Döviz ‘riskle’ yükseliyor!
Yükselişte olan dövizin seyri hız kesmedi, ekonomi uzmanları, salgınla mücadele yanında ekonomiyle ilgili de ileri vadeli tedbir alınması gerektiğinin altını çizdi, aksi halde vatandaşın ilerleyen süreçte büyük bir ekonomik çıkmaza gireceğini işaret etti.
Yükselişte olan dövizin seyri hız kesmedi, ekonomi uzmanları, salgınla mücadele yanında ekonomiyle ilgili de ileri vadeli tedbir alınması gerektiğinin altını çizdi, aksi halde vatandaşın ilerleyen süreçte büyük bir ekonomik çıkmaza gireceğini işaret etti.
19 Şubat tarihinde 6,57 TL olan Euro, 19 Mart’ta 7,09 TL’ye yükselirken, dün itibariyle 7,50 TL’yi gördü. İngiliz Sterlin’i de geçen aydan bu güne 7,77 TL’den 8,63 TL’ye çıktı. Dolar ise 19 Şubat’ta 6 TL’den işlem görürken, Nisan ayı sonuna geldiğimiz şu günlerde neredeyse 7 TL’ye kadar yükseldi.
EKONOMİST GÖKSEL SAYDAM:
“Arz-talep dengesi bozuldu ve Dolar yine değer yaptı. Zaten yabancı para birimleri karşısında zayıf olan TL, daha da değer kaybetti, hiçbir ülke ve yatırımcı önünü tam net göremediği için belirsizlik kaygısı ile nakit paraya ihtiyaç arttı.”
“Şu anda tek konsantre ‘sağlığımı koruma ve temel ihtiyacımı karşılamadır’. Ama ekonomi birinci sırada önceliğimiz olduğu zaman çok kötü bir süreç bizi bekliyor olacak. Artık devlet, uzmanları ile oturup bu virüs bittiği zaman plana hangi uygulamayı koyacağını gündeme almalı. Salgının tesiri azalsa artık yavaşça normla serimize dönün derken, bunu nasıl yapacağını da ortaya koymalı.”
Fehime ALASYA
Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgını, dövizin de fitilini yaktı.
Uzun süreden beridir yükselişte olan dövizin seyri hala hız kesmedi, ekonomi uzmanları “Önceliğimiz sağlık olmaktan çıkıp ekonomiye yöneldiğimiz zaman bizi çok kötü bir senaryo bekleyecek, şimdiden tedbir almak şart” diyerek uyardı.
19 Şubat tarihinde 6,57 TL olan Euro, 19 Mart’ta 7,09 TL’ye yükselirken, dün itibariyle 7,50 TL’yi gördü.
KKTC Merkez Bankası döviz kurlarından yararlanarak ortaya konan döviz seyrinde İngiliz Sterlin’i de geçen aydan bu güne 7,77 TL’den 8,63 TL’ye çıktı.
Dolar ise 19 Şubat’ta 6 TL’den işlem görürken, Nisan ayı sonuna geldiğimiz şu günlerde neredeyse 7 TL’ye kadar yükseldi.
Arz-talep dengesinin bozulmasıyla Dolar’ın yine değer kazandığını, Türk Parası’nın ise bunun karşısında her zamanki gibi eridiğini dile getiren Ekonomist Göksel Saydam, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de piyasada ‘nakit’ yani ‘sıcak para’ talebi olduğunu belirtti.
Dövizdeki bu yükselişin, salgının seyriyle orantılı olduğunu anlatan Saydam, “Dünya ülkelerinde salgın azalırsa dövizin de ateşi dinecek” dedi.
Hiçbir ülke ve yatırımcının önünü tam net göremediği için belirsizlik kaygısı ile nakit paraya olan ihtiyacın arttığını kaydeden Saydam, şu anda tek önceliğin sağlık olduğunu, bu nedenle dövizin ateşinin konuşulmadığını anlattı.
Tedbir alınması gerektiğini altını çizdi…
Saydam, ilerleyen süreçte, ekonomik yönden çıkmaza girilmemesi adına devletin, salgınla mücadele ederken, bir yandan da ekonomi uzmanları ile oturup bu virüs bittiği zaman ekonomik plana hangi uygulamayı koyacağını gündeme alması gerektiğinin altını çizdi.
Ekonomist Göksel Saydam:
“Süreç bitince insanları çok kötü bir senaryo bekleyecek, tedbir alınmalı”
Dövizin seyri ve bunun ileriki vadede ne gibi sıkıntılar doğuracağını YENİDÜZEN’e değerlendiren Ekonomist Göksel Saydam, yapılabilecek bazı çalışmalara değindi.
Saydam, açıklamasında özetle şunları dile getirdi:
“Özellikle ülkede bu salgın ile uğraşırken, dünyada ABD, en çok etkilenen ülkeler arasındadır. Bu nedenle ekonomi canlansın diye piyasaya sıcak para dönmesi için yılların en çok Dolar basımını yaptığı zamandadır. Bu salgın tüm dünyayı sardı, Kaydi para, çek veya senet artık önemini yitirdi. Eskiden bunlar ödeme enstrümanıydı. Şimdi ise herkes ekonomik kriz nedeniyle sıcak para, yani nakit paraya ‘ne olur ne olmaz kasamda dursun’ diyerekten ihtiyaç duyuyor.
ABD para basarken hem piyasasına Dolar enjekte ediyor, hem de diğer ülke parası karşısında da değer kazanıyor. En büyük firmalar bile nakit paraya önem veriyor.”
“TL, Dolar karşısında daha fazla eridir ve her geçen gün erimeye de devam edecek”
“Arz-talep dengesi bozuldu ve Dolar yine değer yaptı. Zaten yabancı para birimleri karşısında zayıf olan TL, daha da değer kaybetti, Dolar karşısında daha fazla eridir ve her geçen gün erimeye de devam edecek.
Gördüğüm kadarıyla hiçbir ülke ve yatırımcı önünü tam net göremediği için belirsizlik kaygısı ile nakit paraya ihtiyaç arttı.
Kurlardaki bu yükseliş, salgının seyrine bağlıdır. Dünya ülkelerinde salgın azalırsa dövizin de ateşi dinecek. Azaldığı söyleniyor ama bu kesin değil.
Henüz daha virüsün kimliği bile çözülmemişken bu değişimi konuşmak çok sağlıklı değil.”
“Şu anda tek konsantre sağlığımı koruma ve temel ihtiyacımı karşılamadır”
“Normal zamanlarda bu virüs çıkmadan ülkemizde 2 türlü borçlanma vardı, TL veya döviz. Döviz de faiz cazibesiyle her zaman öndeydi. Şimdi artık halk bu konuya önem verilmiyor. Şu anda tek konsantre sağlığımı koruma ve temel ihtiyacımı karşılamadır”
“Süreç bitince insanları çok kötü bir senaryo bekleyecek, tedbir alınmalı”
“Bu günkü konjonktürde, döviz ile borçlananların borcunu ödemesi mümkün olmayacak. Şimdi döviz borçlanan birinin kazancı ne olursa olsun ödeyecek gücü kalmadı ama şu anda tek konsantremiz ‘sağlıktır’.
Ama bu süreç bitince insanları çok kötü bir senaryo bekleyecek. Bankalar bu borçları yeniden yapılandırmak için plan yapacak.
Şu an sadece çalışmayan işletmelerin borcuna yönlenildi ama burada da borcu borçla ödeme mantığı var. Üç ay ötelenen borçların faizli mi faizsiz mi olduğu söylenmiyor. Başka ülkelerde bu 9 ay erteleme ve sıfır faiz ile yaptı.
Bu zaman diliminde yoluna devam ederken, bu süre donduruldu. Bizde donduruldu ama faizi de eklenecek ve öyle devam edilecek. Bence bu erteleme faizsiz olmalıydı.
Sonrasında en kötü senaryo döviz borcu olanları bekliyor.
Şu an kimse dövize odaklanmıyor çünkü daha hayati bir gündem olan ‘sağlık’ önceliğimiz. Ama ekonomi birinci sırada önceliğimiz olduğu zaman çok kötü bir süreç bizi bekliyor olacak.
Artık devlet, uzmanları ile oturup bu virüs bittiği zaman plana hangi uygulamayı koyacağını gündeme almalı.
Mayıs sonu bu salgının tesiri azalsa artık yavaşça normla serimize dönün derken, bunu nasıl yapacağını da ortaya koymalı.”