Güney Kıbrıs Başkanı Nikos Anastasiadis’in 22-29 Eylül’de New York’a gerçekleştireceği ziyaret çerçevesinde Kıbrıs müzakerelerinin yeniden başlamasına bakış açısıyla ilgili uluslararası camiaya ve Türkiye’ye “çok önemli mesajlar vermeyi planladığı” haber verildi.
Politis; “Başkan Sinyal Veriyor.. Kıbrıs Sorunu 22-29 Eylül’de New York’tan Başlıyor” başlıklı haberinde New York ziyaretini BM Genel Kurul toplantısı kapsamında gerçekleşecek olan Anastasiadis’in mesajlarını, gerek BM Genel Kurulu kürsüsünden gerekse Kıbrıs sorununda geleneksel rolü olan temsilciler ve devlet başkanları ile ABD’de yapması beklenen temaslar çerçevesinde vereceğini yazdı.
 

KUZEY KIBRIS’A DA SESLENECEK....
Gazete Anastasiadis hükümetinden bir kaynağa dayanarak, Anastasiadis’in, muhtemelen Maraş ve/veya doğal gaz gibi Güven Yaratıcı Önlemler’le ilgili önerisine ilişkin ifadelerle Kuzey Kıbrıs’a da seslenerek Kıbrıs sorununa ilişkin niyetleriyle ilgili sinyaller de vereceğini yazdı.
Habere göre BM Genel Kurulu ve Anastasiadis’in bu kapsamda gerçekleştireceği temasları, Eylül sonu veya Ekim başına tarihlenen, Kıbrıs müzakerelerinin yeniden başlama döneminin birkaç gün öncesine denk geliyor. Anastasiadis’in programının henüz şekillendirilmediği ancak ABD’deki Amerikan-Yahudi Lobisi yetkilileriyle görüşeceğine kesin gözüyle bakıldığı belirtiliyor.
DOWNER GİTTİ, EYLÜLDE GERİ GELECEK
Haberde, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Aleksander Downer’ın dün Ada’dan ayrıldığı ve artık Eylül ayından önce dönmesinin beklenmediği, Kıbrıs müzakerelerinin yeniden başlamasından önce BM merkezine gidecek olan Downer’ın Genel Kurul toplantısının hemen öncesinde Kıbrıs’tan geçmesinin beklendiği belirtildi.
 

“ULUSLARARASI CAMİA GÜNEY KIBRIS’A BASKI YAPMAK İÇİN EKONOMİK KRİZİ KULLANMAYA ÇALIŞIRSA BÜYÜK YANLIŞ OLUR”
Downer’ın New York’a gidiş sebebinin BM Genel Kurul toplantısı olmadığını yazan gazete devamla şunları yazdı:
“Downer, Kıbrıs’ta bulunduğu 6 gün içerisinde iki lider dışında, çarşamba günü Andreas Mavroyannis, perşembe günü Osman Ertuğ ile görüştü ve cuma günü AB üyesi ülkelerin büyükelçilerine gelecek gelişmeler hakkında bilgi verdi. Downer, Derviş Eroğlu’nun önceki danışmanı Kudret Özersay ile de görüştü.
Downer, uluslararası toplumun, Kıbrıs sorununun çözümü maksadıyla, ekonomik kriz yaşanan şu anda Güney Kıbrıs’a yapılacak bir baskının aksi sonuçlar doğuracağı değerlendirmesinde bulundu. Downer Associated Press’e yaptığı açıklamada  ‘Uluslararası camia, Kıbrıslı Rumlara baskı yapmak için ekonomik krizi kullanmaya çalışırsa bu büyük bir yanlış olur. Kıbrıslı Rumlar ekonomik zafiyetinin kullanılmakta olduğunu hissederse, olumsuz tepki gösterecektir. Dolayısıyla uluslararası camianın, şimdi baskı zamanıdır diye düşünmesi yanlıştır.”
 

“İKİ TARAFIN DA MÜZAKERE PROSEDÜRÜNÜN İYİLEŞTİRİLMESİ YÖNTEMLERİNİ DÜŞÜNMEYE ÇOK ZAMAN AYIRMASI CESARET VERİCİDİR”
Açıklamasının başka bir noktasında ise önümüzdeki ekim ayında yeniden başlaması beklenen müzakerelerin ön hazırlığı düzeyinde halen birçok iş yapıldığını söyledi. ‘Başarının sırrı iyi ön hazırlık olacak'diyen Downer her iki tarafın da müzakere prosedürünün iyileştirilmesi yöntemlerini düşünmeye çok zaman ayırmalarını cesaret verici olarak niteledi.
Müzakerelere müzakereci/danışmanların katılımının yükseltilmesi konusuna da değinen ve bu değişikliğin prosedürü iptal etmediğini, yükselttiğini söyleyen Downer, yeniden birleşmiş bir Kıbrıs’ın daha çok turist ve özellikle de enerji alanında daha çok yatırımcı çekebileceğini belirterek, muhtemel bir çözümden ortaya çıkacak ekonomik faydalara değindi.
Downer, ‘yeniden birleşmiş bir Kıbrıs, doğal gaz ihracatı için bir santral geliştirilmesi de dâhil, enerji alanının gelişmesi için çok daha iyi bir ortam sağlayabilir. Kıbrıs’ın ihtiyaç duyduğu en son şey, doğal gazdan faydalanmayla ilgili gerilimdir. Bunun, Kıbrıs yeniden birleşirse doğal gaz alanının gelişmesinin daha kolay olacağı olgusunu güçlendiren bir şey olduğu inancındayım’ dedi”.(TAK)