazlasıyla manipülasyon tartışmalarının içinde olmak, bir medya için sağlıklı bir gösterge olmuyor. Kıbrıs Türk medyasında manipülatif haberlerin önüne nasıl geçilebileceği konusunu galiba daha fazla önemsememiz gerekir.

Yazının başında bahsettiğimiz gibi hemen herkes yalan haber ve manipülasyonlardan şikayet ediyor, siyasiler bile. Ancak manipülasyonları azaltacak, özgür ve bağımsız bir medyanın koşullarını yaratacak olanlar da en başta siyasilerdir.

Cumhurbaşkanı adayı haberi görmek istiyor
Siyasetçilerimiz öncelikle haber ve habercilere müdahale, kontrol etme, haberi istedikleri gibi yazdırma alışkanlıklarından vazgeçmelidirler. YDÜ İletişim Fakültesi’nden bir grup öğrencinin farklı kurumlardan gazeteciler arasında yaptığı araştırma, maalesef, siyasilerin ve işadamlarının yaygın şekilde gazetecileri rahatsız ettiklerini ortaya koyuyor.

Bu arada geçen Nisan ayındaki seçime katılan bir Cumhurbaşkanı adayının, kendisiyle ilgili haberleri yayınlanmadan önce kontrol amaçlı görmek istemesi ve hatta bazı değişiklikler yapması, sorunun hiç de basit olmadığını gösteriyor.

Yani siyasiler, zaman zaman namlusu kendilerine de dönen manipülasyon silahını, habercilere müdahalelerle bir anlamda kendileri yaratıyor.

 

------------------------------------------------

Budala ve Monte Kristo Kontu romanlarında gazeteci ve gazeteci profilleri


Dostoyevski’nin Budala romanından bir sahne:

“…Rogojin çetesi aşağı yukarı sabahki insanlardan oluşuyordu; yalnız aralarına skandal yaratmakla uğraşan değersiz bir gazetenin sahibi olan ahlaksız bir ihtiyar katılmıştı. Onun hakkında, altın dişlerini rehin verip parasıyla içki içtiği yolunda bir hikaye dolaşıyordu…”(Budala, Dostoyevski, İskele Yayınları, İstanbul, 2005, s.196)


Dumas’nın Monte Kristo Kontu romanından bir bölüm:

“…O akşam Le Messager gazetesinde şöyle bir haber çıktı:
‘Kral Don Carlos Bourges’ten kaçarak, Katalonya sınırından İspanya’ya dönmüştür. Barselona halkı, kralın tarafını tutmak üzere ayaklanmıştır.’

O akşam herkes Danglars’ın ileri görüşlülüğünden, bu felaketten sadece beş yüz bin frank kaybederek kurtuluşundan sözediyordu. İspanyol bonolarını satmamış ve Danglars’ın bonolarını satın almış olanlar da mahvolmuşlardı.

Fakat ertesi gün Le Moniteur gazetesinde şu haber çıktı:
‘Dün Le Messager gazetesinde çıkan ve Don Carlos’un kaçışı ile Barselona’da bir isyan olduğuna dair verilen haber tamamıyla asılsızdır. Kral Carlos, Bourges’ten kaçmamıştır. İspanya’da durum sakindir.’

İspanyol bonoları, düştüğü miktarın iki misline fırladı. Danglars’ın kaybettiği miktarla, kazanmaktan mahrum olduğu miktarın toplamı bir milyon frankı buldu…” (Monte Kristo Kontu, Alexandre Dumas, İskele Yayınları, İstanbul, 2005, s. 290)

Bu yazı toplam 3171 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar