DP-UG: 2015 ittifakı
Siyasetin merkez sağ kanadında yaşananları iyi okumak lazım.
Bu kadar kavga ve gürültü arasında neler olup bittiğini anlamak aslında çok zor değil.
Olup bitenin özeti şu: Merkez sağda 1990 sonrası yaşanan ‘ortadan ikiye bölünme’ sürecinin bir benzeri yaşanıyor.
O zaman Derviş Eroğlu partide ipleri eline geçirmesin, 1995’te Rauf Denktaş’ın karşısına Cumhurbaşkanı adayı çıkamasın diye bir kopma yaşanmış, ‘sağın lideri’ kapışması cereyan etmişti.
Şimdi roller değişti.
İrsen Küçük UBP’de ipleri ele geçirdi diye, bu sefer Eroğlu eski rakipleriyle ittifaka gitti.
DP-UG’nin oluşmasında tek neden bu değildir elbette, ama en büyük motivasyon 2015 seçimleridir.
**
Ahmet Kaşif ve arkadaşları dün UBP’den istifalarını ilan ettiler. 8 vekil basın toplantısı sonrasında meclise sunulacak istifa metinlerini de imzaladı.
Bundan sonraki süreçte DP-UG’nin yol haritasında çeşitli hedefler var, ancak oluşumun o hedeflere ulaşmasının önünde ciddi sıkıntı ve açmazlar olduğu da görülüyor.
En temel siyasi konularda dahi henüz net bir fikir birliği olmadığı bizzat Ahmet Kaşif tarafından da dile getiriliyor.
Bununla beraber seçime girilecek ‘çatı’ olarak uzlaşılan DP-UG’nin yönetim şekli, aday saptama yöntemleri ve sayıları dahil birçok konuda belirsizlikler olduğu anlaşılıyor.
Henüz yeni bir oluşum bu ve bunları doğal karşılamak lazım.
**
DP-UG’nin gündeme gelişiyle sonuçlanan süreçte DP liderliğinin ‘fırsatçı’ davrandığını söylemek yanıltıcı olmaz. Serdar Denktaş başkanlığındaki DP’nin son LTB seçiminde de görüldüğü gibi en iyi adayla dahi ulaşabileceği nokta çok da iç açıcı değil. Dolayısıyla Kaşif ve arkadaşlarını yedeğine alarak Serdar Denktaş ‘sağın büyük partisi’ olabilme fırsatı yakalamayı umut ediyor.
Kuşkusuz seçim sonrasında Başbakan ya da Başbakan Yardımcısı olabilmeyi de hayal ediyor.
Bunun karşılığında Serdar Denktaş’ın 2015 seçimlerinde Derviş Eroğlu’na destek sözü verdiğini tahmin etmek de zor değil. Zaten 2010’da da Eroğlu’nun elini öpmüş, aleni destek vermişti.
**
Ancak bu senaryoda mantığı rahatsız eden bir hesap hatası var.
Merkez sağın bu şekilde orta yerden ikiye bölünmesi 2015’te Eroğlu’na yaramaz.
Dolayısıyla Eroğlu’nun esas senaryosu 28 Temmuz seçimi sonrasında İrsen beyi UBP liderliğinden yollatıp şimdi partiden kopanların geri dönüşünü sağlamak olabilir.
Hatta UBP ile DP’nin 1990 öncesi gibi birleşmesi bile gündeme gelebilir.
“Böyle bir senaryoda Serdar Denktaş’ın rolü ne olur” sorusu ise yanıtsız kalıyor.
Belki bu yüzdendir ki, Serdar Bey dün Havadis’e verdiği mülakatta “Siyasi hayat bir kumardan öte bir satranç oyununa benzer. Rakibinizi mahvetmek için sırasında vezirinizi de heba edersiniz. Bu nedenle biz her türlü hamle girişimini hesaplayarak, kendi hamlemizi planlamak durumundayız” deme ihtiyacı hissetti.
Özetle, ‘DP-UG 2015 ittifakı’ birçok sıkıntıya gebe…